İyi Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Bilge Yılmaz, Türkiye'de çok ciddi bir cari açık ve ticaret açığı olduğunu ve fiyatların gerçekleri yansıtmadığını söyleyerek "Bu sistem iki ay daha devam ederse Türkiye'nin hammadde, yakıt, gıda alacak parası, dövizi kalmayacak" dedi.
IMF'ye ihtiyaç olmadığını söyleyen Yılmaz, "IMF çalışanlarından daha kaliteli bir grupla geliyoruz. Bizim onlardan daha iyi programlar uygulayacak kapasitemiz var" diye konuştu.
"Döviz sürekli dalgalanmayacak"
Türk halkının ekonomi konusunda eğitimli olduğunu söyleyen Yılmaz, "Çünkü herkes bununla dertleniyor. Enflasyonu hedefleyeceğiz. Dövizi hedeflemeyeceğiz ama bu süreçte döviz sürekli dalgalanmayacak da. Dövizin dalgalandığı yerde vatandaş kaybeder" dedi.
Yılmaz, TL'nin aşırı değerlenmesine de müsade etmeden istikrarlı bir ekonomi politikası uygulayacaklarını anlatarak "Türkiye önümüzdeki 10 yılın yatırım açısından en cazip ülkelerinden biri olacak. Planımız var" dedi.
Yılmaz, "Biz mazbatayı almadan bazı ekonomik kaoslar olabilir ama biz geldikten sonra düzelir ve toparlarız. Kurun aşırı değer kaybettiği veya kazandığı bir şey olmayacak, yabancılara da voliyi vurdurmayacağız" ifadelerini kullandı.
"Türkiye dünyanın en bonkör ülkelerinden biri, israf var"
Millet İttifakı'nın her ekonomik senaryoya hazır olduğunu ifade eden Yılmaz, doğru politikaları uygulayacaklarını belirterek "Türkiye teşvik politikaları açısından milli gelirine oranla dünyanın en bonkör ülkelerinden biri, burada büyük bir israf var" dedi.
Yılmaz, "Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir zaman teşvik ve vergi muafiyetinin sonucunu kimse ölçmemiş, analiz etmemiş; parayı döküyoruz" ifadelerini kullandı.
"Bizim IMF'ye ihtiyacımız yok"
IMF ile ilgili tartışmaları da değerlendiren Yılmaz, "Türkiye’nin kısa vadede ihtiyacı olan sermaye İMF istese bile kapanacak bir miktar değil. Biz kendi paketimizi yazarız, uygularız, yurt dışındaki saygınlığımızı kazanırız. Türkiye geçmişte iyi istikrar paketleri uyguladı ama hiçbir zaman arkasında gerçek bir kalkınma hamlesi olmadı. 2001'deki paket doğruydu. Ama doğru olmayan şeyler vardı, fedakarlıkları ücretli ve dar gelirli vatandaştan isteyemeyiz, buna karşıyız" dedi.
Yılmaz sözlerinin devamında "Bizim IMF'ye ihtiyacımız yok, çalışanlarına saygısızlık olmasın ama biz IMF'nin çalışanlarından daha kaliteli bir grupla geliyoruz. Bizim onlardan daha iyi programlar uygulayacak kapasitemiz var" ifadelerini kullandı.
"Neo-liberalim, liberalim, sosyal devletçiyim derseniz yanlış yollara saparsınız"
Yılmaz, Türkiye'nin uluslararası anlaşmalarının çok eski olduğunu ve yenilenmesi gerektiğini ifade ederek "Ben iyi ekonomist olmaktan yanayım. İdeolojik bakmıyorum. Ben Neo-liberalim, liberalim, sosyal devletçiyim diye söylerseniz yanlış yollara saparsınız. Benim tabiki bir siyasi görüşüm var. Ama doğru ekonomi politikaları vardır. Biz onları yapmak için geliyoruz. Amacımız ülkenin refahını arttırmak önemli olan Türkiye'nin ekonomik olarak doğru tasarımları yapması. İdeolojik olarak bakarsak yanlış yaparız" dedi.
Yılmaz, "Ben ne liberalim, ne neo-liberalim, ben ekonomistim, doğru politikaları tasarladığımızı düşünüyorum, onları uygulama taraftarıyım" ifadelerini kullandı.
Muhalefet kazanırsa ekonomide nasıl bir yol izleyecek?
Kriz ne kadar zamanda atlatılacak?
Sosyal devlet mi, piyasa ekonomisi mi?
IMF ile ilgili tartışamalar var mı?
Ekonomi yönetiminde nasıl bir sistem işleyecek?
İyi Parti 'servet vergisi' tartışmalarına nasıl bakıyor?
İyi Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Bilge Yılmaz, Murat Sabuncu’ya anlattı.