Giovanni van Bronckhorst, tartışmasız ‘cin’ tabir edilen ‘kurnaz ve akıllı’ bir teknik direktör. Rakibi iyi tanıması takımda radikal değişiklikler yapıp, alışagelmişin dışında oyun sistemini tercih etmesine neden oldu. Ondan gayrı kim Ciro Immbobile’yi yedek kulübesinde oturtup yerine 17 yaşındaki Mustafa Hekimoğlu’nu sahaya sürmeye cesaret edebilirdi ki? Hollandalı teknik adam, Ciro Immbobile’nin Ajax karşısında asla genç Mustafa Hakimoğlu kadar koşmayacağının farkındaymış meğer. Biz yine kendimizi akıllı sanmaya devam edelim!

Ayağa oynayan, top kaybı yapmayan, iyi kapanıp hızlı çıkan ve sahada kusursuz organize olan Ajax karşısında Beşiktaş’ın galip geleceğine ya da berabere kalacağına hiç olanak tanımamıştım zaten. Düşündüğüm gibi de oldu, Eyüpspor’u ite kaka yenen Beşiktaş’ın Hollanda’dan puanla dönmesinin olanağı yoktu. Beşiktaş’ta gereğinden fazla orta alan oyuncusu mevcut, kanat elemanı ara ki bulasın! Mevcut kadroyla ‘iç hatlarda’ düşe kalka yol alınır ama Avrupa’daki diğer maçların Ajax karşılaşmasından farklı olmayacağını dile getirmek için de ‘kahin’ olmaya gerek yok!

Kim ne kadar eleştiri sunarsa sunsun Giovanni van Bronckhorst dün gece doğru olanı yaptı. Kimi oynatsa, Beşiktaş’ı sahaya hangi taktikle sürse değişen bir şey olmayacaktı. Bunun için de deneyimsiz genç Mustafa Hekimoğlu’dan ümidi kesince Ciro Immbobile’yi ikinci yarıda oyuna dahil etti. Sonrasında da Rafa Silva - Semih Kılıçsoy ve Jean Onana- Cher Ndour değişimlerini yaptı.

Ya Beşiktaşlı futbolcular? Dikkatimi çeken iki pozisyon vardı ilk yarıda… Her ikisinde de Beşiktaş rakip ceza alanına kontra atakla gitti ardından orada çoğaldı. Top çevirerek de kısmen Ajax’ı kendi alanına hapsetti. Sonra ne oldu? Takımda tek oyuncu dahi sorumluluk almaktan kaçınınca geriye doğru oynadılar ve topu kaleci Mert Günok’a kadar getirdiler. Teknik direktörün buna yapabileceği bir şey yok ne yazık ki…

Ajax, Avrupa Ligi ilk maçında Beşiktaş’ı kendi sahasında 4-0 yendi. Golleri kimin attığını, pasları kimin verdiğini, Beşiktaş defans hattında kimlerin hata yaptığını yazsam ne değişecek? Beşiktaşlı oyuncular bu maçı, futbol efsanesi Johan Cruijff’un adını taşıyan statta oynadıkları için onur duymalılar. Orada bir stada adının verilmesi için önce efsane olmak gerekiyor. Bizdeki gibi Şenol Güneş Stadı, Fatih Terim Stadı yok oralarda!

Hafta sonunda yazmıştım ama yinelemekte yarar var. Tekerlek kırılınca yol gösterin çok olur… Tekerleğin kırılacağı fazlasıyla belirgindi. Önemli olan bu ‘ağır’ yenilginin psikolojisinden biran önce sıyrılıp toparlanmak. Ayrıca mevcut oyun, Süper Lig’de de sorun yaratır…

Yine bana yenilgili geceler düştü eyvah
Yine bana hüsran bana yine hasret var
Yine bana puansız geceler düştü eyvah

Beşiktaş ile Ajax arasında fark var tabii. Hollanda ekibinin büyük çoğunluğu alt yapıdan gelen gençlerden oluşuyor ve hemen hemen hepsinin hedefi Avrupa’nın büyük bir kulübüne transfer olmak.
Beşiktaş ise farklı! Avrupa’nın büyük kulüplerinde oynamış yaşı geçkinlerden kurulu. Ve hemen hemen hepsinin Türkiye ile Beşiktaş’ı seçmesinin tek nedeni para, vergisiz para…