TBMM Genel Kurulunda, grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Antalya'daki teleferik kazasının ardından kamu görevlilerinin büyük mücadele vermesiyle mahsur kalan vatandaşların kurtarıldığını söyledi. Kocagöz'ün belediye başkanı olmak için 28 Kasım 2023'te görevinden istifa ettiğini kaydeden Başarır, bu süreden sonra tesiste 3 ayrı bakım yapıldığını aktardı. Başarır, "Yazık değil mi o belediye başkanına, o ilçenin halkının iradesine? Buradan sesleniyorum, bu hukuksuzluğa son verin" dedi.
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, Kobani bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'te düzenlenen eylemlere ilişkin davada yargılamanın sürdüğünü hatırlattı. Temelli, yargılamada dava niteliği taşıyan unsurun bulunmadığını belirtti.
Erhan Usta: Kürdistan ifadesini reddediyorum
İyi Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, bazı milletvekillerinin konuşmalarında "Kürdistan" ifadesini kullandığını dile getirerek, bu ifadeleri reddettiğini söyledi.
Turizmin Türkiye için önemli bir sektör olduğunu vurgulayan Usta, "Turizmin sorunları yığılıyor birikiyor. Türkiye, turizmden alması gereken geliri maalesef alamıyor" dedi. Erhan Usta, Türkiye'nin turizm stratejisinin bulunmadığını savundu.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik çalışmaların yetersiz olduğunu belirten Usta, sağlık çalışanlarının korunması gerektiğini ifade etti.
Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin tamamlandığını hatırlatan Usta, iktidarın seçim sonuçlarından çıkarması gereken sonucun "vatandaşın sesine kulak vermek" olduğunu sözlerine ekledi.
Sezai Temelli'den Kobani Davası açıklaması
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, Kobani bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'te düzenlenen eylemlere ilişkin davada yargılamanın sürdüğünü hatırlattı.
Davanın karar duruşmasının erteleneceğini öğrendiklerini ifade eden Temelli, yargılamada dava niteliği taşıyan unsurun bulunmadığını belirtti.
TIKLAYIN - Kobani Davası'nda karar: Tutukluluk hali devam edecek
Ali Mahir Başarır: Hukuksuzluğa son verin
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Antalya'daki teleferik kazasının ardından kamu görevlilerinin büyük mücadele vermesiyle mahsur kalan vatandaşların kurtarıldığını söyledi.
Antalya'daki tüm milletvekillerinin ve kamu görevlilerinin uyumadığını belirten Başarır, büyük bir dayanışma örneği gösterildiğini vurguladı.
Başarır, kazanın ardından CHP'den Kepez Belediye Başkanı seçilen Mesut Kocagöz'ün tutuklandığını anımsattı.
Ne olmuştu?Antalya'daki teleferik kazasına ilişkin soruşturma kapsamında, kazanın yaşandığı Tünektepe Teleferik Tesisi'ni işleten ANET A.Ş. eski genel müdürü ve son seçimlerde CHP'den Kepez Belediye Başkanı seçilen Mesut Kocagöz ile mevcut ANET Genel Müdür Vekili Ahmet Buğra Samsunlu, mekanik mühendisi Okan Erol, Megatower bakım şirketi sahibi Serdar Tezcan, bakım şirketinin bakım ve otomasyon amiri Serkan Yellice 'taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçlamasından tutuklandı. Tutuklanan Kocagöz ifadesinde, belediye başkan adaylığı için 28 Kasım Aralık 2023'te ANET A.Ş.'deki görevinden ayrıldığını, genel müdürlüğü döneminde bakımların eksiksiz yapıldığını söyledi, bu döneme ait tadilat bakım belgelerini savcılığa sundu. İstifa ettikten sonra 2024 yılında yapılan ağır bakım ve yıllık bakımlara ilişkin bir bilgisi olmadığını bildiren Kocagöz, hazırlanan ön bilirkişi raporunu da hatalı bularak, "Tek sorumlu benmişim gibi gösterildi" dedi. Teleferik tesisinde son bakımların ise 19 Şubat-4 Mart 2024'te yapıldığı ortaya çıkmıştı. Mesut Kocagöz, 2019’daki yerel seçimlere iki ay kalan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel döneminde AKP'den ihraç edilerek CHP'ye geçmiş; büyükşehir belediyesinin şirketi ANET A.Ş.'de 5 yıl genel müdürlük yapmıştı. 2018 yılından itibaren Tünektepe Teleferik Tesisi'ni işleten ANET'in genel müdürü olan Kocagöz, Kasım 2023’te görevinden istifa etti, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde de CHP'den Kepez Belediye Başkanı seçildi. TIKLAYIN - Antalya'daki teleferik faciası: Hangi kontroller, kim tarafından yapılmalıydı, sorumluluk kimde? |
Kocagöz'ün belediye başkanı olmak için 28 Kasım 2023'te görevinden istifa ettiğini kaydeden Başarır, bu süreden sonra tesiste 3 ayrı bakım yapıldığını aktardı.
Mahkeme tarafından Kocagöz'ün istifasının 18 Aralık 2023 olarak kabul edildiğini belirten Başarır, şöyle devam etti:
"Şimdi, 30 yıl sonra kazanılan bir ilçe, yüzde 50 ile kazanılan bir ilçe. Alt sınırı 2 yıl olan bir suç, katalog suçlar da yok. Belediye Başkanı, sabit ikametgah sahibi tutuklanıyor. İşte olmuyor. Bu, 31 Mart 2024 seçimlerine, halk iradesine gölge düşüyor. Sesleniyorum, yapmayın bu kötülüğü bu ülkeye, bu ülkenin demokrasisine. Çorlu tren kazasında 11 duruşma sonra tutuklama kararları geldi. Bilirkişi raporları alınsın, olayı ve gerçek suçlu kim öğrenelim, 5-6 bilirkişi gelsin, bir kanaat oluşsun. 'CHP'liyse tutuklayalım', olmaz. Çorlu'da mı, İliç'te mi, Soma'da mı yapıldı? Gerçek suçlular mutlaka hesap vermeli ama burada belediye başkanı suçlu değil. Artık yargı kararlarını tartışmaktan ve bunlarla ilgili konuşmaktan gerçekten yorulduk. Yazık değil mi o belediye başkanına, o ilçenin halkının iradesine? Buradan sesleniyorum, bu hukuksuzluğa son verin."
Özlem Zengin'den Kocagöz'ün tutukluluğu "siyasi" değil açıklaması
AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı anarak, Özal'ın Türkiye'de çığır açmış bir siyasetçi olduğunu söyledi.
Antalya'daki teleferik kazasının herkesi üzdüğüne işaret eden Zengin, ön bilirkişi raporunun hazırlandığını anımsatarak, raporun seçimlerle ilgili bir durumun olmadığını gösterdiğini dile getirdi.
Zengin, " 2017 yılından itibaren önerilerin yerine getirilmediği, aslında 156 kalemde değişiklik yapılması istendiği ama bunlardan sadece 19 başlığın yerine getirildiği, bu nedenle de o tarihler arasında ismi geçen belediye başkanının ANET firmasının başında olması hasebiyle bir tutuklamanın gerçekleştiğini görüyoruz." diye konuştu.
Kazanın ardından özverili kurtarma çalışması yürütüldüğünü belirten Zengin, "Kim burada hem kurumsal olarak hem bireysel olarak sorumluluk sahibi ise hukuk önünde almaları gereken cezayı almalılar." ifadesini kullandı.
Sırrı Süreyya Önder'in rahatsızlanması nedeniyle Genel Kurul yönetimini Bekir Bozdağ devraldı
TBMM Genel Kurulu birleşimini açan Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, grup başkanvekillerine söz vermeden önce birleşime ara verdi. Aranın ardından TBMM Başkanlık Divanında Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ yer aldı. Bozdağ, Önder'in tedavisi nedeniyle bir istirahat ihtiyacı duyduğunu belirterek, "Kendisinin yerine Meclis yönetimini ben deruhte edeceğim. Başkan'ımıza acil şifalar dileğimizi tekrar iletiyoruz. Sıhhati gayet iyidir, bir istirahat ihtiyacı hasıl olmuştur" dedi.
CHP Grubundan 15 Temmuz sonrasında dağıtılan silahlar ile ilgili önerge
CHP Grurubu, 15 Temmuz sonrasında dağıtılan silahlar ile bu süreçten sonra ülkedeki mafya düzeninin tespiti için verilen Meclis araştırma önergesinin öne alınarak görüşülmesi için TBMM Genel Kurulu'na öneri sundu.
Önergenin gerekçesini açıklayan CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, dün Ankara'da Ayhan Bora Kaplan suç örgütü davasında görülen duruşmada Kaplan'ın 15 Temmuz'da TRT önündeki silahlı fotoğraflarına ilişkin yaptığı savunmayı anımsatarak şunları söyledi:
"Son dönemde bu suç örgütü liderinin iktidar tarafından kollanan hangi sözde hukukçulara destek verdiği iddiaları ortada uçuştu; hangi siyasetçilerle, hangi Emniyet müdürleriyle ilişkisi olduğu iddiaları ortada uçuştu ama bugüne kadar bu iddialar konusunda siyaset kurumu nedense ciddi bir tutum almadı, ciddi bir tavır almadı. Türkiye, Küresel Organize Suçlar Endeksi’nde 193 ülke içerisinde 14'üncü sıraya gelmiş. 193 ülke içerisinde 14'üncü sıraya gelmişiz, bu tesadüfi bir şey mi? Türkiye, uluslararası suç örgütlerinin, baronların, mafya babalarının hesaplaştığı kavşak noktası olmuş, uyuşturucu ticaretinin kavşak noktası olmuş, üstüne üstlük yetmiyormuş gibi bunlara Türkiye’de 250-300 bin dolarlık gayrimenkul alımı karşılığı vatandaşlık vermeye başlamışsınız. Daha yeni çıktı, kırmızı bültenle aranan uyuşturucu baronuna Türkiye Cumhuriyeti devletinin pasaportu verilmiş. Türkiye Cumhuriyeti devleti pasaportunu mafya babalarının ayakları altında paspas yapan bir anlayış bu. Ali Yerlikaya İçişleri Bakanı olduktan sonra operasyonlar artmış ama bir önceki yıla bakıyoruz, 2022 yılında 488 operasyon var. Yani 'Mafyadan 10 bin dolar rüşvet alan milletvekili var' deyip bunu saklayan anlayıştan, bugüne kadar Türkiye'yi mafya düzenine teslim eden anlayıştan hesap sormadan, bu ilişkilerin nasıl mayalandığını ortaya koymadan sadece rakamlarla yapılan operasyonlarla bunu çözmek mümkün değil. Onun için, nerede kayıp silah var, nerede kirli ilişki var, nerede mafyayla ilişki kuran siyasetçi var, kararlı bir şekilde bunun üzerine gitmek TBMM'nin boynunun borcudur."