İsviçre Lund Üniversitesi Hastanesi’ndeki araştırmacılara göre; araç sesinin sürekli ve yüksek olduğu yollara yakın yaşamak sağlığa oldukça zararlı. Motor, fren ve korna sesleri hipertansiyona davetiye çıkarıyor.
Araştırma çerçevesince; bölgelerindeki en yüksek ses kaynağı olan otoyollara yakın oturan 24,238 İsviçre vatandaşı incelemelere tabi tutuldu. Yaşları 18 ile 80 arasında değişen bu kişilerin sağlıkları kontrolden geçirildi.
Ortaya çıkan verilere göre, 60 desibelden yani insan kulağı için sınır oluşturan ses seviyesinden fazla gürültüye maruz kalındığında kan basıncı %25 oranında artarak sağlık için tehlike oluşturuyor. Ayrıca, seslerin desibeli ile birlikte hipertansiyon riski de artıyor. Sesler 64 desibeli aştığında ise risk %90lara varıyor.
Araştırmacılar genel trafik seviyesini, hız limitlerini ve evlerin yollara olan uzaklıklarını ölçerek ortalama gürültü seviyesini hesapladılar. Kan basıncı üzerinde etkisi olan belli başlı sorunların, sürekli gürültüden kaynaklanan stres ve uykunun bölünmesi olduğu görüldü. Bu sorunlar uzun vadede kalp rahatsızlıklarına ve krizlerine neden olabiliyor.
Yaş, cinsiyet, vücut yapısı, alkol tüketimi, egzersiz, eğitim, sigara kullanımı ve sosyoekonomik şartlar göz önünde tutulduğunda; daha az gürültüye maruz kalanlarda hipertansiyon riskinin de azaldığı gözlemlendi. 60 desibelden fazla ses seviyesinin bulunduğu yerlerde yaşayan 18–39 yaşları arasındaki bireylerin hipertansiyon riski fazlayken, en yüksek risk altında bulunan bireylerin 40–59 yaşlarında olduğu sonucuna varıldı.
Araştırmanın ortaya çıkardığı gerçeklerden biri de, 60–80 yaşlarındaki kişilerin normal üzeri sese maruz kalmasının hipertansiyonla ilişkilendirilmemesi. Bu durum, genç bireylerin genellikle hipertansiyon şikâyeti bulunmadığı için, gürültünün sağlıkları üzerindeki etkilerinin daha açık ve net bir şekilde görülebilir olmasından kaynaklanıyor.
Araştırmayı yayına hazırlayan Theo Bodin, “ Gürültünün sağlık üzerindeki etkisi ya da bu etkinin tespit edilebilirliği yaşın artmasıyla birlikte başka etmenlere bağlı olarak azalabilir. Ayrıca, yaşla birlikte rahatsız eden seslerin değişmesi de bunun nedeni olabilir,” diyerek bu durumun nedenlerini açıklıyor.
Bodin sonuçları göz önünde bulundurarak, “ Trafik gürültü kirliliğinin başlıca nedenidir. Araştırma çerçevesinde elde edilen bilgiler de yüksek sesin tetiklediği stresle ilgili. Ancak daha kesin sonuçlar elde edebilmek için daha fazla araştırma yapılması gerekiyor,” şeklinde bir açıklama yaptı.
Özellikle büyük şehirlerde karşılaşılan trafik sorunu, görüldüğü gibi sadece sinirlerinizin bozulmasına neden olmuyor; aynı zamanda da kalp sağlığımız için büyük bir tehdit oluşturuyor.