Erdoğan Sağlam

20 Haziran 2020

Türkiye’de dolaylı vergilerin payı düşüyor (mu)?

Dolaylı vergileri, mal ve hizmet satın alırken farkında bile olmadan öderiz. Buna literatürde "mali anestezi" deniyor

Sabah kalkınca benim ilk işim su içmek olur. Yani güne vergi (KDV) ödeyerek başlarım. Bekâr evinde iken ev arkadaşım kalkar kalkmaz sigara yakardı. Yani kallavi bir ÖTV ve KDV öderdi. Gün boyunca da ödemeye devam ederdi. Sonra traş olurken ve duş alırken vergi (ÖTV, KDV, çevre temizlik vergisi) ödemeye devam ederim. Traş sonrası losyon, deodorant, parfüm derken vergi (KDV, ÖTV) ödemeyi bir an bile bırakmam. Kahvaltıda yeterince vergi (KDV) ödedikten sonra evden çıkıp, vergisine (KDV, ÖTV) kendisinden daha çok para verdiğim aracıma biner, vergi ödeyerek işe giderim. Çünkü aracım benzinli olduğundan bir taraftan benzin yakar, diğer taraftan vergi (KDV, ÖTV) öderim. Hoş elektrikli olsa da vergi (KDV) ödeyecektim. 

Markete, mağazaya, lokantaya gittiğimde yaptığım harcamanın içinde vergi ödemeyi sürdürürüm. İşte dolaylı vergi böyledir, yaptığımız harcamayla bu vergileri öderiz. Bu vergilere en güzel örnek KDV ve ÖTV'dir.

İşin daha da çarpıcı tarafı asgari ücretli çalışan biri ile milyoner olan kişi bu vergileri eşit öder. Nadir de olsa bu ikisi arasında eşitliğin sağlandığı yerdir dolaylı vergiler… Eşitlik sağlanır sağlanmasına da adaletten uzaklaşılır, çünkü bu vergiler mali gücü referans almaz.

Gerçekten dolaylı vergileri, mal ve hizmet satın alırken farkında bile olmadan öderiz. Buna literatürde "mali anestezi" deniyor, yani kişi vergi ödediğinin farkında olmuyor, vergi ödediğinin farkında olmadığı için de vatandaşlık bilinci, hesap sorma alışkanlığı oluşmuyor. Bu nedenle siyasilerin de tercih ettiği bir vergi türüdür dolaylı vergiler… Ayrıca tahsili kolay ve düşük maliyetli olduğu için sadece bizde değil tüm dünyada bu vergilerin payı yüksektir.

Türkiye'de dolaylı vergilerin payı 2013 yılında yaklaşık yüzde 70'lere ulaştıktan sonra izleyen yıllarda düşüş eğilime geçmiş ve 2019 itibariyle yüzde 62'lere gerilemiştir. Yazının sonuna bir tablo ekledim. Tabloda 2018 ve 2019 yılında gerçekleşen vergi gelirleri ile bunların toplam vergilere oranını gösterdim.

Tabloyu incelediğimizde 2019'da dolaylı vergilerin payının azaldığını görüyoruz. 2019'da BSMV hariç diğer dolaylı vergilerdeki artış oranı çok düşük gerçekleşmiş durumda. Kambiyo muamelelerindeki oran artışı nedeniyle BSMV'nin 2019'daki yüksek artış oranını 2020'de de devam ettireceğini düşünüyorum. Dolaylı vergilerin payında kalıcı bir azalma olduğunu söylemek için ise biraz erken. Çünkü 2019 yılında seçimler nedeniyle akaryakıt fiyatlarını sabit tutma gayreti ÖTV gelirlerini olması gerekenden daha az artırdı. Ekonomik krizin etkisiyle gerek dâhilde gerekse ithalde alınan KDV'nin tahsilâtı da azaldı. 2020 yılında Covid - 19 etkisiyle yine dolaylı vergilerin artışı sınırlı kalabilir. Gelir vergisinde geçen yıl yapılan 5 puanlık artışın etkisinin 2020'de görülecek olması ve 2020 yılında bu artışın ücretler için de uygulanmaya başlaması ile birlikte gelir vergisinde 2019'daki performans 2020'de de gerçekleşebilir. Üstelik beyan esasının yaygınlaştırılması ile birlikte bu etki 2021 yılına da taşabilir. Bütün bunlar dolaylı vergilerin payındaki düşüşün 2020 yılında da devam edeceğinin işaretleri. Sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek için 2021 sonuçlarını görmek gerekiyor. Ekonomide normalleşme ve dönemsel etkilerin ortadan kalkması ile birlikte dolaylı vergilerin payının yüzde 65'ler seviyesinde istikrar kazanacağını tahmin ediyorum.


Kaynak: Bütçe Gerçekleşmeleri Raporu