İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (istinaf) Savcılığı, Sağlık Bakanlığı’nın kanserojen kimyasallarla ilgili yaptığı, sonuçlarını kamuoyundan gizlediği araştırmanın sonuçlarını kaleme aldığı yazı dizisi nedeniyle 1 yıl 3 ay hapse mahkûm edilen ancak istinaf mahkemesinin beraatine karar verdiği ihraç akademisyen Bülent Şık ile ilgili davayı Yargıtay’a taşıdı. Savcılık, Şık’ın, göreve ilişkin sırrı açıklayarak suç işlediği ve cezalandırılması gerektiğini savundu.
Sağlık Bakanlığı ile Akdeniz Üniversitesi arasında yapılan protokol uyarınca gerçekleştirilen çalışmaya katılan, çalışma bittikten sonra bakanlığın kamuoyundan gizlediği sonuçları, "Kanser eden ürünleri biz açıklıyoruz" başlıklı yazı dizisinde açıklayan Bülent Şık, 15 ay hapse mahkum edilmişti. Akdeniz Üniversitesi'nden de ihraç edilmiş olan Şık'la ilgili karar, istinaf mahkemesine taşındı. İstinaf mahkemesi de bilgilerin “sır ve gizli bilgi” niteliğinde olmadığını, Şık’ın, özü itibariyle bilimsel çalışma olan projede görev aldığını ve bununla ilgili bilgileri paylaştığını belirterek, beraat kararı verdi.
“Ceza almalı”
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı Ersel Yıldız, kararı, verildikten kısa süre sonra temyiz etti. Yıldız, Yargıtay’a taşıdığı davanın temyiz başvurusunda TCK'nın 258/1-4 maddesinde düzenlenen görevi ilişkin sırrın açıklanması suçunun TCK'nın 257. maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunun nitelikli hali olduğunu belirtti.
Bakanlığın izni yok
Dilekçede, şöyle devam edildi:
“Kamu idaresinin güvenilirliğine ve işleyişine karşı suçlar bölümünde düzenlendiği, dosya kapsamından ve Sağlık Bakanlığının cevabi yazısından anlaşılacağı üzere Bakanlık ile Akdeniz Üniversitesi arasında yapılan protokollerin 14.3 maddesinde araştırma sonuçlarının idarenin izni olmadan yayınlanamayacağının belirlendiği, bu durumda bakanlık izni olmadıkça araştırma sonuçlarının hukuki yollara başvurulmak suretiyle (üst merciin izni, idarece açıklama talebinin kabul edilmemesi halinde idari yargı yoluna başvurulması gibi) açıklanmasının sağlanmasının gerektiği, sanığın bu yollara başvurmaksızın sadece bilgilerin bakanlıkça yayınlanmamasını gerekçe göstererek açıklamayı kendisinin yapması halinde müsnet suçun unsurları itibariyle oluşacağı düşünülmekle, Sanık hakkında kanuna aykırı olduğu düşünülen beraat hükmünün bozulmasına karar verilmesi kamu adına temyizen talep ve arz olunur.”