Yeni Şafak gazetesi yazarı Yasin Aktay, "hudut namustur" sözünün kimsenin itiraz edemeyeceği ve rahatsız etmemesi gereken bir söz olduğunu belirterek, "Peki itiraz edenin olmadığı böyle bir söz Türkiye’de nasıl bir tartışma hatta ayrışma konusu olabiliyor? Hiç kimsenin itiraz etmeyeceği bir söz neden hukuki bir takibat konusu olabiliyor?
Malum bazı gençler bu sözün yazılı olduğu bir pankartı astılar diye gözaltına alındılar. O sözün içeriğini korumak, varlığı o sözün geçerliliğini sağlamaya adanmış güvenlik güçleri bu sözü söyleyenlere müdahale etmek gibi ilk bakışta tuhaf gibi görünen bir durum ortaya çıkardı. Bunun üzerine bu sözü sosyal medya mecralarında kısa sürede bir tarafın diğerine karşı sahiplendiği ve atara dönüştürdüğü bir slogan olarak duymaya başladık.
Gerçekten tuhaf bir durum, çünkü karşısında itiraz eden kimse yok, ama sözün bazı ağızlarda tekrarlanması bir rahatsızlık yaratıyor." diye yazdı.
Doğru sözlerin yanlış yerde, yanlış insanlara karşı kullanılmasında çok fazla sorun olduğunu savunan Aktay, "“Hudut Namustur” sözü kim tarafından kime karşı söyleniyor? Bu sözü en son söyleyebilecekler, bu sözü söylemeye en son hak sahibi olabilecekler, bu sözün asla söylenemeyeceği insanlara söyleyerek içini boşaltıyor.
Tutumlarıyla ve tarihleriyle kendilerini ve yönettikleri ülkeyi dünya önünde küçültmekten başka bir şey yapmayanların ağzında bu söz bütün anlamını yitiriyor. Hele bu sözü, gerçekleştirdiği kalkınmayla, Türkiye’nin ekonomik, siyasi ve askeri gücünü bütün dünyaya kabul ettiren bir kadroya söyleme pişkinliği önce sözün namusunu kirletiyor.
Kafalarındaki hudut kavramı kevgire dönmüş, emperyalistlerin çizdiği sınırlara hapsolmuş namussuzlar, ülke sınırlarını bütün gönül coğrafyasına kadar genişletmiş olan namuslu kadrolara söylüyorlar bunu." ifadelerini kullandı.
Yazının tamamı için tıklayın...