Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) girecek öğrencilere sınav öncesi önerilerde bulunan Doç. Dr. Yelkin Diker Coşkun, “Unutmamak gerekir ki, bir sınav sonucuyla kişinin aile ve toplum içerisindeki önem ve değeri değişmez. Kendi değerlerini sınav başarısıyla ilişkilendirmemeliler” dedi.
YKS, 26-27 Haziran'da yapılacak. Temel Yeterlik Testi (TYT) 26 Haziran, Alan Yeterlik Testleri (AYT) ve Yabancı Dil Testi (YDT) 27 Haziran tarihlerinde uygulanacak. Sınava sayılı günler kala, Yeditepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Eğitim Bilimleri Bölüm Başkanı Doç. Dr. Yelkin Diker Coşkun, sınava girecek öğrencilere sınav öncesi rutini, sınav heyecanıyla ve sınavda odaklanma sorunuyla başa çıkma yolları hakkında önerilerde bulundu.
"Ne fazla ne az uyuyun"
Öğrencilerin rutinlerine bağlı kalmaları gerektiğini söyleyen Coşkun, “Adaylar sınav öncesindeki uyku, yemek ve dinlenme rutinlerini pek fazla değiştirmeden sınava girmeliler. Sınava bir iki gün kala kendilerince yeterli olan bir uyku süresi belirlemeliler. Bu süre normal yaşamlarında olandan ne daha fazla ne de az olmamalıdır” diye konuştu.
"Sınav öncesi kendinizi zorlamayın"
Sınava günler kala adayların fiziksel ve duygusal olarak kendilerini zorlamaması gerektiğini kaydeden Coşkun, “Sınava doğru adayların tüm konuları bitirecek şekilde planlama yapması da önemli bir durum. Sınava kalan sürede sadece genel tekrar yapacakları bir çalışma planı yapmış olmaları yararlı olacaktır” ifadelerini kullandı.
"Sınav değerinizi belirlemez"
Sınava kalan süre azaldıkça öğrencilerin kaygılanmasının doğal bir durum olduğuna dikkat çeken Coşkun, şu ifadeleri kullandı:
“Yaşamının ilerleyen dönemlerinde tercih edeceği meslek ve uğraşı alanlarının belirleneceği bir sınav olduğu için öğrencilerin heyecanlanması çok normal. Ancak unutmamak gerekir ki bir sınav sonucuyla kişinin aile ve toplum içerisindeki önem ve değeri değişmez. Sahip olduğumuz bu önem ve değeri kişiliğimiz ile yaratırız ve tıpkı kişiliğin kolay kolay değişmeyeceği gibi bu durum da bir sınav sonucu ile değişmez. Öğrenciler kendi değerlerini sınav başarısıyla ilişkilendirmemeliler."
Dikkati çabuk dağılanlar için öneriler
Dikkat ve odaklanmanın başarıyı olumlu etkileyeceğini söyleyen Coşkun, “Sınava hazırlık sürecinde öğrencinin sınav esnasında dikkatini kontrol edebilmesi önemlidir. Dikkatini kontrol edebilen ve sorulara yoğunlaştırabilen öğrenciler sınav performansı açısından daha verimli olurlar. Dikkati çabuk dağılan adaylar, endişelerini sınav süresince kontrol altına almaya çalışmalılar. Bunun için bazı teknikler kullanabilirler. Örneğin sınavda her bir soruyu önce soru metni, soru kökü, seçenekler gibi küçük birimlere ayırarak okumalarını tavsiye ederim. Küçük birimleri kendi içinde algıladıktan sonra bütünü tamamlayarak algılamak kolaylaşacaktır” dedi.
"Emin olmadığınız soruda takılmayın"
Sınav esnasında zor veya çelişkiye düşülen sorularda takılıp zaman kaybetmenin dikkat dağıtacağını belirten Coşkun, şöyle konuştu:
“Kendilerince zor ya da çeldiricileri güçlü olan bir soruyu yanıtladıktan sonra tekrar tekrar seçenek değiştirmekten de kaçınmaları gerekir çünkü bu da dikkat dağıtan bir unsur olacaktır. Gerçekten emin olmadıkları bir soru ise o soruyu geçip bir iki soru yanıtladıktan sonra tekrar o soruya dönmeleri daha iyi olabilir.”
Ebeveynlerin desteği çok önemli
Aile içi iletişimin motivasyon açısından son derece etkili olduğunu dile getiren Coşkun, “Bir genç için üniversite sınavı gibi zor dönemlerde ebeveyn desteği çok anlam ifade ediyor. Pandemi döneminde adaylar zorlu bir sınava hazırlık süreci geçirdi. Gençlerin aileleriyle birlikte bu sıkıntılı süreçten güçlenerek çıkması, aile içi güvenli ve açık iletişimin varlığı ile mümkün. Ailelerin çocuklarının sınav kaygısını, gelecek endişelerini anladıklarını hissettirmeleri, onları dinlemeleri çok değerli. Mesleki tercihlerle ilgili düşüncelerini de sınav sonrasında gençlerin kendilerini rahat ve hazır hissettikleri bir zamanda konuşmaları daha iyi olacaktır. Tüm üniversite adaylarına başarılı bir sınav diliyorum” diye konuştu. (DHA)