Şanlıurfa'nın merkez ilçesi Eyyübiye'ye bağlı Çalışkanlar Köyü içinde Güneş Mezrası sakini 16 yaşında lise öğrencisi Muharrem Aksan, 24 Mart'ta köyün arazisinde gördüğü köpeği eve getirmek için evden çıkıyor ve bir daha dönmüyor…
Köyün muhtarı Mehmet Nedim Demir'e ulaştım.
Muhtara göre, Muharrem Aksan evdekilere bulduğu köpeği eve getirmek için köy merasına gidiyor. Köy merası ile 16 yaşındaki çocuğun cenazesinin bulunduğu yer arasındaki mesafe iki kilometre.
Muhtar Mehmet Nedim Demir anlatıyor:
"Muharrem'in cenazesinin bulunduğu yer atış alanın içinde. Valilik doğru söylemiyor. 2400 dönümlük bir arazi. Babası bana oğlunu cep telefonundan iki kez aradığını açmadığını, üçüncü aramada telefonunun meşgul olduğunu, son aramada ise kapalı olduğunu söyledi. Bir akrabamız kestirmeden ablasına giderken Muharrem'i saat 17.00 gibi görmüş. Aceleyle gidiyormuş. Akrabamın Muharrem'i gördüğü yerle cenazesinin bulunduğu yer arasında 400 metre ya var ya yok. Savcı hanım gelinceye kadar ben Muharrem'in cenazesini gördüm. Bir eli yoktu, yüzü de yanık gibiydi."
Çalışkanlar köyü bir Kürt köyü… Köyün arazisi 2019'dan beri atış-talim alanı olarak kullanılıyormuş.
Muhtar Mehmet Nedim Demir anlatıyor:
"Babamlar, amcamlar buraya 1974'te geliyor. Atış alanı olarak kullanılan yer köyün merası. Defalarca valiliğe, belediyeye, kaymakamlığa başvurdum. Burası hayvancılıkla geçinen bir köy. Meramız atış alanı olarak kullanılmasın. Ama hiçbir yanıt alamadım. Atış-talim bölgesinde ne bir uyarı levhası var ne de bölge tellerle çevrilmiş…"
Muhtara soruyorum… Atış talimi hangi aralıklarla yapılıyordu, kaç kişi geliyordu, önceden köylülere haber veriliyor muydu diye?
Muhtar Mehmet Nedim Demir anlatıyor
"Diyorlar ki bu alan 2005'ten beri kullanılıyor. O da yalan. 2019'dan beri kullanılıyor. 3 yılda belki 2 ya da 3 kez aranmışımdır atış talimi yapılacağı konusunda. Bir ara demir levha vardı. Onu hedef alıyorlardı. Ama genel olarak kayalar, taşlar hedef alınıyor. Gelin göreceksiniz taşların üzerinde kurşun izlerini. Talimlerden haberimiz olmuyordu genellikle. Çobanlardan köylülerden şikâyet alıyordum; kurşunlar üzerimizden geçti diye. Bazen atış için gelenlerin sayısı 15 oluyordu, bazen 20, bazen de 50."
Valilik Muharrem Aksan'ın cenazesinin atış talim alanının 300 metre dışında bulunduğunu iddia ediyor. Eğer öyle ise atış için kullanılan bölgenin dışında da mı silah, mühimmat kullanıldı?
DEVA Partisi'nden bir heyet de köye gidecek bugün. Aile ile görüşmeye çalışacaklar. Ancak ailenin konuşmaya çok yanaşmayacağı, korktukları yönünde bilgilerinin olduğunu söyledi görüştüğüm kişi.
Adli tıp ön raporunda Muharrem Aksan'ın vücudunda yaralar olduğu ancak bu yaraların kurşun izi mi yoksa patlama sonucu oluşan yaralar mı olduğu net tespit edilemedi. Bu nedenle cenaze İstanbul İhtisas Dairesi'ne gönderildi.
Muharrem Aksan'ın ölümü Meclis'e de taşındı. DEVA Partisi'nden Mustafa Yeneroğlu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanıtlaması için yazılı soru önergesi verdi.
Yeneroğlu önergesinde "Görgü şahitlerinden alınan bilgiler dahilinde; saat 18.00'e kadar atış talimi yapıldığı ve seslerin geldiği tarafımıza iletilmiş olmasına rağmen Şanlıurfa Valiliği'nin yaptığı açıklamaya göre saat 15.08'de tatbikat sonlandırılmış" diyerek aradaki çelişkiye dikkati çekti.
Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nin son raporuna göre "Mayın, Çatışma ve Savaş Atığı" kaynaklı hak ihlallerinde 2011-2021 yılları arasında 45 çocuk yaşamını kaybediyor.
16 yaşındaki çocuk Aksan'ın ölümü atış-talim alanlarının da insan yaşamı için risk oluşturduğunu gösterdi.
Dosya kapatılacak mı, Aksan öldüğü ile mi kalacak yoksa etkin bir soruşturma yapılacak mı? Takipçisi olmak gazeteciliğin de borcu.