Tatlıyı yemekten önce mi yersiniz sonra mı? Sizi bilmem ama ben tatlının keyfini yemeğin ardından çıkarmayı sevenlerdenim. Lakin, tatlı tercihini yemekten önce kullananlara da saygı duyarım!..
Ancak “Oğuzhan Özyakup oyundan alınınca ‘surat asıyor’ sahada kalsın” diyorsanız, siz tatlıyı dilediğiniz saatte yiyebilirsiniz zira damak zevkiniz tartışmaya açıktır! Şenol Güneş bunu uzun süredir yapıyor ama ‘fanatiklerin’ gözüne nedense şimdilerde batıyor. Şenol Güneş için oyuncu tercihinde ‘kriter’ nedir? Formayı iyi oynayan mı, yoksa çok ‘surat asan’ mı giyer? Oğuzhan Özyakup’un çok ama çok uzun süredir sahada ‘ayak sürmek’ deyimi ile örtüşen halini görmek, anlamak ve de çözmek için futbolun içinde kavrulmaya gerek var mı? Yoksa Şenol Güneş ile Oğuzhan Özyakup’un arasında ‘gizli’ bir sözleşme mi mevcut? Şenol Güneş’in ‘bu’ Oğuzhan Özyakup’u 80 kusur dakika sahada tutması salt Beşiktaş’a değil, futbola ve de kulübede oturan diğer emekçilere ihanettir. (Nokta)
Beşiktaş’ın Kasımpaşa’yı 2-1 yendiği karşılaşma üzerine ahkamı, ilk ve ikinci yarı değil de ‘Anderson Talisca’dan önce ve sonra’ şeklinde kesmek gerekir. Ricardo Quaresma kanıksattırdığı gibi sağdan kesti, Andersan Talisca da kafasıyla iki gol kaydetti olan biten bundan ibaret, tabii ki Beşiktaş adına… Anderson Talisca sakatlanıp oyun dışında kaldığı dakikaya kadar Beşiktaş ‘hücum futbolunda’ sıkıntı yaşamıyordu. Burada da bir ‘nüans’ söz konusu! Brezilyalı futbolcu dışarıda kaldığında da sekteye uğramazdı Beşiktaş’ın çağın deyimi ile ‘ofansif’ oyunu elbette ama eleman seçiminde tercihler doğru olsaydı! Şenol Güneş’in bir diğer hatası da Alvaro Negredo’yu alıp sahaya Jeremain Lens’i sürmesi oldu. Şenol Güneş’i yere göğe sığdıramayanlar biraz homurdanmaya mı başladılar yoksa bu, benim hüsnü kuruntumdan mı ibaret?
Derseniz ki ‘neticeye bak’ veririm size yanıt; Televizyon başındakiler Beşiktaş’ın futbolundan keyif aldınız mı? Eyyy tribündekiler, gecenin ayazında koltuğunuzda hop oturup, hop kalkmadınız mı? Kasımpaşa’nın Fransız futbolcusu David Trezeguet son çeyrekte kimi ürküttü?
Beşiktaş son dönemde elin parmaklarını aşan sayıda futbolcu aldı, almaya da devam ediyor. Harcanan ve de harcanacak rakamlar nasıl olsa ‘borç’ hanesine işleniyor, bu nedenle de sorun teşkil etmiyor! Akıllara da yersiz, bir o kadar da gereksiz sorular takılıyor. Beşiktaş’ın bu kadar çok savunma oyuncusuna gereksinimi var mıydı? Orta alan için de ‘bir adet’ eleman transfer edilemez miydi? Yaşını başını almış ama henüz 35’ine ulaşmamış…Belki de niyet ettiler ama menajeri ile uzlaşamadılar, kim bilir!..
Gecenin özeti; bu tip maçları kazanmak önemlidir, yandaş oyuna değil skora bakar, ki futbolun gerçeğinde de haklılıkları tartışılmaz. Karşılaşma sonrası görevinden istifa eden Kasımpaşa teknik direktörü Kemal Özdeş için ne demeli kararsız kaldım. Şayet David Trezeguet’nin topu direkten dönmeyip Kasımpaşa sahadan eşitlikle ayrılsaydı!.. Laf aramızda, Kemal Özdeş’i Rıza Çalımbay’ın ardından yaptığı konuşma sonrası hiç dikkate almadım, yeni takımında başarılar!