Eray GÖRGÜLÜ
World Mayor’da 2021 Dünya Belediye Başkanı Ödülü finalistleri arasında gösterilen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, kendisine oy verenlerin sorularını yanıtladı. Yavaş, Cumhurbaşkanlığı sorusunu, “Adımın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde öne çıktığını biliyorum. Bu gurur duyulacak bir şey. Ancak şu anda böyle bir düşüncem yok” sözleriyle yanıtladı.
Dünya Belediye Başkanları Vakfı’nın iki yılda bir düzenlediği 2021 Dünya Belediye Başkanı Ödülü (World Mayor) organizasyonu kapsamında Dünya Belediye Başkanı seçilecek isim yarın açıklanıyor. 21 ülkeden 32 belediye başkanının aday gösterildiği World Mayor aday listesinde bulunan Mansur Yavaş Türkiye’de tek, Asya’da ise dört belediye başkanından biri oldu.
Sonucun açıklanmasına bir gün kala Ankara’da heyecanlı bekleyiş sürerken, belediye başkanlarının kendisine yöneltilen sorularla birlikte bu sorulara verdiği yanıtlar da organizasyonun internet sitesinden yayınlandı. Mansur Yavaş’a en çok yöneltilen sorulardan birisi Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili oldu.
"Ankara için başarı hikayesi yazmalıyız"
Yavaş, Cumhurbaşkanlığı ile ilgili soruları şöyle yanıtladı: “Adımın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde öne çıktığını biliyorum. Bu gurur duyulacak bir şey. Bu da hizmetlerimizin vatandaşlarımız tarafından takdir edildiği anlamına geliyor. Ancak şu anda böyle bir düşüncem yok. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı çok değerli bir makam ve halkım kendilerine hizmet etmem için beni seçti.
Şu anda görevimizi büyük bir motivasyonla yapıyoruz ve halkımızın sevgisine ve güvenine layık olmaya çalışıyoruz. Öncelikle Ankara için bir başarı hikayesi yazmamız gerekiyor ve bunu da şu anda vatandaşlarımızla el ele vererek gerçekleştiriyoruz.”
"Ankapark’a birlikte karar vereceğiz^"
Katılımcıların Mansur Yavaş’a çok sayıda soru yönelttiği konulardan birisi de Ankapark oldu. Ankapark projesinin maliyetinin 750 milyon dolar olduğuna dikkat çeken Yavaş, şu ifadeleri kullandı: “Maalesef eski yönetim anlayışının vatandaşlar için en büyük kaybı Ankapark. Projenin maliyeti 750 milyon dolar. Ankapark, tüm sivil toplum kuruluşlarının ve ilgili derneklerin itirazına rağmen “Ben yaptım oldu” anlayışı ile inşa edildi. Halkın parası demir yığınlarına harcandı. Parkı neredeyse “ücretsiz” olarak kiralayan işletmeciden geri almak için yasal mücadelemiz devam ediyor. Ankapark'ı geri aldığımızda kaderine Ankaralılarla birlikte karar vereceğiz. Konuşacağız, tartışacağız ve o bölgenin geleceğine “sağduyu” ile birlikte karar vereceğiz.
Kent Konseyi’nden yayalaştırma için imza kampanyası
Güneşi bir gökdelenden daha çok önemsiyoruz. Bu doğrultuda tüm dikey imar uygulamalarını sonlandırdık. Bizim dönemimizde Kent Konseyi'nde bu şekilde alınmış tek bir karar yoktu. Ankara bu konudaki yanlış uygulamalarla betonlaştı ve ruhunu kaybetti. Şimdi şehri yeniden özüne döndürmek için çalışıyoruz. Şehir meydanlarının yayalaştırılması bizim yetki alanımızda değil. Ancak bunun haftanın belirli günleri uygulanması gerektiğini düşünüyoruz. Ankara Kent Konseyimiz bu konuda bir imza kampanyası düzenliyor. Bunu gerçekleştirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Trans birey sorusuna yanıt: Ayrımcılık da, ayrıcalık da yapamayız
Mansur Yavaş’a “Bir belediye başkanı olarak LGBTQ+ topluluğuna karşı duruşunuz nedir?” “Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı bir şirketin veznesinde trans görmek isterim. Bu konu ile ilgili çalışmalarınız var mı? Eğer öyleyse, onlar nelerdir?” şeklinde sorular da yöneltildi.
Yavaş, trans bireylerle ilgili sorulara yönelik de şu yanıtı verdi: “Biz bu şehri yönetirken şehrimizde yaşayan insanların dilini, dinini, rengini, ırkını, partisini, mezhebini, bakış açısını sorgulayacak makamlar değiliz. Bir Belediye Başkanı seçildiğinde, seçimle göreve gelir. Seçildikten sonra kendi şehrinde yaşayan herkese eşit hizmet etmelidir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde de belirtildiği gibi, "Bütün insanlar kanun önünde eşittir ve kanun koruması altında eşit haklara sahiptir." Biz vatandaşlarımıza böyle bakıyoruz. Ankara'da yaklaşık 6 milyon vatandaş yaşıyor. Ayrımcılık yapamayız, ayrıcalık da yapamayız. Hiçbirini birbirinden ayırmadan 6 milyon kişiye eşit hizmet vermek için çalışıyoruz. Önceliğimiz liyakat ve şeffaflıktır. Böyle bir iş imkanı bulunduğunda ve başvuru koşulları sağlandığında herhangi bir tercih gözetilmeksizin istihdam sağlanır.”
Mansur Yavaş, “Siyasete nasıl girdiniz, Ankara Büyükşehir Belediye adaylığına nasıl karar verdiniz?” şeklindeki soruyu ise şöyle yanıtladı: “Beypazarı'nda avukatlık yaparken bir yandan da siyasi faaliyetlerde bulunuyordum. Zamanla o dönemde yaptığım faaliyetler ilgi görünce Beypazarı Belediye Başkanlığına aday gösterildim. İki dönem (10 yıl) boyunca verdiğimiz hizmetlerle, hiç turistin uğramadığı küçük bir Anadolu kasabasını her yıl 500 bin yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği bir turizm merkezine dönüştürdük. Bu sayede yerel faaliyetlerle çoğunluğu kadın binlerce kişi istihdam edildi. Çalışmalarımız binden fazla belediye tarafından örnek alındı. Bunu Beypazarı ve Ankara'ya ait eşsiz kültürü ortaya çıkararak başardık.
"En fazla iki dönem olmalı"
Ben şahsen bir politikacının en fazla iki dönem görevde kalması gerektiğine inanıyorum. İkinci dönemimin başında ilk gün tekrar aday olmayacağımı ilan ettim. Ancak Beypazarı'ndaki başarımız o kadar dikkat çekti ki kendimi Ankara belediye başkan adayı olarak buldum. Ankara yıllardır kutuplaştırıcı, ayrımcı ve ötekileştirici bir dil kullanan bir anlayışla yönetildi. Ancak bu şehrin hepimizin şehri olduğunu ve hepimizin söz sahibi olması gerektiğini düşündük. Cumhuriyetin Başkenti Atatürk'ün kentindeki geleceğimizin hikayesi farklı bir şekilde yazılmalıydı. Bunu başardık ve şimdi hiç kimseyi ayırt etmeden her bir vatandaşımıza eşit hizmet veriyoruz.”