Politika

YARIN DÜNYA BARIŞ GÜNÜ ANKARA (A.A)

31 Ağustos 2010 19:59
-YARIN DÜNYA BARIŞ GÜNÜ ANKARA (A.A) - 31.08.2010 - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, binlerce yıllık medeniyetlerin bir arada ve birbirine saygı içinde yaşadığı Anadolu coğrafyasının, barış kültürünün gelişimine ev sahipliği yapmış, farklılıkları zenginlik olarak görmüş bir dünya parçası olduğunu belirtti. 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, DSP Genel Başkanı Masum Türker, HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu ve Eğitim-İş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli mesaj yayımladı. Bakan Günay, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, Türk milletinin yaşadığı topraklarda, Atatürk'ün 'Yurtta barış dünyada barış' ilkesini yürekten benimsediğini, her koşulda bu ilkeyi savunarak, bölgede barış ve istikrarın sağlanması için her zaman üzerine düşeni yapmaya çalıştığını vurguladı.  Günay, mesajında şunları kaydetti: ''Binlerce yıllık medeniyetlerin bir arada birbirine saygı içinde yaşadığı Anadolu coğrafyası, barış kültürünün gelişimine ev sahipliği yapmış, farklılıkları zenginlik olarak görmüş bir dünya parçasıdır.  Bugün de Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve halkıyla, her türlü ayrımcılığı ortadan kaldırmaya, adalet ve eşitlik duygusunu kökleştirerek, içeride barışın ve dayanışmanın gelişmesi için uğraşırken, bölge ve dünya barışına da içtenlik ve özveriyle katkı yapmaya çalışmaktadır.  Bu düşünce ve duygularla kimliği, kültürü, dili ne olursa olsun tüm insanların demokrasi ve hukuk ilkeleri çerçevesinde, barış içinde bir arada yaşamasını içtenlikle diliyor, 1 Eylül Dünya Barış Günü'nü kutluyorum.'' -DSP GENEL BAŞKANI TÜRKER  DSP Genel Başkanı Masum Türker de mesajında, insanlığı mutluluğa ulaştıracak yolun barıştan ve hoşgörüden geçtiğine kuşku bulunmadığını ifade etti.  Atatürk'ün ''Yurtta barış, dünyada barış'' ilkesini kendisine rehber kabul eden Türk ulusunun, barıştan yana olan tutumuyla dünya ülkeleri arasında saygın yerini korumayı başardığını kaydeden Türker, ''Ancak Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgede ve dünyanın pek çok yerinde barışı korumanın her gün biraz daha zorlaştığını üzülerek görüyoruz'' dedi.  Günümüzde küresel bir sorun haline gelen terörün, dünya barışını tehdit ettiğini vurgulayan Türker'in mesajı şöyle: ''Türkiye'de de AKP iktidarında tekrar tırmanan terör, barış ortamının önündeki en büyük engeldir. Dünya Barış Günü, terörün sonlandırılması, iç barışın sağlanması için bir milat olmalı, hükümet bunun için üzerine düşeni yapmalıdır.  DSP, iktidardayken terörü sonlandırmayı başarmış bir parti olarak, deneyimleri ışığında terörü bitirmek amacıyla TBMM'de atılacak her adıma destek olacaktır.  Barışın ülkemizde ve tüm dünyada hakim olması dileğiyle 1 Eylül Dünya Barış Günü'nü kutluyor; barış içinde, insanların yaşam hakkının elinden alınmadığı bir dönemin başlaması için herkesi katkıda bulunmaya davet ediyoruz.'' -HAK-İŞ GENEL BAŞKANI USLU: HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu ise yaptığı yazılı açıklamada, dünyanın yaşadığı acı savaş tecrübelerine rağmen bugün hala çeşitli bölgelerde kanlı çatışmaların devam ettiğini, her gün yüzlerce insan savaş, terör, şiddet eylemleri nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade etti. Türkiye'nin bulunduğu bölgenin ve dünyanın barışa her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğunu belirten Uslu, barışın ortadan kaldırılarak silahların kullanılması ve savaşların yapılmasının, ağır ekonomik ve sosyal fatura ödenmesine yol açtığını vurguladı. Uslu, barışın, hem Türkiye'de hem de tüm dünyada egemen olmasının, demokratikleşme ile insan hak ve özgürlüklerinin mikro düzeyden makro düzeye kadar insanların ve toplumların hayatlarına hakim kılınması ve herkes için ekonomik açıdan asgari yaşam standardının garanti edilmesiyle sağlanabileceğine işaret etti -EĞİTİM-İŞ GENEL BAŞKANI ADIBELLİ Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Genel Başkanı Yüksel Adıbelli de 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, dünyada milyonlarca insanın açlıkla karşı karşıya olduğuna dikkati çekti. Sonu gelmeyen çatışmalar, terör ve şiddet nedeniyle dünyanın birçok yerinde insanlığın geleceğinin tehdit edildiğini vurgulayan Adıbelli, şunları kaydetti: ''Ülkemizde ise hukukun göz ardı edildiği, yargının güçler ayrılığı ilkesine son verilerek iktidara bağımlı kılınmak istendiği bir ortam yaratılmış durumda. Demokrasinin, eşitliğin ve kardeşliğin temel değeri olan insan hakları, şiddet ve baskı politikalarıyla var olan dış güçlerle yapılan pazarlıklarda hiç çekinmeden tartışma konusu edilebilmektedir. Biz barışın, demokrasinin ve insan haklarının yerleşmediği bir ülkede emekçilerin haklarının korunmasının olanaklı olmadığını biliyoruz. Eğitim-İş üyeleri ve eğitimciler olarak bizler artık dünyada barış olsun istiyoruz. Okullarımızda savaşların değil, barışların tarihini anlatmak istiyoruz.''