Türkiye küçük Millet Meclisleri (TkMM) Ekim 2012– Haziran 2013 Dönemi Çalışma Raporu yayımlandı. Haziran 2012 itibariyle; 21 ilde düzenli olarak forum düzenlendiğinin belirtildiği raporda, kazançlar olarak düzenli olarak katılan sivil toplum temsilcilerinin küçük meclislere giderek daha çok sahip çıkması, Başlangıçta yan yana gelmekten rahatsızlık duyan farklı grupların giderek bundan mutluluk duyması, konuşma sürelerine saygı ve konu dışına çıkmamaya gittikçe daha çok özen gösterilmesi, ‘empati’nin giderek artışı ve bunun konuşma üslubuna yansıması gösterildi.
Raporun “Siyasetten ve liderlerden 3 somut istek” kısmında ise şu ifadelere yer verildi:
Beş yıldır sürdürülen TkMM çalışmaları artık ne olduğunu, ne olmadığını göstermiş olmalı. Bu çalışmaları olumlu ve yararlı buluyorsanız bunu kamuoyuna –ve daha önemlisi kendi teşkilatınıza- açıkça duyurun. Zira hala birçok yerde “Bu çalışmanın arkasında şu var, bu var. Katılırsak acaba kimin ekmeğine yağ sürülür?” şeklinde kuşkularla boğuşuyoruz. Bu sorunun aşıldığı yerlerde ise vekiller ve parti teşkilatları “Tamam, katılmamızda bir engel yok. Kendi görevlerimizden vakit kaldıkça katılabiliriz” şeklinde düşünüyor, çalışmaya pasif yaklaşıyor, ‘fantezi’ gözüyle bakıyorlar.
Vekillere katılım çağrısı
Toplantılar için her ayın ilk hafta sonunu seçtik, çünkü ne parlamento çalışmalarıyla çakışıyor ne de partilerin önceden belirli programlarıyla. Biz, olağanüstü durumlar için anlayış göstermeye tabii ki itiraz etmeyiz. Yeter ki vekiller -ve il yönetimleri- çalışma programlarını düzenlerken –olağanüstü durumlar hariç- her ayın ilk hafta sonu başka görev almamaya/ vermemeye özen göstersin. Aksi takdirde, herkesin dolu bir salona buyur ettiği, ama kimsenin azıcık sıkışıp oturacak yer açmadığı yeni bir konuğa benziyoruz politika yolunda.
Tek taraflı katılım olursa monolog olur
TkMM’ler, var olabilmek için sivil toplumla siyasetin gönüllü işbirliğine muhtaç bu çalışmanın tek taraflı yürümesi olanaksız. Taraflardan yalnızca birinin katıldığı bir işte ‘diyalog’dan değil, yalnızca ‘monolog’den söz edilebilir. Nasıl bir grevi patronla birlikte örgütleyemezsiniz, çünkü tek taraflı bir eylemdir, bir diyalogu da tek tarafın katılımıyla düzenleyemezsiniz, iki tarafın gönüllü ve bilinçli katkısı, işbirliği şart. TkMM’leri tabii ki eleştirin, ama bu eleştirilerin aynı zamanda muhatabı da olduğunuzu unutmayın. Düzeltilecek şeyleri birlikte düzeltmeliyiz, birbirimizi suçlayarak değil.