Kültür-Sanat

Ulusal Kültür irtibat noktası İstanbul'da açıldı

"Avrupa Kültür Programı"nın, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde çalışmalarını yürüttüğü Ulusal Kültür İrtibat Noktası 

16 Nisan 2009 03:00
"Avrupa Kültür Programı"nın, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde çalışmalarını yürüttüğü Ulusal Kültür İrtibat Noktası İstanbul Ofisi açıldı.

Ofisin faaliyet göstereceği Gülhane Parkı içindeki Alay Köşkü'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Dış İlişkiler ve AB Koordinasyon Dairesi Başkanı Mesut Özbek, "Avrupa Kültür Programı" hakkında bilgi verdi.

Programın, AB programları içerisinde kültür özelinde oluşturulan tek topluluk programı olduğunu belirten Özbek, AB üyelik sürecinde birçok alanda tarama ve müzakereler devam ederken, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın girişimiyle Türkiye'nin 2006 yılının sonunda programa üye olduğunu anlattı.

Brüksel'de eğitim ve kültür fasıllarında sorulan tek sorunun "üye olacak mısınız, olmayacak mısınız" olduğunu, üye olduktan sonra da eğitim-kültür faslının kabul edildiğini ve müzakerelere geçildiğini kaydeden Özbek, 2006'da Ankara'da kurulan irtibat bürosunun Türkiye genelinde eğitimler yaptığını ve programı tanıtmaya çalıştığını söyledi.

Özbek, program kapsamında üniversiteler, sivil toplum örgütleri, şirket bünyesindeki kültürle ilgili yapılanmalar, müzeler gibi kültür operatörlerinin, AB ile ilgili her türlü kültürel faaliyetle ilgili ortak proje sunabildiklerini vurgulayarak, programın, ortak Avrupalılık bilinci oluşturmayı, insanların
farklılıklarını görerek, birbirlerini daha iyi anlamalarını ve barışçıl bir Avrupa vatandaşlığı oluşturmayı amaçladığını kaydetti.

Türkiye'deki bir kültür operatörünün, "Ben kültür projesi sunuyorum, bunu Türkiye'de uygulayayım" diyemediğini, kültürel kaynaşmanın sağlanması için en az 3 AB üyesi veya aday ülkeden kültür operatörüyle ortak proje hazırlanması gerektiğini bildiren Özbek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İstanbul, kültürün merkezi. İstanbul'daki kültür operatörleri Avrupalılar'la dil ve kültür olarak anlaşabiliyor, hazırladıkları projeyi Avrupalı ortağını bularak, Brüksel'e sunabiliyor. Van'da da, Malatya'da da proje hazırlamak isteyen var. Ama onlar da Avrupalı ortaklarla nasıl çalışılacağı bilinci, dil yeteneği gelişmiş değil. İstanbul ulaşım açısından da avantajlı. Programda, İstanbul kültür operatörleri çok daha öndeydi. Bu nedenle İstanbul'a kültür ofisi açma zorunluluğu hissettik."

Örnek proje :Gölgeye övgü servisi

Mesut Özbek, 2008 yılı itibariyle Türkiye'den programa başvuru yapılan projeler arasında toplam 10 tanesinin finansman kazandığını, bunlardan 2'sinin proje liderinin de başvuru sahibi kurumlar olduğunu bildirdi. Özbek, bunlardan birinin İstanbul Modern'in Yunanistan ve İrlanda ile
hayata geçirdiği "Gölgeye Övgü Sergisi", diğerinin ise Garajistanbul'un, Yunanistan ve Brüksel ile yürüttüğü "Kamusal Alan ve Güncel Sanat Projesi" olduğunu anlattı.

Kültür operatörlerinin bu yıl için hazırladıkları projelerle Ekim ayına kadar başvurabileceklerini ifade eden Özbek, "(Türkiye, AB'nin tam üyesidir) demek için 33 faslın hepsinin kabul edilmesi gerekir. Kültür faslı kabul edildi ve Türkiye, kültür alanında AB'ye tam üye oldu. Fransa ve Türkiye'deki kültür operatörleri arasında hiçbir fark yok. Aynı yetkiye sahip, aynı derecede fon
alabilir, aynı derecede proje sunma yetkisi var" diye konuştu. İstanbul Ofis'in, "Avrupa Kültür Programı"nın tanıtımında önemli bir rolü olacağını belirten Özbek, ofis çalışanlarının proje hazırlayanlara destek vereceğini, yönlendirici olacağını söyledi.

AB'nin onay verdiği projelere yüzde 50-75 oranında finansman sağladığını, proje ortaklarının yüzde 25'lik bölümü karşılayamaması durumunda da Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın destek verdiğini bildiren Özbek, kültür operatörlerinin, ekonomik kriz ortamında bunu fırsata dönüştürebileceklerini dile getirdi.

Bilgili’nin konuşması

İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Emre Bilgili de İstanbul'un, dünya kültür başkenti olabilecek potansiyele sahip olduğunu ifade ederek, "Bunun için Ankara'nın İstanbul politikası çok önemli. Eğer Ankara'nın İstanbul politikası bu çerçevede olmazsa, İstanbul'un bu konuda bir aşama kaydetmesi çok zor. Bu proje somut bir örnek" diye konuştu.

Ofisin, "Avrupa Kültür Programı"nın uygulanabilmesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Bilgili, ofisin açılmasının Ankara'nın İstanbul politikasının bir göstergesi olduğunu söyledi.

Ankara'nın her alandaki politikası böyle olursa İstanbul'un çok yakın zamanda dünyanın önemli başkentlerinden biri haline geleceğini anlatan Bilgili,
"Kültür aktörlerinin çoğunluğu İstanbul'da... İstanbul'dan hareket ederseniz, projenin daha uygulanabilir olması gibi bir avantajı baştan yakalamış olursunuz" dedi.