‘Aldır’ dediği çocuğu doğurup nafaka isteyince işadamı sevgilisi tarafından ‘sperm hırsızlığı’yla suçlanan öğretmen R.A, “Spermleri cüzdanından mı çaldım?” dedi. 31 yaşındaki R.A., aralarındaki düzeyli ilişkiyi bu hale getirdiği ve kendisine karşı nezaket sınırlarını zorladığı için, eski sevgilisini hiç affetmeyeceğini söyledi.
Antalya’da bir tıp merkezi ile bazı restoran ve eğlence merkezlerin sahibi olan 45 yaşındaki Dr. Nurettin Coşkun, kendi rızası dışında hamile kalan R.A.’nın ‘sperm hırsızlığı’ yaptığını öne sürmüştü. Haber basına yansıyınca bu kez R.A., açıklamalarda bulundu.
Nurettin Coşkun ile 2006 yılında tanıştığını söyleyen R.A., şunları anlattı:
“Son derece düzeyli bir ilişki yaşadık. Onu sevdim. Ailemle tanıştı ve yaklaşık dört yıla yakın birlikteliğimiz oldu. Ne zaman hamile kaldığımı fark ettim, adam bir anda değişti. 10 haftayı geçmiş bir hamilelikti ve alınması imkânsızdı. Bebeğin, bebeğimizin katili olamazdım. Dünyalar güzeli bebeğimin yanında babası olmasa da hep onun arkasında olacağım. Spermleri cüzdanından mı çaldım? Beni böyle garip bir suçlamayla yüz yüze bırakması karşısında, ancak ‘Tiyatroculuğunu konuşturuyor’ diyebilirim.”
Şu an öğretmenlik yapmadığını, Isparta’da annesi Ayşe A. ile birlikte yaşadığını belirten R.A., üniversite mezunu olduğunu ve para kazanmak gibi bir sorunu olmadığını vurguladı. R.A., “Ailem çok köklü bir ailedir. Bunları kaldırmakta zorluk çekiyoruz. Ben yanlış bir şey yapmadım. Dava süreci devam ediyor. Bu yüzden fazla bir şey de konuşmak istemiyorum. Bazı TV’lerden teklif geliyor. Ama hiçbir kadın programına çıkmak istemiyorum. Sadece bebeğim ile bugünleri atlatmaya çalışıyorum” dedi.
‘Türkiye’de erkekler sperm hırsızlığı karşısında savunmasız’
Sperm hırsızlığı, R.A.’nın Antalya 2’nci Aile Mahkemesi’ne Nurettin Coşkun hakkında babalık ve tazminat davası açmasıyla gündeme geldi. Coşkun’un kendisiyle evlenme vaadiyle birlikte olduğunu savunan R.A., doğum öncesi ve sonrası giderleri olarak 30 bin TL ve aylık 10 bin TL nafaka istedi. Coşkun’un avukatı ise cevap dilekçesinde şu iddialarda bulundu:
“Biyolojik babanın açıkça tuzağa düşürülmesi, iğfal edilmesi, spermlerinin maddi kazanç hesapları peşindeki kadın tarafından irade dışı kullanılması çok tartışılan ‘sperm hırsızlığını’ ortaya çıkartıyor. Sperm hırsızlığı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye Anayasası’nın belirli hükümlerine aykırı olarak şu anki hukuk düzenimizde korunuyor. ‘Sperm hırsızlığı’ faillerine bir yaptırım öngörülmediği gibi konunun mağdurları ömürleri boyu devam eden sosyal ve hukuki bir yük taşımak zorunda kalıyorlar. Spermlerin doğrudan cinsel ilişkide değil de erkekten gizlice elde edilmesi faraziyesinde dahi medeni yasamız sperm hırsızlığını ödüllendirir mahiyette hükümler içeriyor. Erkeğin iradesi dışında doğacak çocuğu evliliğe araç, maddi kazanç vasıtası ve bir nevi kendisini garantiye alma yöntemi olarak gören pek çok kadın, sperm hırsızlığı yapabilmektedir. Bir erkeğin, tecavüz edip hamile bıraktığı kadını doğuma zorlanmasıyla sperm hırsızlığı yapan bir kadının erkeği babalığa zorlaması arasında etik olarak fark yoktur.”
R.A.’nın avukatı İbrahim Yıldız müvekkilinin fahiş nafaka istenmediğini, ayrıca doğum kontrol hapı kullanmasına rağmen hamile kaldığını söyledi. Mahkeme üç duruşmaya da katılmayan Coşkun’un 14 Nisan’da DNA testi için hazır bulundurulmasını kararlaştırdı.