İzleyen dönemde çok sayıda isim için “kumpas davaları” da doğuran Ergenekon sürecinin sanıklarından, Hrant Dink’in katledilmesine giden süreçte “tehdit” mesajlarıyla da gündeme gelen, Devlet Bahçeli ile rekabete soyununca MHP’den tasfiye edilen, şimdilerde ise Türkiye siyaseti üzerindeki etkisi oy oranıyla ters orantılı olan Doğu Perinçek’in başdanışmanı Levent Temiz’in paylaştığı tweetler gözden kaçmış olabilir. Gözlerden kaçması muhtemel, çünkü sonrasında Twitter hesabını korumaya aldı Levent Temiz. Bu sözlerin muhatabı koalisyonun büyük ortağı AKP’nin zirveleri mi bilinmez ama adrese teslim mesajlar olduğu kesin.
Ne diyordu Levent Temiz bakalım.
“FETÖ ile mücadelede gevşeklik gösterenler geliyor gelmekte olan. Yazın bir kenara ve bekleyin FETÖ ile mücadeleyi savsaklamak vatana ihanettir ve bunu yapan herkes bedelini çok ağır ödeyecek! Uyarıyoruz sizleri… Aklınıza başınıza toplayın yoksa gövdenizde baş kalmayacak! Bizi aptal mı zannettiniz. Adım adım izliyoruz hepinizi…
Gülen cemaatinin devletin bütün bürokratik kılcal damarlarından kadroları önemli ölçüde tasfiye edilerek devlet reorganize edildi. 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sonrası siyasal paylaşım mücadelesi ortadan kalkmamış yeni aktörlerle devam edecekti. Levent Temiz’in “uyarısının” Türkiye’nin yeri NATO mu yoksa Rusya-Çin ekseni mi olmalı tartışmasına denk geldiği gözlerden kaçmamalı. Levent Temiz “biz” dilini kullanırken devlet içinde bir odak olduklarını iddia etmekten çekinmiyor. Burada önemli olan Levent Temiz değil, onun işbirliği içinde olduğu güç ya da güçler.
Eski Ülkü Ocakları İl Başkanı ve sonrasında Bahçeli’ye karşı adaylığını açıklayan Levent Temiz’in Doğu Perinçek’le yollarının “başdanışman” sıfatıyla kesişmesi uzak bir tarih değil. 2021’de Vatan Partisi’ne üye oldu. Söz birlikleri ise daha eski.
Levent Temiz, İstanbul Ülkü Ocakları Başkanı olarak, İşçi Partisi ( Vatan Partisi) gençlik örgütü Öncü Gençlik’le ‘Kızıl Elma’ mitingini organize etti. Perinçek 15 Temmuz’la ilgili olarak “Türkiye’nin NATO zincirini kırdığını” söylerken Levent Temiz de son tweetlerinde “FETÖ ile mücadeleyi savsaklayanlar, yoksa siz 6’lı çetenin iktidar olabileceğini mi düşünüyorsunuz? Hayır yanılıyorsunuz. Asla! Yerle göğün birleşme ihtimali bu ihtimalden çok daha fazla. Türkiye Cumhuriyeti devletinin Atlantik cephesi macerası çoktan bitti. Karar verildi” diyerek siyasi pozisyonunun altını kalın çizdi.
Levent Temiz’in sözlerinin devlet içindeki hangi grubun sesi olduğunu anlamak için biraz geçmişe gidelim.
Dink davasının avukatlarından Fethiye Çetin’in “Utanç Duyuyorum! Hrant Dink Cinayetinin Yargısı” adlı kitabında Levent Temiz’le ilgili satırlar şöyle:
“Levent Temiz Agos’un önüne gelip gösteri yapan ülkücü grubun lideri ve orada yaptığı konuşmada ‘Hrant Dink bundan böyle öfkemizin hedefidir’ diyen bir başka Ergenekon sanığı. Emin Çölaşan’ın Levent Temiz’le arasının çok iyi olduğunu bilgisini ediniyoruz Ümit Sayın’dan.” (Ümit Sayın-Ergenekon davasının önce sanığı sonra da tanığı olmuştu. Hrant Dink’in 301’den yargılandığı dava ile yakından ilgilenen bir isimdi. 2020 yılında evinde ölü bulundu).
Kitaptan devam edelim… Ümit Sayın da Levent Temiz için şu ifadeleri kullanıyor: “Levent Temiz eski Ülkü Ocakları Başkanı. Kızıl ve sağ- sol birleşmesinden sonra Bahçeli tarafından aforoz edildi. Özel harbe girmeyi çok istiyor.”
Evet… Levent Temiz, 2012 yılında MHP Genel Başkanlığı’na aday olduğunu açıklamıştı. Ümit Sayın’ın ifadesine göre Bahçeli tarafından “aforoz” edildi.
Ancak Kızıl Elma mitinglerinin Bahçeli’nin talimatıyla olduğunu söylüyor Yeni Söz gazetesine verdiği söyleşide. “Alparslan Türkeş için reddi miras yaptığını” öne sürdüğü Bahçeli ile çekişme yaşadığı aşikâr.
2008’in eylül ayında 6 - 7 Eylül pogromunu anlatan sergiyi basan isim de Levent Temiz’di.
Ergenekon davasında ceza aldığı gün Twitter hesabından “Vatan sağolsun” diye yazan Levent Temiz Bulgaristan’a kaçarken yakalanmış, daha sonra Türkiye’ye dönmüştü.
Yolu ülkü ocaklarından, Ergenekon sürecinden, Kızıl Elma’dan geçip soluğu Vatan Partisi’nde alan Levent Temiz’in “derin” mesajları, kimlerin sesini duyuruyor, hangi mesajları taşıyor, tartışılır. Ancak eski Türkiye’nin değişmeyen aktörleri makûs talihin yapıcıları olarak hep sahnede… İşin can yakıcı tarafı ise hep unutuyoruz gerçekte kimin kim olduğunu.