Türk Tabipleri Birliği (TTB), Rönesans Holding’in Adana, Bursa, Elazığ, Yozgat ve İstanbul Başakşehir şehir hastanelerinin işletmesini Danimarkalı ISS şirketine satmasına dair bir açıklama yaptı. TTB açıklamada, “Satışla ilgili sır perdesi halen ortadan kalkmamıştır. Rönesans Şirketi’nin alt taşeronuna işletme hizmetlerini ne için sattığı en kısa zamanda kamuoyuna açıklanmalıdır” denildi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ile TTB Şehir Hastaneleri İzleme Grubu, “Şehir Hastanelerinde Hayaller Neden Satıldı? Sağlık Bakanlığı Açıklamalıdır” başlığıyla bir basın açıklaması yaptı.
Yapılan açıklamada, Adana, Bursa, Elazığ, Yozgat ve İstanbul Başakşehir şehir hastanelerini işleten Rönesans Holding’in bu hastanelerde işletme alanındaki hizmetlerini Danimarkalı ISS firmasına devrettiği hatırlatıldı. Açıklamada, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘hayallerim’ dediği ve TTB’yi “hayallerini geciktirmekle” suçladığı; yönetmeliğinden, ihalesine, sözleşmesinden verilen garantilere kadar gizemli bir şekilde hayata geçirilen şehir hastanelerinde “ticari sır” denilerek bugüne kadar hiçbir veri halen paylaşılmamıştır” denildi.
"İşletmeler ne için satıldı bilinmemektedir"
“Sağlık Bakanlığı, Rönesans veya ISS şirketlerinden de herhangi bir açıklama gelmemiş; satışla ilgili sır perdesi halen ortadan kalkmamıştır” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Şeffaflık, yalnızca şirketlerin ve Sağlık Bakanlığı’nın tanıtım sayfalarının ‘misyonlar/vizyonlar’ kısmında kalmıştır. Bugüne kadar milyarlarca lira kamu kaynağı harcanan şehir hastanelerinin kaynağına dair bilgi ‘ticari sır’ gerekçesiyle işin asıl sahibi toplumdan saklamıştır. Şimdi de Rönesans şirketinin işletme hizmetlerini ne için sattığı kamudan saklanmaktadır. Ortağı olan Sağlık Bakanlığı’nın bu satıştan haberi var mıdır, onu da bilmiyoruz. Rönesans şirketi 5 hastaneye ana ortak, ISS ise alt taşeron olarak görünmektedir. Patron olan Rönesans şirketinin alt taşeronuna işletme hizmetlerini ne için sattığı en kısa zamanda kamuoyuna açıklanmalıdır.
"Hizmetler alanında asıl istenen tekelleşmedir"
Şehir hastanelerinin bina sahipleri şimdilik aynıdır. Bina henüz satılığa çıkmamıştır. Kamu özel ortaklığını hükümetlere pazarlayan danışmanlık şirketleri dahi ‘asıl paranın hizmetlerde ve ticari alanların işletilmesinde’ olduğunu söylemektedir. Yabancı bir şirketin şehir hastanelerini işletecek olması ileride neye yol açacağını şimdiden söylemek zordur. Hizmetler alanında asıl istenen tekelleşmedir. Tekelleşme bugün artık hemen herkesin yaşayarak öğrendiği üzere yıkımdır. Şehir hastanelerinde miktara bağlı ödeme garantili tıbbi hizmetler dışındaki hizmetler için yeniden ihale dönemi yaklaşırken yaşanan bu el değişikliğinin ve önceki dönemde yapıldığı ortaya çıkan usulsüzlüklerin yetkili birimler tarafından araştırılması, Sağlık Bakanlığı’nın bu süreçteki rolü aydınlatmak zorundadır.
"Şehir hastaneleri salgın sürecinde başarısız"
Halktan bilgi saklama ayıbından kurtulmak ve şehir hastanelerini sağlık hizmetinin niteliğe ve doğasına uygun hale getirmek en akılcı yoldur. Bugüne kadar mükemmeliyet merkezi olarak sunulan şehir hastanelerinin salgın sürecindeki başarısızlığı TTB tarafından yapılan ankette de görülmüştür. Sağlık Bakanı’nın önceki gün açıkladığı Covİd-19’dan ölümlerde, dolaylı nedenlerle daha fazla ölüm var demesi de bunun bir diğer kanıtıdır. Oysaki pandemi bize birinci basamak ve koruyucu sağlık hizmetlerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir.”
TIKLAYIN | Rönesans, 5 şehir hastanesinin işletmesini Danimarkalı ISS şirketine sattı