Pınar Öğün’ün yönetmenliğini yaptığı, senaryosunu Meltem Arıkan’ın yazdığı ‘Exhibit’ isimli kısa film, Cannes Film Festivali’nde gösterime kabul edildi.
Cannes Short Film Corner’da gösterilecek ‘Exhibit’in konusunu yönetmenine sorduk. Öğün, film hakkında şöyle konuştu: “Zifiri bir karanlığın içinde bir sanatçının üç adet enstelasyonun olduğu bir sergi alanı Exhibit. Üç adam yüzlerinde Venedik maskesi ile havada asılı Barok çerçevelerin arkasında izleyicisini beklemektedir. İki kadın bu sergiyi gezmektedir. Belki de ilk kez çerçeve dışında kalmıştır kadınlar ve obje bu kez adamlardır. Çerçevelerin dışında özgür kalan kadınlar bir adam seçmenin sorumluluğunu alırlar mı, yoksa adamın gözünden kendilerini bildikleri yöntemle çerçeveye mi sokmaya çalışırlar? Exhibit aslında mum ışığında süregelen bu serüvenin belirsiz karanlığıdır.”
Filmi Bristol’da, Eyeslight Film Stüdyosu’nda çeken Pınar Öğün’e T24 için sorduğumuz sorular ve aldığımız yanıtlar şöyle:
- Filminiz Cannes Short Film Corner’da gösterim için onay alınca ne hissettiniz?
Cannes Short Film Corner’da gösterim için seçilmek hiç beklemediğim bir haberdi. Gerçekten olağanüstü bir duygu… Bu süreci insanlarla paylaşmak için sabırsızlanıyorum ve gösterim sonrası tepkiler nasıl olacak çok merak ediyorum.
- Ne kadar sürede bitti film?
Film çekimi iki gün sürdü ancak hazırlık süreci altı ay! Öncelikle, sevgili yapımcım Üstün Çanga ile beraber tiyatro metni olarak yazılmış metni bir sinema senaryosuna adapte ettik. Sonra ben oturup kare kare ne hayal ediyorsam çizdim ve mum ışığında çekilmesi ve karanlıkta geçmesi fikirleriyle teknik ekibi oluşturma süreci başladı. Böylece 10-15 kişilik ekibimiz kuruldu.
- Filmde siz de oynadınız mı?
Evet, filmde ben de oynuyorum.
- Senaryoyu Meltem Arıkan yazdığına göre, filmde bir edebi tad yakalayacak mı izleyici?
Kesinlikle. Meltem Arıkan’ın kısa oyun olarak yazdığı metni okurken, bu metnin kameraya daha çok yakışacağını düşündüm. Exhibit’in metni içimdeki yönetmeni çağırdı.
- Sizce sinema?
Gözlerimi kapattığımda gördüğümü projekte etmek, duyduğumu fısıldamak, hissettiğim duyguyu yaşatmak… Yönetmen olarak müthiş bir ifade etme alanı…Hayal gücünle özgürleştikçe senin sayende bağımsızlaşan, farklılaşan bir tuval. Metnin yaşama sızdığı, müziğin, duygunun, düşüncenin görüntüde buluştuğu bir an serisi…
- Bundan sonra sizi kamera arkasında daha sık görecek miyiz?
Bunu gerçekten çok istiyorum. Oyuncu olarak içinde olurum olmam ama yönetmek ve bana ait bir dünya yaratmak müthiş keyifli bir serüven benim için…Bir sinema filmi projem var. İngiltere’de çekeceğim, daha projeyi geliştirme aşamasındayız.
- Bir sonraki projeniz nedir?
Mart ayı itibariyle Arcola Tiyatro sahnesinde provalara başlıyorum. Nisan ayında Hannah Khalil’in yazdığı Chris White’ın yöneteceği 'Scenes from 68 years' isimli oyunda oynayacağım. Mayıs ayında Cannes’dayız. Haziran itibariyle’de eşim Memet Ali Alabora’nın yöneteceği ve yine Meltem Arıkan’ın yazdığı ‘Enough is Enough’ isimli oyunla İngiltere’yi gezeceğiz. Bu sırada tabii ki bir de bahsettiğim sinema filmi var. Heyecanlı günler başlıyor. Bu sürecin ilk röportajı size nasip oldu.