Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Danışma Kurulu Üyesi, Prof. Dr. Orhan Tatar, Çanakkale'de deniz suyunun yaklaşık 60 metre çekildiğini belirterek, ''Bu tür durumlarda yerel halkın korktuğu şeylerden bir tanesi depremdir, deprem beklentisi içine giriyorlar. Bunun depremle bir ilgisi yok'' dedi.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanlığı görevini de yürüten Prof. Dr. Orhan Tatar, merkeze bağlı Dardanos sahilinde incelemelerde bulundu.
Tatar, insanların deniz suyunun çekilmesi ile ilgili tedirginlikler yaşadığını, bu tedirginliği doğal karşılamak gerektiğini bildirdi.
Japonya'da büyük bir deprem felaketi yaşandığını, arkasından ülkenin büyük bir tsunami felaketi ile karşı karşıya kaldığını belirten Tatar, bu felaketin ardından basında çıkan tüm uzmanların verdiği bilginin, ''Tsunaminin habercisi olarak, daha çok denizde suların geriye doğru çekildiğini görürseniz hemen anında daha yüksek yerlere çıkın'' şeklinde olduğunu ifade etti.
Tamamen meteorolojik bir olay
Prof. Dr. Orhan Tatar, Çanakkale'de yaşanan olayın tamamen meteorolojik bir olay olduğunu, zaman zaman kıyı şeritlerinde bu olayların görüldüğünü söyledi.
Bugün Türkiye'nin başka yerlerinde de bu gibi çekilmelerin yaşanabileceğine dikkat çeken Tatar, Çanakkale'de, 2005 ve 2008 yıllarında da buna benzer su çekilmesinin olduğunu bildirdi.
Tatar, Dardanos bölgesinde deniz suyunun yaklaşık 50-60 metre kadar geriye doğru çekildiğini, bunun da son derece normal olduğunu dile getirerek, ''Ay, dünya etrafında dönüyor ve dönme sırasında zaman zaman dünyaya yaklaşıyor, zaman zaman da uzaklaşıyor. Ortalama olarak baktığımızda ayın, dünyaya uzaklığı yaklaşık 384 bin kilometre civarında. Ama önümüzdeki hafta içinde 19 Mart Cumartesi günü ay dünyaya en yakın konumda bulunacak. 357 bin kilometre civarında bir mesafede bulunacak. Dolayısıyla ay, dünyaya en yakın noktada bulunduğu anda da yer çekim kuvveti en yüksek düzeyde bulunacak. Yer çekim kuvveti artınca dünya ile ay arasında buna benzer gel-git olayları da artacaktır'' diye konuştu.
Muğla Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Temel Bilimler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Nuri Tarkan,denizdeki çekilmelerin her gün periyodik olarak gerçekleştiğine işaret ederek, Akdeniz'de en yüksek 40 santimetreye kadar deniz çekilmesi ve geri gelmesi olayı yaşandığını söyledi.
Yüksek basınç, kuvvetli rüzgarlar ve su yoğunluğundaki değişimlere bağlı olarak bazen gelgitlerin arttığını ifade eden Tarkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bunların etkisiyle günlük değişimlerden ziyade birkaç günlük aşırı çekilmeler söz konusu oluyor. Medcezir yaşandığı zaman bütün dünyadaki sular genelde ekvatora doğru hareketleniyor. Bazen deniz çekilip geri gelmeyebiliyor ve aynı şekilde çekilme boyutu artabiliyor. Bu durum Türkiye'nin güney kıyıları Akdeniz, Bodrum, Marmaris, Fethiye, Yunanistan'ın güneyi, İtalya'nın Sicilya Adası gibi yerlerde aynı anda olan değişimler, çekilmelerdir.''
2 bin 400 yıllık dalgakıran ortaya çıktı
Bodrum'un Gümüşlük beldesinde suların çekilmesi üzerine yürüyerek ulaşılabilen Tavşan Adası ile Gümüşlük sahili arasında, M.Ö 4. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen dalgakıran ortaya çıktı.
Bodrum Kalesi ve Sualtı Arkeoloji Müzesi arkeologlarından Banu Mete ve Güner Özler bölgede incelemelerde bulundu.
Özler, incelemenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, halk arasında ''Kral Yolu'' olarak bilinen dalgakıranın, Kral Maussollos döneminde yapıldığını belirterek, ''Bölgede Maussollos döneminde bir deniz filosu da bulunabilir. O dönemde Tavşan Adası'na gidilen yol olarak da kullanılıyor. Su seviyesinde yapıldığı için dalgayı kırıyor ve limanın sirkülasyonunu sağlıyor'' dedi.
Marmaris Halk Plajı ve Uzunyalı Sahili'nde de deniz sularının çekilmesi sonucu kıyıda küçük adacıklar ortaya çıktı.
Marmaris ve civarında teknesiyle yaklaşık 20 yıldır balıkçılık yaptığını belirten Erdinç Menekşe, ''Son bir haftadır Datça, Bodrum ve Marmaris kıyılarında avlanıyoruz. Denizin bu kadar çekildiğini ilk defa görüyorum. Sular son 2 yıldır hiç bu kadar çekilmemişti'' dedi.