Sağlık

Türk Tabipleri Birliği: Bu yasa teklifi çalışma barışını bozar

"Nöbet ve diğer eylemlerimiz yasa tasarısı geri çekilene kadar sürecektir"

13 Kasım 2018 13:40

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu Üyesi Ali Özyurt, OHAL'de ihraç edilen ve güvenlik soruşturmasına takılan doktorların çalışmasını sınırlayan düzenlemenin ‘çalışma barışını bozacağını’ ifade ederken “Bunun yanında Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın yaptığı tahribatı ölümcül bir hale getirme niteliği taşıyor” dedi. Özyurt, tasarı geri çekilene kadar eylemlerine devam edeceklerini de açıkladı.

Özyurt’un Cumhuriyet’in 'Olaylar ve Görüşler' köşesinde kaleme aldığı yazı şöyle:

"Hepiniz gibi bizler de Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Tabip Odaları ile diğer meslek kuruluşları o günden beri teyakkuz halinde bu torba yasanın geri çekilmesi için mücadele ediyoruz. Bu amaçla nöbetler tutuyor, meydanlarda bildiriler dağıtıyor, TBMM’de grubu bulunan siyasi parti temsilcileriyle görüşüyor ve düzenli basın açıklamaları yaparak kamuoyunu aydınlatıyoruz. Bu yazıda, bu yasa teklifi getireceği belli başlı tehlike ve anayasaya aykırılıklara değinilecektir. Yasa teklifinin Türk Tabipleri Birliği ve diğer meslek kuruluşlarının görüşü alınmadan hazırlanan bir tekliftir. Birçok yönüyle evrensel insan haklarına ve anayasaya aykırılıklar içermektedir. 
Sağlık çalışanına kasten suç işleyenlerin polis tarafından alıkonup savcılığa sevk edilmesi şeklindeki değişiklik, göz boyamanın ötesine gitmeyecektir. Önleyicilik içeriğinden yoksun, etkisiz bu düzenleme sağlık çalışanlarının şiddete karşı yıllardır çıkardığı çığlığa kulak tıkandığı izlenimi vermektedir. O yüzden 24. madde, şiddetin önlenmesine yönelik bir içerik taşımamaktadır. Çözüm, TTB’nin dünya örneklerinden yola çıkarak hazırladığı ve TBMM Başkanlığı’na sunduğu Sağlıkta Şiddet Yasası’nın bir an önce çıkarılmasıyla sağlanır. 

Bu madde, OHAL dönemi ürünü bir uygulamanın yasallaştırılarak kalıcı hale getirilmesi girişimidir. 

Meslek örgütlerini işlevsiz kılan 11. ve 21. maddelerin içeriğine bakıldığında meslek örgütüne üyelik biçimsel ve işlevsiz hale getirilmektedir. 

Hastane başhekimi, öğretim elemanları ve diğer üniversite personeli ile en fazla üç yıl süre ile sözleşme imzalayabilecektir. Bu düzenleme, anayasanın 130. maddesi uyarınca öğretim üyelerinin özlük hakkının, yetki ve sorumluluklarının yasa ile düzenleneceği ilkesine aykırıdır.

Aile hekimliği 

Aile hekimliği uygulamalarını yürütecek aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının çalışmaları 72 yaş olarak düzenlenmişti. Bu maddeyle yaş sınırı 65’e çekiliyor. Bu madde ile yaş ayrımcılığına dayalı bir düzenleme yapılmıştır. Bilindiği gibi özel sektörde bir yaş sınırı yoktur. Aile hekimlerinin işveren olabileceğine dair düzenleme ile birinci basamak sağlık hizmetlerinin özelleştirilmeye çalışıldığı açıkça ortaya çıkmıştır. Yine aile hekimlerinin izinlerinin yıl içinde kullanılması zorunluluğu getirilmiştir. Aile hekimlerine tanınan yıllık kongre izinleri de 10 günden 5 güne indirilmiştir.

Şeffaf biçimde hazırlanmalı 

Bu yasa teklifi ile getirilen yeni düzenlemeler sağlık ortamında çalışma barışını bozmasının yanında Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın yaptığı tahribatı ölümcül bir hale getirme niteliği taşıyor. O yüzden TTB, Türk Diş Hekimleri Odası, Türk Eczacılar Birliği gibi meslek kuruluşlarını yakından ilgilendiren bu torba yasa alt komisyona geri çekilerek tüm paydaşlarla yeniden şeffaf biçimde hazırlanmalıdır. Türk Tabipleri Birliği 5 Kasım Pazartesi gününden itibaren tasarıya karşı kamuoyu oluşturmak için ülke çapında protesto gösterilerine başlamıştır. Komisyonda gerek başkanımız gerek hukukçularımız karşı geldiğimiz noktaları komisyon üyelerine anlatmaktadır. Tabip odalarında, meydanlarda nöbetler tutulup forumlar yapılarak halka propaganda çalışmaları yapılırken merkez metro istasyonlarında da bildiriler dağıtılmaya başlanmıştır. Nöbet ve diğer eylemlerimiz yasa tasarısı geri çekilene kadar sürecektir."

Tasarı neyi içeriyor?

Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve KHK'lerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda kabul edilmişti. Hükümet ve muhalefet milletvekilleri arasında komisyonda sert tartışmalara neden olan tasarı, Meclis Genel Kurulu'nda da kabul edilirse, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamudan ihraç edilen doktorlar artık Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile anlaşmalı özel hastanelerde de çalışamayacak. Güvenlik soruşturması olumsuz sonuçlanan ve bu sebeple 'atanamayan' hekimler ise 600 günlük zorunlu hizmet süresince hiçbir hastanede çalışamayacak. Zorunlu hizmet süresini doldurduktan sonra sadece özel hastanelerde çalışabilecekler ve yazdıkları tıbbi raporların adli geçerliliği olmayacak. İhraç edilen ve bir şekilde SGK anlaşması olmayan az sayıda hastanelerden birinde iş bulabilen doktorların ne hastalarına yazdığı reçete SGK tarafından kabul edilecek ne de yazdığı tıbbi raporun adli geçerliliği olacak.