İşgücü istatistikleri yayımlandıktan sonra istihdam ve işsizlik cephesindeki son gelişmeleri analiz ederek işgücü piyasasının yönünü okurlara aktarmaya çalışıyorum. Geçen hafta perşembe ekim (eylül-ekim-kasım) istatistikleri yayımlandı. Bu ayın yazısına başlık bulmakta biraz zorlandım. Son üç ayın işgücü piyasası yazılarına şu başlıkları koymuşum: Temmuz istatistiklerini analiz eden ekim yazısına "İşsizlikte patlama yaşanabilir", ağustos istatistiklerini analiz eden kasım yazısına "İşsizlik patlıyor", eylül istatistiklerini analiz eden aralık yazısına da "İşsizlik artışı belirginleşiyor".
"Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur" derler. Küresel kriz etkisini göstermeden önce işsizlikte gidişat zaten parlak değildi. Krizle birlikte durum daha da vahimleşti. Ekim ayı istatistikleri pek çok bakımdan kriz özellikleri taşıyor. Bu nedenle başlıkta "kriz manzaraları" ifadesini kullandım. İşsizlikteki büyük sıçrama, bir yandan tarım dışı istihdam artışının iyice yavaşlamasından, diğer yandan da işgücü arzında olağanüstü artıştan kaynaklanıyor. Ekimde tarım dışı işgücünde yıllık artış 648 bine fırlamış. Bu artış, 500-550 bin arasında tahmin ettiğim uzun dönem artışının bir hayli üzerinde. Nitekim geçen aylarda artış 520 bin civarındaydı. 2001 krizinde olduğu gibi işsizlik kadınların işgücüne katılımını artırıyor. Katılım oranındaki 1.4 puanlık artış da bunun göstergesi.
Buna karşılık tarım dışı istihdam artışı 251 binle sınırlı. Ancak bu rakam bir yıl öncesindeki istihdam rakamı ile farkı yansıtıyor. Krizin etkisini anlayabilmek için istihdam rakamlarını mevsimsellikten arındırarak değerlendirmek daha doğru. Bu düzeltme yapıldığındatarım dışı istihdamın haziranda durakladığı, ardından da mutlak olarak azalmaya başladığı gözlemleniyor (Betam Araştırma Notu No: 21). İşsiz sayısı da bir yıl öncesine kıyasla 397 bin kişi artmış durumda. Bu, olağanüstü bir artış. Keza tarım dışı işsizlik oranı artışı da öyle: Oran yüzde 12,3'ten 14'e yükselmiş.
Tarım istihdamındaki 384 binlik artış da sıra dışı. Normal zamanlarda tarım istihdamında 100 bin civarında azalış eğilimi varken kriz dönemlerinde tarım dışı sektörlerde iş olanakları daralınca tarımdan göç duruyor, hatta bir miktar tersine işlemeye başlıyor. Sonuçta tarım istihdamı şişiyor ve toplamda istihdam fazla düşmemiş gibi duruyor. Oysa, karşımızda tipik bir kriz manzarası var. Kısa süre öncesine kadar azalmakta olan kendi hesabına çalışan sayısında gözlemlenen artış da krizin bir sonucu. İşsizler kendilerine iş yaratmaya çalışıyorlar.
Geçen ayki yazımda 2009 sonunda işsiz sayısının 3 milyonu bulacağını öngörmüştüm. Son gelişmeler bu rakamı ne yazık ki yukarı doğru revize etmem gerektiğini söylüyor. 2009'da büyüme yüzde 1'i ancak bulur.Tarım dışı istihdam ilk yarıda azalmaya devam edecek. İkinci yarıda kayıpları telafi edecek kadar güçlü bir büyüme olanaksız. İşgücü arzındaki hızlı artış da dikkate alındığında bu yıl sonunda işsiz sayısının 3 milyon 300 bin civarına yükselmesini bekliyorum. Bu durumda tarım dışı işsizlik oranı da büyük sıçrama yaparak yüzde 17'ye çıkar ve tarihi rekor kırar.
Tarım dışı istihdam, işgücü ve işsizlik (bin kişi)
|
2007(10) |
2008(10) |
Fark |
Tarım istihdamı |
5.512 |
5.896 |
384 |
T. D. İstihdam |
15.798 |
16.049 |
251 |
Sanayi |
4.311 |
4.335 |
24 |
Hizmet |
10.157 |
10.387 |
230 |
İnşaat |
1.329 |
1.327 |
-2 |
T. D. İşgücü |
18.014 |
18. 662 |
648 |
T. D. İşsizler |
2. 216 |
2. 613 |
397 |
T. D. İşsizlik oranı (%) |
12,3 |
14,0 |
1,7 |
Katılım Oranı |
47,7 |
49,1 |
1,4 |
T.D. Ücretli İstihdam |
10.846 |
11.203 |
357 |
T.D. Kendi Hesabına |
2.141 |
2.155 |
14.000 |