Muğla, Milas’ın İkizköy Mahallesinde bulunan Akbelen ormanlarını keserek, termik santrallerle kömür madeni açmak isteyen şirkete karşı mahalle sakinlerinin başlattığı direniş tüm hızı ile sürüyor. 740 dönümlük muhteşem ormanlarına sahip çıkmaya çalışan köylüler, seslerini duyurmak için gece gündüz nöbet tutuyorlar.
Benim de üyesi olduğum, 2017 Bodrum Yurttaş İnisiyatifi kurucuları ile birlikte destek vermeye gittiğimiz İkizköy köyünde ‘’sevgi ile’ ’karşılandık. Sevgi diyorum çünkü size doğru gelen mahalle sakinlerini, gözlerindeki endişe ile eşleşmiş ümit dolu ifadelerinden hemen algılıyorsunuz kalabalık arasında.
Köy girişindeki levhadan, eski adının ‘’Ekizköy’’ olduğunu anladığınız İkizköy, Milas'tan Ören yoluna girdikten birkaç kilometre sonra sol tarafta kalıyor. Muhteşem Akbelen ormanlarımın içinde birkaç evden oluşan, ineklerin, kümes hayvanlarının ve onları koruyan çoban köpekleri köy özleminizi gideriyor.
Mahalle sakinlerinden bir beyle başlıyoruz sohbete. Daha sonra, İkizköy Çevre Platformu Sözcüsü Deniz Gümüşel’in de teyit edeceği gibi, açılan bir dava olmasına rağmen, birkaç gün önce sabah çok erken saatlerde, şirkete ait ekiplerin ağaçları kesmeye başladığını fark ettiğini ve yatağından fırlayıp diğer komşularla birlikte engel olmaya çalıştıklarını anlatıyor.
Her hali ile mahallenin söz sahibi kişiliklerinden biri olduğu anlaşılan Necla Işık geliyor bir müddet sonra. 40'lı yaşlarında, açık ve net cümleler kuran ‘’cebbar ‘’bir kadın. Hayvanlarına yem ve su verip, ocağa da yemeğini koyduktan sonra koşarak geldiğini ifade ederek geciktiği için özür dilemeye çalışıyor. Direnişe başladıkları günden beri anlata anlata ‘profesyonel bir konuşmacıya dönüştüğünü fark ettiğim Necla’nın enerjisine hayran kalıyoruz.
Necla Işık’tan sonra bu kez köyün bir diğer cebbar kadını ile tanışıyorum. Mahallenin ‘’Aytaç Abla’’sı, Aytaç Yakar. Necla Hanım’dan daha heyecanlı ve daha duygusal olduğunu gözlemlediğim köy sakininin başına gelmeyen kalmamış.
Cep telefonuna kaydettiği videodan, 2017 yılında istimlak edilen Işıkdere köyündeki evinin yıkımı esnasında okuduğu ağıtı dinletiyor heyecanla. Yörede, kadınların cenaze esnasında bu ağıtı okuduklarını söyleyerek üzüntüsünün boyutunu dile getirmeye çalışıyor.
Evi yıkıldıktan sonra yerleştiği Ova Mevkiindeki hanesini, bu günlerde gündemde olan yeni proje nedeni ile boşaltması için tebligat aldığını sözlerine ekliyor.
İkizköy Çevre Platformu sözcüsü Deniz Gümüşel’den aldığım bilgiye göre, mahalle muhtarlığına bağlı olan dört mevkiden Işıkdere’nin istimlakinden sonra ova, karadan ve adını ormanlardan alan Akbelen'de yaşamlarını sürdürmekte olan köylüler proje gerçekleşirse, doğup büyüdükleri köylerinden ayrılmak zorunda kalacaklar.
Bir avuç köylünün başlattığı direniş, İkizköy kadınlarının azmi ile ses getirerek Türkiye çapında destek almaya başlamış durumda.
30 Temmuz Cuma günü bölgeye gelecek olan Bilirkişi Heyeti heyecanla bekleniyor. Umarım piknik yapılmasına bile izin verilmeyen bu muhteşem ormanlar kesilmez ve mahalle sakinleri, haklı olarak başlattıkları direnişten olumlu bir sonuç alarak topraklarını terk etmek zorunda kalmazlar.
Bodrum sıcağında kavrulurken, bir buçuk saat uzaklıktaki köyde, gök gürültüsü ve şimşeklerin ardından aniden bastıran yağmur, biz ‘’şehirlileri ‘’arabalarımıza koştururken, Köylüler, sakin bir şekilde destek vermeye gelen misafirleri için hazırlamış oldukları ikramları, koruma altına alıyorlar.