Birkaç haftadır dünyada milyonlarca insanın gündeminde en büyük köşeyi ne Meksika Körfezi’ndeki, insanın içini çok acıtan petrol sızıntısı faciası, ne de dünyayı sarsan ekonomik krizin yeni dalgaları ile büyüme rakamları tutuyor. Gündemin en afilli köşesini Dünya Kupası parsellemiş durumda; beraberinde yeni eğlencelikleri de getirerek...
Kupayla birlikte yaşamımıza gümbür zıngır düşen Vuvuzela, Türkiye’de de taraftarlarca benimsenince kavgalar başlamış. Gebze’de yapılan futbol turnuvası maçında izleyicilerden birinin vuvuzela çalması nedeniyle çıkan kavga, tribünlerden sahaya taşmış. Her iki takım futbolcularının kavgayı yatıştırma girişimleri sonuç vermeyince, polis kavgayı biber gazı kullanarak sonlandırmış. Federasyon tarafından lig maçlarında kullanılması yasaklanmazsa, nice “kafada vuvuzela patlatma” olayları bizi bekler endişesindeyiz!
Bu arada dünya basını, Almanya’nın Oberhausen kentindeki Sea Life adlı akvaryumda bulunan ve Dünya Kupası için, üzerinde ülkelerin bayrakları olan midyeli kutucukların içine girmek suretiyle maç tahminleri yapan bir ahtapotun seçimlerini canlı yayınlıyor. Kâhin Ahtapot Paul, Pazar günü oynanacak final maçında İspanya’nın Hollanda’yı yeneceğini, Almanya’nın da üçüncü olacağını “öngördü”.
Harry Potter serisinde ya da herhangi bir bilim kurgu kitabında okusak, “yok artık yazar da iyi uçmuş” diyebileceğimiz bir durum olsa da, Paul’un, 2008 Avrupa Şampiyonası final maçı dışında, geçmişte neredeyse tüm kupa tahminleri tutmuş olduğundan, ahtapotcuk ününe ün katmaya devam ediyor.
Paul favori olarak İspanya’yı gösterdiğinden beri, deniz ürünleriyle dolu menülerinden “Paul onuruna” ibareleriyle ahtapot yemeklerini geçici olarak çıkartan İspanyollardan tutun da, twitter’da ahtapot salatası tarifleri veren kızgın Hollandalılar'a kadar neler neler var!
Bu sırada başka bir kehanet haberi Singapur’dan geliyor ve Hollandalılar'ı mest ediyor. Hint asıllı bir medyumun “asistanı” olarak tanıttığı Papağan Mani, bugüne kadar çeyrek ve yarı finallerdeki tüm maçları tutturduktan sonra, final için de önüne konan kartlardan Hollanda bayraklı olanı seçmiş!
Paul ile Mani’den bağımsız düşünürsek (!), pazar günü ne olacak bilmiyoruz; ancak daha önce hiç Dünya Kupası şampiyonluğu olmayan iki takımın da olanca güçleriyle bastıracakları aşikâr... İspanya'nın, Barcelona eksenli takımı ülke tarihinin en iyi milli takımı olarak yorumlanırken; Hollanda’nın da kupada şu ana kadar hiçbir maçta yenilmemiş tek takım olması (İspanya, ilk maçında İsviçre’ye yenilmişti), tartışmaları alevlendiriyor.
Kupa cephesinden başka bir “yok artık daha neler” haberi yine Hollanda’dan, ülkenin en ünlü porno yıldızından geliyor. Hollanda finale kalınca, porno yıldızı Bobbi Eden, ülkesinin kupayı kazanması halinde twitter'daki tüm takipçilerine oral seks yapacağını duyurdu.
Bobbi, artan takipçilere yetişemeyeceğini fark edince, kurduğu “takım” ile, bu konuda kendisine üç porno yıldızının yardımcı olacağını açıkladı.
6 Temmuz’da duyuruyu yaptığı sırada 5 bin civarı takipçisi olan Bobbi Eden’ın, 9 Temmuz’daki takipçi sayısının 89 bin kişi olması, bir porno yıldızı olarak kendi reklamını ne denli iyi yapıyor olduğuna mı, gaza gelmiş bir milliyetçilikle saçmalayıp, sonuçlarını göremediğine mi, azmış kudurmuş taraftarlara mı, yoksa hepsine mi yorulabilir bilmiyorum. Ancak Hollanda kupa alırsa ertesi gün açıklayacağını duyurduğu “canlı ödül dağıtımı” yerine, çakma bir kupayla çekilmiş kurgu fotoğraflarını kullanacağını düşünüyorum. Her koşulda, şu anda hakkında Hollanda’nın yıldız oyuncusu Wesley Sneijder kadar konuşuluyor ki, hakkını yemeyelim Bobbi’nin, ne de olsa bu da mesleki bir başarı sayılabilir!
En başta hümanist, kadın dostu, eşitlikçi bir kadın olarak, insan vücudunu metalaştıran hiçbir uygulamadan hoşlanmadığımı belirteyim. Ancak hayat seçimini bu yönde yapmış birinin “reklam kampanyası”nı da, bu kampanyayı keyifle izleyen budalaları da, gümbür gümbür ahlak bekçiliği yapıp yapıp, sonra da gül çocukların hayatını karartan ruh hastası tacizci kafalardan çok daha erdemli bulduğumu söylemeliyim.
Bu porno vaatli kandırmaca haberleri, hayvanlar alemi içerikli kehanetleri okurken, “bırak büyücü papağanla kahin ahtapotu, bir kedim bile yok” şımarıklığıyla, “insanoğlu aslında inanmaya nasıl hazır azizim” feylesofluğu arasında gel-gitler yaşıyorum.
Bu gel-gitli halimde, sonunda buram buram yaz gelen Hollanda havasının ve her maç kazandıklarında ortalığı karnavala çeviren Hollandalılar içinde tupturuncu eğlencelere savrulmanın da etkisi büyük elbet...
Bu hafta sonu da böyle, cümle alem “kafalar bir dünya” geçsin bakalım, pazartesi gerçek dünyaya döneriz!