Yükseköğretim Kurulu (YÖK), “Yeni ve yenilikçi yapısal düzenlemeler” adıyla yaptığı çalışmalar kapsamında yeni kararlar aldı. Koronavirüs salgınının ardından eğitimin en önemli gündem maddesi haline gelen uzaktan eğitime ilişkin alınan yeni kararları, YÖK Başkanı Yekta Saraç açıkladı. Saraç, ön lisans, lisans ve yüksek lisans düzeyindeki örgün programlarda uzaktan eğitim yoluyla verilebilecek ders oranının yüzde 30’dan yüzde 40’a yükseltildiğini belirtti. Eğitimciler ise, “Dersin nasıl verileceğine YÖK değil, hocalar karar vermeli” dedi.
BirGün'den Mustafa Mert Bildircin'in haberine göre MEF Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Erkut kararı yanlış bulduğunu ifade etti. Erkut şöyle konuştu: “Kimi ders uzaktan yapılabilir, kimi yapılamaz. Bu regülasyon tutkusundan vazgeçsinler. Bıraksınlar fakülteler, hocalar kendileri karar versin. Ayrıca neyin yüzde 40’ı olduğu bile belli değil. Uygulanması sıkıntı. Derslerin yüzde 40’ı mı, hocaların yüzde 40’ı mı? Bütün ülkeyi regüle edemezsin. Bazı dersler çevrimiçi yapılabilir, bazıları yapılamaz. Mesela tıpta ilk iki seneyi çevrimiçi yapabilirsiniz ama sonrasını yapamazsınız. Hukuku tamamen yapabilirsiniz. Her şeyi bildiklerini zannediyorlar. Ama sahada olan biziz. Bu işlerle uğraşmayı bıraksınlar. Üniversiteler, fakülteler ve hocalar derse göre karar versin.”
"Üniversitelerdeki niteliği daha da aşağılara çekecek"
CHP Grubu Eğitim Danışmanı Ali Taştan, salgın koşullarında uzaktan eğitimin tek çözüm olduğunu ancak YÖK’ün kararının normal süreçlerde de uzaktan eğitim oranını artırmaya yönelik kalıcı bir öneri olduğunu söyledi. Bazı derslerde uzaktan eğitimin, yüz yüze eğitim kadar verimli olmadığı yönünde araştırmalar olduğunun altını çizen Taştan, “Yüz yüze eğitimin yaygınlaştırılması, daha nitelikli hale getirilmesi gerekirken derslerin yüzde 40’ının uzaktan eğitim kapsamına alınması üniversitelerdeki niteliği daha da aşağılara çekecektir” ifadelerini kullandı. Taştan da Erkut gibi eğitimin nasıl verileceğine YÖK’ün değil, dersin hocasının, bölüm, fakülte ve üniversite yönetiminin karar vermesi gerektiğini vurguladı.
"Cazibe merkezi olmayacak"
YÖK’ün, kalabalık sınıfların çözümünü uzaktan eğitim merkezlerini yaygınlaştırarak ve buralara akademik kadro desteği vererek bulmaya çalışmasını da eleştiren Taştan, şunları söyledi:
“Üniversitelerdeki derslik sayısı ve akademik kadro sayısının çoğaltılması gerekirken YÖK tam tersine bir sürece doğru evrilmektedir. Mevcut açıköğretim fakülteleri zaten uzaktan eğitim yapan merkezlerdir. Uzaktan eğitim kapsamında okumak isteyen bireylerde buraları tercih etmektedirler. Üniversitelerde kayıtlı olan 7 milyon 984 bin 450 öğrencinin sadece 3 milyon 180 bin 735’i örgün eğitim kapsamındadır. Bu öğrencilerin de derslerinin yüzde 40’ını uzaktan eğitimle aldığı düşünüldüğünde YÖK, büyük bir açıköğretim fakültesine dönüşmüş olacaktır. Bu karardan sonra örgün eğitim cazibe merkezi olmaktan çıkacaktır.”