Yaşam

Sanat, geri dönüşüm kutusuna düştü

Muhtelif geri dönüşüm malzemesi biraz mizahla yoğrulup dünyaca tanınmış eserlere dönüştürülüyor. Uzun saatlerin sonunda ortaya çıkan eser, izleyenleri hayrete düşürüyor.

12 Temmuz 2014 13:43


Şüphesiz dünyanın en meşhur portresi... Tamamen plastikten...

'Geri dönüşüm sanatçısı' Jane Perkins: "Bu malzemelerle çalışmayı çok seviyorum. Eserlerimdeki renkler ve şekillerle ilgileniyorum. Bu işle bir resimle uğraştığınızdan daha fazla uğraşabiliyorsunuz çünkü hep yeni bir şey buluyorsunuz."

Sayılmayacak kadar fazla malzemeyle yeniden oluşturulmuş ünlü fotoğraflar ve sanat eserleri...

"Her defasında Batı dünyasında neleri çöpe attığımızın ve bitpazarlarında neler bulunabildiğinin şokunu yaşıyorum. Neredeyse içinde boğulacağımız gereksiz şeyler yığınları dolu."

Bitpazarları define gibi

İngiltere'nin güneyindeki Exeter kentindeki bitpazarları onun için define gibi. Buralarda geri dönüşüm sanatı için malzemeler buluyor. Hemen her şeye ihtiyacı var; düğme, plastik inciler, deniz kabukları, takılar ve her şeyden önce her renk, şekillerde plastik oyuncaklar. Kullandığı her bir malzeme, olduğu gibi kalıyor, boyanmıyor ya da kesilmiyor...

"Şu sıralar Prens William ve Kate'in bir fotoğrafı üzerine çalışıyorum. Ve bunu Kate'in saçı için kullanabilirim. Ama kesersem, inciler etrafa saçılabilir. Bunlar plastikten, bunlar ise camdan oldukları için çok ağırlar. Bu nedenle iyi yapışacaklarını biliyorum ve renkleri çok güzel olduğundan bunları alacağım."

Jane Perkins, her bir resmi için binlerce küçük parçaya ihtiyaç duyuyor. Bitpazarlarında bulamadıklarını arkadaşları hediye ediyor. Sadece oğullarının oyuncakları onun için tabu...

Eserlerini evindeki küçük çalışma odasında yapıyor. Hemşire olan Perkins, sanatla geç tanışmış. 2003 yılında üniversiteye başlayan Perkins, tezini yazdığı sıralar geri dönüşüm sanatıyla tanışıp, sıcak yapıştırıcı ile portreler yapmaya başladı. Neden kendi motifleri yerine tanıdık fotoğrafları taslak olarak kullandığı kendisine en sık sorulan sorulardan. Ancak tam da bu işinin ana fikri...

"Sadece motif tanıdık olduğunda işe yarıyor. Burada önemli olan tanıdık bir çalışmayı, tanınmadık bir tarzda sunmak. Birazcık mizahla da eserlerimin insanları gülümsetmesini ve mutlu etmesini istiyorum. Eğer tanınmadık bir motif olsaydı, mizah etkisi olamazdı."

Jane Perkins'in eserlerinin temsilciliğini Londra'da bir galeri yapıyor. Eserleri, New York, Mexiko ya da Singapur'da satılıyor.

Plastik portreleri 2 bin 500 ile 3 bin Euro arasında. Eserleri erişilebilir sanat olduğundan büyük talep görüyor.

Pixie Andrew: "Kimi insanlar eserlere bakıp, ne anlayabileceklerini bilmiyor. Jane'in eserlerinde ise motif hemen belli çünkü bir dergi ya da tarih kitabında daha önce görmüş oluyorsunuz. Bu da insanlara eserle yakınlaşma şansı tanıyor. Bu da sanatı daha geniş bir kitleye ulaştırıyor."

Malzeme seçiminin getirdiği yorum

Jane Perkins'in eserleri derin bir anlama sahip olmasa da, seçtiği her bir malzemeyle motiflerine yorum katıyor. Bitmiş her resimde kullanılan malzemenin kendi içinde bir hikâyesi var. Ve kimi zaman resmin bütünü, ayrıntıda yeniden anlam kazanıyor.

"Bir portreyi tam da konuyla ilgili malzemelerle yapmak çok güzel olurdu ancak şüphesiz yeteri kadar malzeme bulmak için hayatım boyunca beklemem gerekecektir. Michael Jackson portrelerimde 'Songs of Innocence' ve 'Songs of Experience'de yaşlı Michael Jackson'da kasvetli doğadan malzemeler kullandım. Silahlar, kafatasları, iskeletler, genç Michael Jackson ise daha ziyade oyuncaklar kullandım."

Jane Perkins aynı anda iki ya da üç eser üzerinde çalışıyor. William ve Kate'in portresine ne kadar zaman harcadığını, bilmek bile istemiyor...

"Bunu neredeyse bitirdim. Biraz temizlemek zorundayım. Yapıştırıcı tabancası bu tüyleri bırakıyor. Ve selüloz ve boyadan bir kolâjla, arka planı bitirmem lazım. Ve ondan sonra bitmiş olacak."

Kate ve William'ın öpüşmesi... Plastikle ölümsüzleşmiş oldu...