-''TÜRKİYE'NİN İLGİSİ BOSNA HERSEK'İN TAMAMINADIR'' SARAYBOSNA (A.A) - 02.09.2010 - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye-Bosna Hersek ilişkileri konusunda, ''Biz birbirimize çok yakınız. Bu yakınlık sadece sevgi ve muhabbetle kalmamalıdır. Bu yakınlığın aynı zamanda ekonomik, ticari işbirliğine de dönüşmesi gerekir'' dedi. Gül, resmi ziyaret için geldiği Bosna Hersek'te, Holiday Inn Oteli'ndeki Türkiye-Bosna Hersek İş Forumu'nda yaptığı konuşmada, iki ülke halkı arasında akrabalık bağları bulunduğunu, bundan dolayı Türkiye'nin Bosna Hersek'e olan ilgisinin ayrı olduğunu söyledi. Bosna Hersek'in, Türk halkının kalbinde çok müstesna bir yeri olduğunu vurgulayan Gül, Bosna Hersek'le ilişkileri her bakımdan geliştirme ve güçlendirme arzusu içinde olduklarını, bu yönde önemli adımlar atıldığını kaydetti. Bunu yaparken Bosna Hersek'in gerçeğini bildiklerine, ülkede Boşnaklar, Hırvatlar, Sırplar, ayrı etnisiteler olduğuna işaret eden Gül, ''Bu söylediklerimi hepsine karşı söylüyorum. Bosna Hersek'in tamamını kucaklayarak, Bosna Hersek'in tamamıyla ilgilenerek bunları söylüyorum. Türkiye'nin ilgisi Bosna Hersek'in tamamınadır'' diye konuştu. Siyasi ilişkileri, başkanlık divanının üyeleriyle baş başa yaptıkları görüşmede uzun uzun konuştuklarını anlatan Gül, şöyle devam etti: ''Bosna Hersek'in, NATO ve AB yolunda süratle ilerlemesi gerektiğini vurguladım. Bununla ilgili de muhakkak ki önemli reformlar yapmak, yeri geldiğinde Anayasa değişiklikleri, yeri geldiğinde kanunlar çıkarmak ve bu yolu Bosna Hersek'in hızlı alması gerektiğine inandığımı söyledim. Bosna Hersek, NATO ve AB rotasına yerleştiği andan itibaren Bosna Hersek'in taşı toprağı çok daha değerli olacaktır. Çünkü Avrupa'nın kalbinde, merkezinde olan bu kadar güzel bir ülke, kuralları, standartları AB standartlarına çıktığında, güvenliği, istikrarı NATO şemsiyesi altına girdiğinde, ülkenin geleceği çok belli olacaktır, geleceğiyle ilgili planlar çok rahat yapılacaktır. Tereddütler, güvensizlikler yok olacaktır. Böyle olunca da yatırımcılar, iş adamları herkes koşarak gelecektir ve yarışacaktır burada.'' Bosna Hersek'te, 3 Ekimde yapılacak seçimlerin başarılı geçmesi dileğinde bulunan Cumhurbaşkanı Gül, seçimden sonra herkesin bu konulara çok daha fazla yoğunlaşacağına inandığını söyledi. -''SADECE TİCARET YETMEZ''- İki ülke arasındaki ticaretin 2008'de 600 milyon dolara kadar çıktığına işaret eden Gül, ''Ama sadece ticaret yetmez. Sadece alışveriş, ticaret değil. Tabii ki ticaret olacak, ticaret kolaylaşsın diye serbest ticaret anlaşması imzaladık. Vergiler ona göre düştü. Karşılıklı satılabilecek çok şey vardır. Ama ticaretin ötesinde yatırımlara çok daha fazla önem veriyorum'' dedi. Türk iş adamlarının dünyanın her tarafına yatırım yaptığını söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, iş adamlarının Balkanlar'da da büyük yatırımları olduğunu kaydetti. Bosna Hersek'teki yatırımlara bakıldığında 100 milyon dolar civarında olduğu bilgisini veren Gül, bunun çok düşük olduğunu vurguladı. Yatırımların az olmasının nedenlerinden birinin bürokrasi olabileceğini ifade eden Gül, bunun başka bir nedeninin de Bosna Hersek'in potansiyelinin belki de Türk iş adamları tarafından yeterince bilinmemesi olabileceğini dile getirdi. Bu açıdan toplantıyı çok faydalı gördüğünü vurgulayan Gül, iş adamlarının yaptıkları toplantıların verimli geçtiğine inandığını söyledi. Esas olarak özel sektörün iş yapacağını anlatan Gül, özel sektör kendi arasında konuşurken devlet adamlarının da iş adamlarını destekleyip önlerindeki engelleri aşacağını belirtti. Bosna Hersek'in potansiyelinin büyük olduğuna işaret eden Gül, Bosna Hersek'in Avrupa'nın ortasında çok güzel, tabi zenginlikleri çok fazla, Avrupa'da suya en fazla sahip olan ülke durumunda bulunduğuna dikkati çekti. -''ENERJİ ALANINDA ÇOK İŞ YAPILABİLİR''- Kişi başına düşen suyun Avrupa'da en çok Bosna Hersek'te olduğunu söyleyen Gül, suyun ülkenin en önemli zenginliği olduğunu ifade etti. Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Su eğer kontrol edilirse, enerji olur, elektrik olur. Kontrol edilemezse sel olur, felaket olur. Bazen sel olmuyorsa boşa akar gider. Bildiğim kadarıyla burada felaketler olmuyor çok şükür, seller olmuyor. İşte Pakistan'da, Hindistan'da, Bangladeş'te gördüğümüz gibi... Ama yeteri kadar sudan elektrik açısından faydalanılamadığını biliyoruz. Bu büyük bir işbirliği alanı. Madencilik, hayvancılık, tarım, bütün bu alanlar aslında yatırım açısından çok elverişli. Enerji alanında çok iş yapılabilir. Türkiye, ırmaklar, nehirler, şelaleler, akarsular üzerinde kurulan hidroelektrik santralleri konusunda çok tecrübeli bir ülke. Şirketlerimiz de bu konuda çok tecrübeli. Bunlarla ilgili hukukun, kuralların geliştirilmesi açısından da Türkiye, Bosna Hersek'e faydalı, yardımcı olabilir. Türk şirketleri de bu potansiyel vadeden alanlarda, ırmaklarda santraller kurup, yatırımlar yapıp, enerji üretebilirler ve Bosna Hersek'in bütün enerji arzını artırabilirler. Bu konuyla ilgili çalışmaların yapılmasını isterim. Hem özel sektör tarafından, hem de ilgili bakanlıklar tarafından yapılmasını ve bu işlerin kolaylaştırılmasını isterim. Göreceksiniz birden bire çok sayıda Türk şirketi yatırım yapacaktır. Neticesinde tabii ki Bosna Hersek ekonomisine katkı sağlayacaktır.'' Gül, Ziraat Bankası'nın 20'ye yakın şubesiyle Bosna Hersek'teki faaliyetlerinden çok memnun olduklarını ifade ederek, bu hizmetleri daha da geliştirmek gerektiğini, çünkü bankanın olmadığı yerde ekonomik işbirliği ve ticaretin sağlanamayacağını söyledi. THY'nin, Bosna Hersek hava yollarıyla beraber ortak programlara geçmesinin çok önemli olduğunu belirten Gül, iki ülke arasında ulaşım sorunu bulunmadığına dikkati çekti. Cumhurbaşkanı Gül, şöyle konuştu: ''Biz İstanbul'dan Saray Bosna'ya 1 saat 35 dakikada geldik. İstanbul'dan bizim uzaktaki doğu illerimize Van'a, Kars'a, Hakkari'ye daha fazla sürede gidiliyor. Bu kadar yakınız aslında. İstanbul, Balkanlar'ın aslında ayrı bir cazibe merkezi ve İstanbul aslında hepimizin. Siz de İstanbul'da kendinizden birçok şey bulursunuz. Dolayısıyla biz birbirimize çok yakınız. Bu yakınlık sadece sevgi ve muhabbetle kalmamalıdır. Bu yakınlığın aynı zamanda ekonomik, ticari işbirliğine de dönüşmesi gerekir. Dönüşmüş vaziyette, ama tatmin edici değil. Ben Cumhurbaşkanı olarak bu rakamları çok yetersiz görüyorum.'' -''BOSNA HERSEK'E DAHA ÇOK VAKİT AYRILSIN''- Siyasi açıdan Bosna Hersek'teki güzel gelişmelerin, ülkenin hem güvenlik hem geleceğinin parlak olduğunu daha çok göstereceğini ifade eden Gül, Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı Haris Silayciç'in Türk iş adamlarına davette bulunduğunu, bu daveti kendisini de desteklediğini söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, ''Bütün Türk iş adamlarına Bosna Hersek'e daha çok vakit ayırmalarını, daha çok ilgilenmelerini burada söylüyorum'' dedi. AB ile müzakereler başlamadan önceki Türkiye'deki, İstanbul'daki arsa fiyatlarıyla bugünkü arsa fiyatları karşılaştırıldığında çok fark olduğunu belirten Gül, Bosna Hersek'in AB ve NATO yolunda ilerleyeceğini kaydetti.