Candan Yıldız

29 Aralık 2022

12 yaşında öldürülen Nihat'ın hikâyesi: 'Tutuklanacağımızı düşünmemiştik' diyen polisin itirafıyla ortaya çıkan cinayette AYM'nin 'haksız' bulduğu 'haksız tahrik indirimi' yine de uygulanacak!

Nihat yaşasaydı 19 yaşında olacaktı!

Nihat Kazanhan’ı hatırlar mısınız?

Cizre’nin Yafes Mahallesi’nde evine yakın bir boş sahada bir grup çocukla birlikteyken birden yere düştü.

12 yaşındaki Nihat başından vurulmuştu.

Kurşun bir kez daha adres sormuş, adres yine bir çocuk olmuştu.

Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ve İçişleri Bakanı Efkan Âlâ “kesin” ifadelerle kurşunun emniyet silahından çıkmadığını iddia ettiler. Gaz da kullanılmadığını öne sürdüler.

Ama gerçek öyle değildi, Fox TV’de Nihat’ın vurulduğu ana ilişkin görüntüler bütün seyri değiştirdi.

Aile uzun yıllar o kurşunun çıktığı adresin peşine düştü ve dosya Anayasa Mahkemesi’ne kadar geldi.

Güvenlik görevlilerin, bir anlamda devletin yargılandığı hak ihlalleri davalarında verilen kararlar yaşam hakkının korunması ve benzer ihlallerin önlenebilmesi açısından çok önemli.

Anayasa Mahkemesi, Nihat Kazanhan dosyasında “haksız tahrik indirimi” ile ilgili önemli bir karar verdi ve dedi ki;

“Polis memuru hakkında verilen cezada yaşam hakkına ilişkin anayasal güvencelerle hiçbir surette bağdaşmayacak şekilde haksız tahrik indirimi yapılmasının, yaşam hakkının korunmasının gereklilikleri çerçevesinde benzer ihlallerin önlenebilmesi yönünden caydırıcılığın ve mağdur başvurucular açısından da uygun ve yeterli bir giderimin sağlanmasına engel olduğu kanaatine varılmıştır.”

“Haksız tahrik indirimi caydırıcılığa engel olmuştur” tespitini yaptı.

12 yaşındaki çocuğun başından vurularak öldürülmesinde nasıl bir yargı süreci yaşandı?

Yargı süreci bu tür hak ihlalleri davaları hakkında bizlere ne söylüyor?

Hatırlatalım…

Davada 5 özel harekât polisi yargılandı. Başlangıçta polisler birbirlerinin lehine ifade verdi. Ama içlerinden biri tutuklanıp cezaevinde ifadesini değiştirince davanın seyri değişti.

Artık Nihat Kazanhan’ı vuran polis belliydi: Mardin’den Cizre’ye geçici görevle gelen MNG.

Daha önce Nihat’ın ölümünü “haricen” duyduğunu söyleyen özel harekatçı HV, cezaevinde ifadesini değiştirdi ve MNG hakkında dedi ki; 

Ateş etmesiyle birlikte yolun karşısında duran bir çocuk yere düştü, çocuğun vurulduğunu ve MNG’nin ateş ettiğini, ben ile birlikte Uİ de net şekilde gördü.

Daha sonra MNG başına bir kar maskesi taktı ve ateş ettiği noktaya gitti. Buradan langher ile attığımız gaz kapsülleri ile kendisinin pompalı tüfek ile attığı boş gaz fişeklerini toplayıp getirdi ve şu anda hatırlamadığım karakolun içerisindeki bir noktaya gömdü.”

Oysa MNG ifadesinde olayda kullanılan boş gaz fişeklerini karakolun içinde bilmediği bir yere attığını söylemişti. 

MNG, olay günü "kapı ve cam açma" olaylarında kullanılan tahrip gücü yüksek bir tüfek kullanmıştı.

Cezaevindeyken ifadesini değiştiren özel harekatçı HV’nin şu ifadesi “cezasızlık” sistemine nasıl su taşındığını çok iyi anlatıyor:

Ben tutuklanınca her şey değişti, çünkü biz bu dosyada kimsenin tutuklanmayacağını düşünüyorduk, yapmadığım bir suç için cezaevindeyim, bu nedenle ifademi değiştirdim ve tüm gerçekliğiyle olayı size anlattım. Kesinlikle NK’yı ben öldürmedim. NK’nın ölümünden sorumlu kişi MNG’dir. Olayı ilk günden beri bildiğim ve huzurunuzda anlatmadığım için pişmanım."

Yargılama sonucunda mahkeme, MNG’nin 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ı "olası kasıt" ile öldürdüğü gerekçesiyle müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi. Ama “haksız tahrik indirimi” uygulayarak cezayı 16 yıla düşürdü. “Olumlu davranışları” gerekçesiyle de bir daha indirim yaptı ve MNG 13 yıl 4 ay hapis cezası aldı.

Diğer sanıklar OÇ, Uİ, GT ve HV'nin ise “suçu bildirmeme” suçundan 5 ay hapis cezası aldı. Ancak mahkeme, "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verdi.

Cezalar kesinleşince dosya AYM’ye gitti.

Anayasa Mahkemesi, “haksız tahrik indirimi” ile ilgili olarak “yaşam hakkına ilişkin anayasal güvencelerle hiçbir surette bağdaşmaz” yorumunu yaptı ve bu indirimin caydırıcı olmadığı görüşüne vardı. 

Ancak MNG yine de "haksız tahrik indirimi" den yararlanarak ceza almış oldu. 

Sonuç olarak Nihat Kazanhan’ın öldürülmesiyle ilgili AYM “Yaşam hakkının ihlal edildiğine” ve aileye 90 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi.

Nihat yaşasaydı 19 yaşında olacaktı!