T24 Haber Merkezi
Karar yazarı Yıldıray Oğur, HTŞ liderliğindeki silahlı grupların; Suriye’nin doğusu, batısı, kuzeyi ve güneyinde Suriye ordusuna yönelik saldırılarını arttırarak başkent Şam’a doğru ilerlerken, CHP'den gelen, "Esad ile görüşülmeli", "Toprak bütünlüğü önemli" açıklamalarını eleştirdi.
Oğur, yazısında Suriye-Türkiye ilişkilerine değinerek şunları kaydetti:
"Esad, Erdoğan’ın en samimi olduğu Arap diktatörüydü. Ta ki Arap Baharı için sokağa çıkan halkının üzerine toplarla saldırana kadar. Esad, Türkiye’nin ve Erdoğan’ın en son vazgeçtiği Arap diktatörü oldu.
Batı ülkeleri ve Arap ülkeleri elçilerini çekmişken, Türkiye hala Esad’ı ikna turlarına devam ediyordu.
Yani iktidar Suriye ve Esad politikasını bir mezhep taassubu ile belirlemedi. Öyle olsaydı, sünni diktatörler Bin Ali, Kaddafi ya da Mübarek’e de destek çıkması beklenirdi.
Ana ortada mezhebi ya da ideolojik bir taassupla 50 yıllık bir aile diktatörlüğünü, kendi şehirlerini bombalayan eli kanlı diktatörü destekleyen muhalifler olduğu açık.
Kendi halkının karşısına çıkıp onları direnişe, savaşa çağıracak yüzü bile olmayan, Rusya’dan jet, İran’dan milis, komşu ülkelerden aman dileyerek koltuğunu korumaya çalışan, bu uğurda kendi şehirlerini bombalatmaktan çekinmeyen bir diktatörün, sırf babasından aldığı koltuğu oğluna bırakmak uğruna verdiği mücadeleye, Türkiye’de üstelik kendisine cumhuriyetçi diyenler arasından hala destek gelmesi ibretlik bir olaydır.
Suriye’ye baktığında Türkiye’deki laiklik-dindarlık, Alevilik-Sünnilik tartışması dışında bir şey göremeyen, 50 yıldır bir aile diktatörlüğü altında yaşayan 13 yıldır bir savaşın içinde şehirleri bombalanmış, akrabalarını kaybetmiş, vatansız, evsiz, elektrizksiz kalmış insanların dertleriyle empati kuramayanlar, ancak kendi dertlerini Suriye’ye yansıtarak “cihatçılara” karşı, laik bir diktatörü desteklemekten çekinmiyor.
Suriyeliler bir gün evlerine döndüğünde herhalde onlara karşı yapılan ırkçılıklar kadar, ideolojik bağnazlıkla son ana kadar Esad’ı destekleyenleri de unutmayacaktır.
Belki de unuturlar. Tıpkı Nusayrilerin bir zamanlar CHP’nin yaptıklarını unutması gibi…"