3 çocuk söylemlerinin tartışıldığı Türkiye’de anneler kararını daha az çocuktan yana kullandı. Türkiye’de doğan bebek sayısı 2012’de 1 milyon 286 bin 828 iken, geçen yıl yüzde 0.3 azalarak 1 milyon 283 bin 62’ye geriledi.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı istatistiklere göre, 2013’te doğan bebeklerin yüzde 51’i erkek, yüzde 49’u kızlardan oluştu. Bir kadının doğurgan olduğu dönem (15-49 yaş) boyunca doğurabileceği ortalama çocuk sayısını ifade eden toplam doğurganlık hızı 2012’de 2.09 çocukken, 2013’te 2.07 çocuk olarak gerçekleşti.
Milliyet gazetesinden Mithat Yurdakul’un haberine göre, 2013’te toplam doğurganlık hızının en yüksek olduğu il 4.31 çocukla Şanlıurfa oldu. Şanlıurfa’yı 4.08 çocuk ile Şırnak, 3.9 çocuk ile Ağrı ve 3.66 çocukla Siirt izledi.
Doğurganlık hızının en düşük olduğu il ise 1.43 çocukla Kırklareli olurken, bu şehri 1.46 çocukla Eskişehir ve Edirne, 1.5 çocukla Kütahya ve Çanakkale takip etti.
‘Söylem etkili olmadı’
Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Ali Eryurt, Başbakan Erdoğan’ın “3 çocuk” söylemini ve hükümetin doğurganlığı artıracak teşvikleri gündeme getirdiğini hatırlatarak, şunları söyledi:
“O söylemin etkili olmadığını görüyoruz. Aile planlamasının özendirildiği dönemde de, şimdi de vatandaş çocuk konusunda kendi şartlarını dikkate alıyor. Kaç çocuk yapacaklarına rasyonel bir şekilde karar veriyor. Nüfus politikalarının insanların kararı üzerinde etkili olmadığını, sosyo ekonomik koşulların etkili olduğunu görüyoruz.”
‘Nüfus yaşlanıyor’
Doğum sayısındaki azalmanın küçük bir oranda olduğuna dikkat çekerek, bunun nüfus azalmasından çok sabitlenmeye işaret ettiğini kaydeden Eryurt, Türkiye nüfusu için doğurganlığın bir miktar daha düşeceğinin öngörüldüğünü söyledi. Bunun yaşlı nüfus anlamına geleceğini ifade eden Eryurt, “Doğurganlıktaki düşme trendi devam ederse 2050’ye geldiğimizde 5 kişiden birinin 65 yaş üzerinde olacağını söyleyebiliriz” dedi. Eryurt, Türkiye’de 18 yaş altı anneliğin azaldığını belirterek, artan eğitim seviyesinin etkisine dikkati çekti.
Genç annelerin sayısı azaldı
Doğurganlık hızının en yüksek olduğu yaş grubu 25-29 oldu. 2009’da bu yaş grubundaki doğurganlık hızı binde 125 iken 2013’te binde 128 olarak gerçekleşti. Yaşı 25’ten küçük olan kadınların doğum sayılarında düşme gözlenirken, en büyük artış “30-34” yaş grubunda meydana geldi.
Bu yaş grubunda canlı doğan bebek sayısı 2009’a göre geçen yıl yüzde 25.6 artışla 306 bin 524’e ulaştı. “35-39” ve “40-44” yaş grubu kadınların doğumlarında da benzer artışlar meydana geldi.
15-19 yaş grubunda bin kadın başına düşen ortalama canlı doğan çocuk sayısını ifade eden adölesan doğurganlık hızı, 2009’da binde 37 iken 2013’te binde 28’e düştü.
Kaba doğum hızında, 2012’de bin nüfusa 17.1 doğum düşerken, 2013’te bin nüfusa 16.9 doğum düştü. Kaba doğum hızının en yüksek olduğu il binde 33 ile Şanlıurfa oldu. Bu ili binde 29.9 ile Şırnak, binde 29.3 ile Ağrı ve binde 28.6 ile Van izledi.
Kaba doğum hızı en düşük il, binde 10.1 ile Kırklareli oldu. Bu ili Edirne, Çanakkale ve Tunceli izledi.