Yaşam

OSTİM CEHENNEMİ, Ankara'da ailelerin ocağını yaktı

Ankara OSTİM'de akşam saatlerinde meydana gelen ikinci patlamada 10 kişi hayatını kaybetti.

03 Şubat 2011 02:00
T24 - Başkent Ankara'da yaşanan iki ayrı patlamada 17 kişi yaşamını yitirdi. 20'den fazla kişi ise yaralandı.  


Ankara'da gündüz meydana gelen ve 7 kişinin hayatını kaybettiği patlamanın ardından akşam saatlerinde bir patlama daha meydana geldi. İkinci patlamada ise son gelen bilgilere göre en az 10 kişi hayatını kaybetti. Patlamanın meydana geldiği binada işçilerin mahsur kaldığı açıklandı. Hürrriyet gazetesinde yer alan habre şöyle:

1- Jeneratör fabrikasında oksijen tüpü patladı 

Olay yerinden fotoğraflar - GALERİ

Dün öğle saatlerinde bölgeyi savaş alanına çeviren patlama Ortadoğu Sanayi ve Ticaret Merkezi (OSTİM) Uzay Çağı Caddesi’nin yakınındaki Hasan Özkan’a ait Özkanlar Hidrolik Makine Sanayi fabrikasında meydana geldi. Yaklaşık 70 kişinin çalıştığı jeneratör ve yatay sondaj makineleri üreten işyerindeki patlamada binanın tüm camları kırıldı. Bitişiğinde bulunan OSTİM Mega Center’ın iki katı çöktü. Çevredeki çok sayıda araç hasar gördü. 20’ye yakın kişi göçük altında kaldı. Bölgeye çok sayıda ambulans, itfaiye ve sivil savunma ekibi sevk edildi.


Enkaz altında iki kişi

Sivil savunma ekipleri enkazda AKUT’la birlikte görev yaptı. Ekipler, enkaz altından cesetleri çıkarırken, 34 yaralı da Etlik İhtisas Hastanesi , Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi ile Onkoloji Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Olay yerinde incelemelerde bulunan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün de, “Çalışma esnasında oksijen tüplerinin olduğu bölümde kesme işlemi yapılırken bir patlamanın olma ihtimali yüksek. Enkazda bir ya da iki kişinin bulunma ihtimali var” dedi.


Gaz sıkışması olabilir

Valilik yetkilileri, patlamada ölen altı kişiden ikisinin kimliğinin belirlendiğini açıkladı. Dursun Kavak ve Satılmış Şimşek ile kimliği belirlenemeyen iki kişinin olay yerinde öldüğünü belirten yetkililer, iki kişinin de Onkoloji Hastanesi’nde ameliyat sırasında hayatını kaybettiğini söyledi. Haberi alan işçi aileleri olay yerine koştu. Birbirlerine sarılarak ağlayan çalışanlar ile yakınlarını da görevliler sakinleştirmeye çalıştı. İtfaiye yetkililerinden alınan ilk bilgilere göre patlama, jeneratör ve yatay sondaj makineleri üreten fabrikanın alt katında 20’ye yakın sanayi ve mutfak tüpünün stoklandığı depoda meydana geldi. Yetkililer, sanayi tüplerinden sızan gazın sıkışması nedeniyle patlamanın meydana gelmiş olabileceğini belirtti. Olay yerine, başta Başbakan Erdoğan olmak üzere çok sayıda yetkili de geldi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, “Teknik boyutları araştırılıyor ama bizim için önemli olan patlama sonucu çok can kaybı olmasın” diye konuştu. Enkazdaki arama-kurtarma çalışmaları ise gece geç saatlere kadar devam etmesine rağmen, enkaz altında kaldığı iddia edilen 2 kişiye ulaşılamadı.


İşletmenin belgesi yok

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 7 kişinin öldüğü OSTİM’deki Özkanlar Hidrolik Makina’da meydana gelen patlamaya ilişkin, “İşletmenin işletme belgesinin olmadığını öğrendim Gerekçelerini, sebeplerini inceliyoruz. Biz yapısal ve teknolojik tedbirleri alsak bile, eğer insanlar kendi hayatlarını önemsemiyorlarsa bu çok büyük bir zafiyettir” diye konuştu. 


2- Tiner ve boya tankları patladı: 10 ölü 14 yaralı 



Torna atölyesi ruhsatıyla çalışan, tiner ve boya imalathanesindeki patlamanın ardından yangın çıktı, LPG’li 17 araç infilak etti. 

Dün öğle saatlerinde patlamayla sarsılan Ankara, akşam saatlerinde yine OSTİM’deki ikinci patlamayla bir kez daha sarsıldı. İvedik 25’inci Cadde’de tiner ve otomobil boyası imal eden işyerinde saat 19.30’da büyük bir patlama oldu. Patlamayla birlikte tiner ve boyalar alev aldı. İşyerindeki tiner ve boya tanklarının peşpeşe patlamasıyla alevler çevreyi tamamen sardı. Tutuşan LPG’li araçlar da infilak etti. Patlamada içeride bulunan işçilerden 10'u öldü, 14 işçi de yaralandı. Ankara’daki bütün itfaiye ve sağlık ekipleri OSTİM bölgesine sevkedildi. Bölgede olağanüstü önlemler alındı. 


'İki olay arasında ilişki yok'

Patlamanın hemen ardından olay yerine giden Ankara Valisi Alaaddin Yüksel “Torna atölyesi olarak ruhsat alan işletme içinde tiner ve boya imalatı yapılıyor. Patlama tiner kazanında meydana geldi. Eğer bir ihmal varsa kimsenin yanına kâr bırakmayız.” dedi. 2. patlamanın sabotaj olabileceği ihtimali üzerinde durulurken, soruşturmanın çok yönlü sürdürüldüğü bildirildi. Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, “Olaylar arasında ilişki yok. 17 araba paramparça oldu” dedi. 



Mahsur kalanlara psikolojik destek 



Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, 10 veya 12 çalışanın mahsur kaldığını söyledi. Yüksel, “İçeri ile bağlantı kuruyoruz, devamlı arkadaşlarımız psikolojik destek veriyor. Ne yapmaları gerektiğini söylüyor” dedi. Bodrum katta mahsur kalanları kurtarma çalışması çevreye yayılan yangın, duman ve yoğun koku nedeniyle uzun süre yapılamadı.   


Hikâyeleri yürekleri dağladı 



Necdet 2 gün önce işe başlamıştı. Ali geride 2 yetim bıraktı. Dursun yıllarca hayalini kurduğu arabasına doyamadı. Satılmış oğlunu 3 ay önce kanserden kaybetmişti Milliyet gazetesinde yer alan haber şöyle:

OSTİM’de meydana gelen patlamada yaşamını yitiren işçilerin hikayeleri yürek burktu. Zor koşullarda yaşam mücadelesi veren, ancak patlamayla yaşama veda eden işçilerden Necdet Ali Danışman (28) henüz 2 gün önce işe başlamıştı. Ailesini geçindirebilmek için hiç evlenmeyen Dursun Kavak’ın annesi, “4 oğlum vardı. 3’ü küçükken ölmüştü. Dursun koyduk adını, dursun diye ama durmadı o da gitti” dedi.

OSTİM’deki patlama, zor koşullarda yaşam mücadelesi veren ve patlamada hayatını kaybeden işçilerin ailelerinin bütün umutlarını da yıktı. İşçilerin olaydan hemen sonra götürüldüğü Onkoloji Hastanesi’nin bahçesi, acılı ailelerin akınına uğradı. Ailelerin gözyaşlarıyla uğurladığı işçilerden her birinin yürek burkan hikayeleri vardı.


2 gün önce işe başlamış

Düşük bir maaşla çalıştıkları belirtilen işçilerden 28 yaşındaki Necdet Ali Danışman’ın 2 gün önce işe başladığı öğrenildi. 

Ölenlerden Kaynakçı Abdülkadir Kurt’un bir süre işsiz gezdikten sonra yaklaşık 3 ay önce ölüme yakalandığı işe başladığı öğrenildi. Kurt’un ailesi, uzun süre haber alamadıkları oğullarının öldüğünü öğleden sonra öğrenebildi.


Ailesi için evlenmedi

Yaşamını yitiren işçilerden, 4 çocuklu 28 yaşındaki Dursun Kavak’ın ise ailesinin geçimini sağlamak için evlenmediği öğrenildi. Kavak’ın işyerine geç gittiği, işyerine ulaşmasından kısa süre sonra patlamanın meydana geldiği bildirildi. Birkaç hafta önce otomobil aldığı öğrenilen Kavak, yıllardır satın alabilmek için çalıştığı arabasına doya doya binemeden yaşama veda etti.
Dursun’un annesi, “4 oğlum vardı. 3’ü küçükken ölmüştü. Dursun koyduk adını, dursun diye ama durmadı o da gitti. Bize o bakıyordu. O sülalemizde kalan tek erkek çocuktu’ diye konuştu.
Olay yerinde hayatını kaybeden işçilerden 26 yaşındaki Satılmış Şimşek’in ise bir süre önce 3 yaşındaki oğlunu kanserden kaybettiği öğrenildi. Macunköy’de bir gecekonduda zor şartlarda yaşayan Şimşek’in ailesi, acı haberle, ikinci kez yıkıldı.


İşten izin alabilseydi... 

30 yaşındaki Kaynakçı Ali Yiğit, geride iki yetim bıraktı. Yiğitin eşi Saniye Yiğit ise, “Ben, bugün (dün) sabah, bir akrabamızın cumartesi günü yapılacak olan düğünü için Çorum’a gittim. Eşim işten izin alamadığı için cuma akşamı gelecekti. Eşimin kıyafetlerini hazırlayıp, gitmeden önce yatağın üstüne bırakmıştım. Bugün köyde vefat ettiğini öğrendim” dedi.


Canlı yayında şikâyet 

OSTİM'deki patlama ile ilgili olarak canlı yayın esnasında söyleyen bir söz, bir anda her şeyi değiştirdi...

Gazetecilerin, “Burası 24 saat çalışıyor mu?” sorusu üzerine Gökçek, “Buradaki vatandaşlar daha iyi bilir” diyerek, yanındaki vatandaşa sordu. Vatandaşın, “24 saat çalışıyor” sözleri üzerine, “Ne yapılıyor burada hemşerim” diye soran Gökçek’e vatandaş, “Başkanım burada kaçak mazot üretiyorlar. Solventten mazot üretip satıyorlar. Burası 24 saat çalışıyor” dedi. Gökçek, bunun üzerine, gazetecilere, “Arkadaşlar bunu söylüyor. Belediye olarak bizim denetleme yetkimiz olmadığından bilemiyorum“ diye konuştu.


‘açak mazot' Ssözlerine tepki

İvedik Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Gültekin, Gökçek ve Yüksel’in iddiaları için, “Bu patlamanın tinerle alakası yok. Patlamadan etkilenen üç tane firma var. Biri otomotiv yedek parçası, bir tanesi turşu ve peynir, diğeri köşebend imalatı yapıyor. Aracın LPG tüpü patlayınca, Güvenmak firmasına sıçrıyor, oradaki 8-10 asetilen ve oksijen tüpünün patlaması ile de büyümüş. Daha sonra yangın, köşebent üreten Metsan ve gıda firması YNS’ye sıçramış. Güvenmak’da 10 kişi, Metsan’da 3 kişi çalışıyor. Tiner tankeriyle alakası yok, tüp patlaması. Patlamanın bulunduğu yerde 6-7 tane silo var. Ancak onların içinde yanıcı herhangi bir madde yok, tamamının içi boş. Melih Gökçek organize sanayi bölgelerine karşı olduğunu bir türlü söyleyemiyordu. Bu hadiseyi bahane ederek bazı söylemlerde bulundu. Denetimsizlik gibi birşey yok” dedi. ASO Başkanı Nurettin Özdebir ise “Yangının kozmetik imalathanesinde başladığını ve yandaki gıda ve talaş imalatı yapan bir kaç iş yerine sıçradığını” iddia etti.


‘Arabada can verdiler’ iddiası

İvedik OSB Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Gültekin ise ölenlerden ikisinin LPG tankı patlayan arabada yanarak can verdiğini öne sürdü. Patlamanın aracın LPG tankından kaynaklandığı iddiasını destekleyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise “Bu binanın arkasında tiner ve solvent dolu silolar var. Burada kaçak gaz dolumu yapıldığı iddiası var” dedi. Gökçek, “Organize sanayi bölgelerinde belediyelerin hiç bir yetkisi yoktur. Ama belediye kontrolüne girmesi şart” dedi.