Politika

Uğur Dündar yönetiminde Gökçek-Kılıçdaroğlu düellosu

Melih Gökçek ile CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Star TV'de canlı yayında Uğur Dündar yönetiminde karşı karşıya gelmişti.

02 Nisan 2009 03:00
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Star TV'de canlı yayında Uğur Dündar yönetiminde karşı karşıya geldi. Tartışmaya Gökçek'in müdahaleci tavrı damgasını vurdu. Yolsuzluk suçlamasında bulunan Kılıçdaroğlu'nu "demogog" ve "iftiracı" olmakla suçlayan Gökçek, "Şerefini kurtaramadın" dedi. Gökçek, Dündar'ı da "taraf tutmak"la itham etti.


Gazeteci Uğur Dündar'ın yönettiği Star TV ana haber bültenindeki tartışma yaklaşık 1,5 saat sürdü.

Dündar, tartışma başlancından itibaren sürekli olarak Kılıçdaroğlu'nun sözlerini kesen Gökçek'in tavrı karşısında bir hayli ter döktü.

Zaman zaman sesini yükselten Dündar, konuklarına "Susar mısınız!" şeklinde uyarılarda bulundu.

Dündar, bir ara Gökçek'e, "kendisiyle böyle bir tartışma programını bir daha yapmak istemeyeceği"ni söyledi.

Tartışmada Gökçek, yerel seçimlerde CHP'nin Ankara adayı olan ve daha önce Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış olan Murat Karayalçın'ın ismini de sık sık kullandı.

Tartışma, tarafların tam olarak tatmin olmadığı bir şekilde ve soru işaretleriyle sona erdi.

Kılıçdaroğlu’nun iddiasına göre, Melih Gökçek, Ankara’daki doğalgaz sayaçlarını fahiş fiyatla satın aldı.

Kılıçdaroğlu, Melih Gökçek’in başkentlilere milyonlarca dolarlık kazık attığını söyledi.

Melih Gökçek canlı yayında, Kemal Kılıçdaroğlu'nun doğalgaz sayaçlarıyla ilgili yolsuzluk iddialarına yanıt verdi:

Kemal Kılıçdaroğlu: Gökçek "Kılıçdaroğlu katılmazsa programa billboardlara yazacağım" demişti. 6500 billboard varmış. Bunun kirası 2 milyon euro! Sayın Gökçek bu parayı nereden ödeyecekti?

Melih Gökçek: Başka konu konuşturmam. Uğur Bey başka konulara saptırtmam. Sonunda 50 tane soru sorsun. Bana doğalgaz sayacı konusunu anlatsın. İddiaları konuşsun! Yeni iddiaları yanıtlamayacağım. Bunun için başka bir tartışma yaparız. Ama 9 konunun dışına çıkarsa müdahale ederim. Ne söylüyorsa belgelerini gösterecek. Yolsuzluk iddiası şerefsizliktir. İftirayı atan da şerefsizdir. Bugün şerefsiz olan ortaya çıkacak.

Kemal Kılıçdaroğlu: Ben size 224,5 dolar diyorum aldığınız fiyat. 168 euroya geliyor. Bu 224,5 dolarlık saati aldınız mı? Dünyada bu sayacı 224 dolara alan herhangi bir belediye göstersin. 224. 5 dolar uluslararası piyasada alay konusu; "Ankara fiyatı" olarak adlandırılıyor.

2. soru hangi ülkede, büyükşehir ön ödemeli doğalgaz sayacına geçiyor? 300 dolara. Bu nedenle tahsilat sorunu olmasın diyoruz. Tahsilat oranı yüzde 99. resmi dairelerde yüzde 100.

İstanbul'da mekanik sayaç oranı tahsilat oranı yüksek sorun yok. Ön ödemeli doğalgaz sayacı niye alınıyor? Belediyenin, hallkın bir karı mı var ona baktım bulamadım.

Gökçek: 168 euroluk sayaç aldığımı gösteren şerefli bir insan, aldığımın belgesini gösterir. Su sayacı değil doğalgaz sayacı bu...

Kılıçdaroğlu: Ankaralıların yüzbinlerce dolar nasıl soyulduğunu anlatmam lazım...

Gökçek: Sayın Kılıçdaroğlu, başta söylemiş olduğu sözü (euro-dolar) çevirdi. Yalanı ortaya çıktı. Kendisi, İstanbul'daki mekanik sayaçları söyledi, benim 145 euro yolsuzluk yaptığımı söyledi. (Sayaç çıkararak) Bu sayaç elektronik sayaçtır.

Biri peşin ödemelidir, biri değildir. Tüm dünya elektronik sayaca geçmektedir. İkisinin arasındaki fark budur. Biz sayacı 133 YTL'ye yani 63 euro'ya aldık. İnsanlara 168 euro diyererek insanların gözüne baka baka yalan söylemiştir. Mekanik sayacı 18 euro'ya aldık. Yani İstanbul'dan da 5 euro ucuza aldık.

Murat Karayalçın, aynı sayacı 50 dersem yolsuzluk yapmış mıdır? 60 dersem? 70 dersem? 80 dersem? Yolsuzluk yapmış sayılır mı Karayalçın? 100'e almışsa yapmış mıdır? Karayalçın kendi döneminde 109 YTL'ye almıştır. Benim 18 euro'ya aldığımı bu miktara almıştır.168 dolar... Yalan! Bir euro dolar yalanı...

Kılıçdaroğlu: Bu firmaya 55 trilyon lira ödeme yapılıyor. Büyükşehir yapıyor. Onarım pil değişim kartlarının tamiri için, aynı firmaya 4 milyon 32 bin YTL para ödeniyor. Ön ödemeli sayacı neden alıyorsunuz?

Sayaçlar mekanik olsaydı Ankaralı 138 milyon dolar daha az ödeyecekti. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, '150 Dolardan yüksek fiyata sayaç satamazsınız' diyor. Neden Ankaralı 150 dolar ödemesi gereken sayaca 300 dolar ödedi.

İstanbul'da 190, İzmir'de ve Erzurum'da 180 dolar. Sadece Ankara'da 300 dolara satılıyor. Sayaçlar aynı firmadan alınıyor. Aynı firma denetliyor, aynı firma bakım onarım yapıyor, aynı firma değiştiriyor. Belediyenin gazla ilgili özelleştirmesinde yine bu firma ikinci sırada talip.

Gökçek: Kılıçdaroğlu'nun dünyadan haberi yok. Biz ön ödemeli sayacı 63 euroya aldık. Peşin ödemelide bürokrasi ortadan kalkar. Para kasaya peşin girer, kullanma imkanı olur. 168 değil 63 Avrodur. Yalan söylemiştir. İstanbul'un 23,5
euroya aldığı mekanik sayacı biz 18 euroya aldık.

Karayalçın aynı sayacı kaça aldı? '224 dolara alındı' dediğiniz sayaç ilk aldımız sayaçtır. Teknoloji ilerledikçe fiyat düşer biliyorsunuz. Karayalçın dönemide bin 300 dolara mal olan doğalgaz aboneliği benim döneminde 500 dolara mal olmuştur. 224 dolara alınan sayaç 1995 yılında alındı. 2003'te 145'e düştü, yani 63 eurodur.

Euroyu dolara çevirdi. Birinci yalanı çıktı. 168 dolar demişti. İki sayaç arasında fark çok. Mekanik ve elektronik sayaç peşin ödemelidir. Vatandaştan alırsınız. Avantajları var.

İstanbul'la mukayese ettiğinizde Ankara'nınki daha ucuzdur. Suiistimal söz konusu değildir. Yolsuzluk yapmak şerefsizliktir.

Kılıçdaroğlu: Hayatımda bir kenti soyup, kendini haklı çıkarmak için konuşan bir belediye başkanını ilk kez görüyorum. Yine ilk kez bir belediye başkanı için yasa çıkarıldığını görüyorum. AKP özel yasa çıkardı. AKP bütün bu yolsuzlukları kapatıyor. Dünyanın en pahalı sayacını Ankaralılara dayatacaksınız ve 'bununla yatırım yapıyorum' diyeceksiniz. Bütçe var. Ankara dünya kadar bütçe alıyor. Ankara, Türkiye'nin en borçlu belediyesi. Halkı soyuyorsun. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını alıyorsun.

Sorularıma yanıt verilmedi... Bir belediye başkanı halkı için çalışır. Dünyanın en pahalı işlerine girmez... Sayıştay raporlarını açıklayacağım önümüzdeki günlerde. 300 dolardan kendi halkına sayaç satan bir belediye gösterin.

Gökçek: Biz 100 euroya satınca 150 euro'yu Ankara'ya hizmeye ayırıyoruz. Karayalçın döneminde gazdan müthiş gelir elde ediliyordu ama yapmadı. Biz daha az kazanıyoruz. EPDK çıkmadan önce 300 dolara satıp geliştirme yapıyorduk.

Kılıçdaroğlu: Sevgili Ankaralılar... Gökçek, dünyada 300 dolara ön ödemeli sayaç satan hangi ülke var bunun yanıtını veremiyor. Fahiş fiyatla doğalgaz aracı satması yeni değil.

835 bin sayaca 171 milyon dolar ödendi. Mekanik olsaydı 33 milyon dolar ödenirdi. Açıktan 138 milyon dolar fatura edildi Ankaralılara...

Melih Gökçek terledi. Mendil verin...

Gökçek: 138 milyon dolar fatura çıkırdın. Bu nedir? Kendini benle karıştırma.

Gökçek'in sert tavrını sürdürmesi üzerine Dündar, "Sayın seyirciler dikkatle izliyorsunuz. Elimden geldiğince adil yönetim göstermeye gayret ediyorum. Sayın Gökçek farklı yapıda konuşuyor. İki tarafa da aynı süreyi göstererek tamamlamaya kararlıyım" diye konuştu.

Bu sırada, Dündar rejiden Gökçek'in sesini yayından almamalarını istedi. Dündar ayrıca Gökçek'i, "Size şunu hatırlatmak zorundayım. Bir kişi, televizyon tartışmasında yüksek sesle, agresif üslupla konuşursa seyirci onu vicdanında mahkum eder" diye uyardı.

Tartışmada, Gökçek'in tavrını sürdürmeye devam etmesi ve Kılıçdaroğlu'nun da Gökçek'in hakkında dile getirdiği iddiaları aynı anda yanıtlamaya çalışması üzerine Dündar, "Burası yargı makamı değil. Kimseyi suçlu ilan etme hakkına sahip değiliz. Burada bulunmayan ve suçlanan ilgililerden özür diliyorum. Elimizden geldiğince cevap haklarını yansıtmaya çalışacağız. Takdirin halkımızın sağduyusu tarafından verileceğine inanıyorum" diyerek tartışmaya son verdi.

"Kılıçdaroğlu sorularımı yanıtlamadı"

Program çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gökçek, Kılıçdaroğlu'nun sorduğu sorulara cevap veremediğini söyledi.

Kılıçdaroğlu'nun söz konusu iddialarını ispatlamak zorunda olduğunu ifade eden Gökçek, "Birisinin şerefi burada ortada, kim ispat ederse o şereflidir. Sayın Kılıçdaroğlu bu manada şerefini kurtaramadı. Tek yaptığı edebiyat 'Ankara halkını soyuyorsunuz' gibi son derece izafi bir laf" dedi.

Bugün 25'e yakın iddiada bulunduğunu belirten Gökçek, "Halkımız şunu gördü; Kılıçdaroğlu sadece insanlara son derece sakin durarak iftira atan bir adam. onun haricinde başka birşey yok. Tam bir balon. Sadece bildiğini söyleyip, istediğini okuyan, katiyen suallere cevap vermeyen biri" diye konuştu.

Gökçek, bir gazetecinin "Uğur Dündar'ın taraflı davrandığını düşünüyor musunuz?" sorusuna ise, "Evet Uğur Dündar kesinlikle taraflı davrandı. Sayın Dündar'a programdan önce sadece konuyla ilgili konuşmak şartıyla çıkacağımı söyledim. Buraya geldikten sonra tavrını birlikte gördünüz. 'Melih bey bırakın da konuşsun doğalgaz üzerine konuşuyor' Doğalgaz öyle bir başlık ki doğalgaz üzerine 50 tane konuda konuşursunuz. Bir konu değil ki... Sayın Dündar, geçen Arena'daki olan konunun cevabını ondan alamadı. Devamlı kaçtı, kaçak güreşti" dedi.

Bir gazetecinin "Tekrar çıkacak mısınız, ikinci bir düello olacak mı?" sorusu üzerine de Gökçek, birçok iddiada bulunduğunu ve bundan sonra da Kılıçdaroğlu ile ilgili pek çok konuda açıklama yapacağını söyledi.

Baykal'ın düello yorumu

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Kemal Kıçırdaroğlu-Melih Gökçek tartışmasına ilişkin, "Aldığım izlenimler, Kemal Bey'in her zaman olduğu gibi makul, haklı ve etkili bir konumda olduğudur" dedi.

Baykal, Mevlana'nın 735. Vuslat Yıl Dönümü Anma Etkinlikleri kapsamında Mevlana Kültür Merkezi'nde düzenlenen Şeb-i Arus töreninden sonra gazetecilerin, CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in tartışmak üzere bir araya gelmesiyle ilgili soruyu yanıtladı.

"Televizyondaki düello ile ilgili size de telefonla bilgi ulaştırıldı. Bu düello hakkında ne düşünüyorsunuz? Düellonun galibi kim?" sorusu üzerine Baykal, şu değerlendirmede bulundu:

"Görmeden bir şey diyemem. Ancak aldığım izlenimler, Kemal Bey'in her zaman olduğu gibi makul, haklı ve etkili bir konumda olduğudur. Melih Bey'in, saldırgan bir üslupla temelsiz iddiaları dile getirdiğidir ve Kemal Bey'in iddialarına cevap veremediğidir. Şimdi gidince kendim göreceğim ve değerlendireceğim."