BirGün yazarı İbrahim Varlı, Orta Doğu'daki gelişmeleri değerlendirdiği yazısında; "7 Ekim Hamas saldırılarının tetiklediği dönüşümün ikinci evresindeyiz. İlk evrede Gazze, Lübnan yıkıldı, Suriye HTŞ’ye teslim edildi. İlk evre 8 Aralık’ta bitti. Şimdi ikinci evredeyiz. Suriye’de, Lübnan’da yeni plan devrede. Bu evrenin en çarpıcı gelişmesi Öcalan’dan gelen 'silahları bırakın' çağrısı oldu" ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "terör eylemlerine son vererek lağvedilmesi" çağrısı yaptığı PKK'nın lideri Abdullah Öcalan, aylardır beklenen çağrıyı yaparak, PKK'nın kendini feshetmesi ve tüm grupların silahları bırakması gerektiğini açıkladı. Öcalan'ın çağrısında "Sayın Devlet Bahçeli'nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanı'nın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihî sorumluluğunu üstleniyorum" ifadeleri yer aldı. Öcalan, "Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın" dedi.
Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum" çağrısına ek olarak gönderdiği "Bu perspektifi ortaya koyarken, şüphesiz, pratikte silahların bırakılması ve PKK'nin kendini feshi, demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir" notu da okundu.
Öcalan'ın, PKK'nın kendini feshetmesi ve tüm grupların silahları bırakması yönündeki açıklamasından sonra, PKK Yürütme Komitesi, Öcalan’ın çağrısına katıldıklarını ve gereklerini yerine getireceklerini belirtti. Komite, Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılmasını da istedi.
PKK Yürütme Komitesi, 1 Mart'tan itibaren geçerli olmak üzere ateşkes ilan ettiklerini belirterek, saldırı olmadıkça hiçbir silahlı gücün eylem yapmayacağını vurguladı.
Varlı'nın yazısı şöyle:
"90’ların Balkanları gibi emperyalizmin av sahasına dönüştürülen Ortadoğu’da tarih hiç olmadığı kadar hızlı akıyor. Yüzyıllık gelişmeler adeta yıllara, aylara sığdırılırken 7 Ekim 2023 tarihli Hamas saldırılarının tetiklediği dönüşümün ikinci evresindeyiz.
İlk evre: İsrail-ABD ortaklığı Gazze’yi yerle bir etti, Lübnan’ı yakıp yıktı, lider kadroları öldürülen Hamas ve Hizbullah’ın direnci kırıldı ve sonunda da Suriyeköktendincilere teslim edildi. HTŞ liderliğindeki cihatçıların 8 Aralık 2024 tarihinde Suriye’yi ele geçirmesiyle ilk evre de sona erdi.
İkinci evre: Şimdi ikinci evredeyiz. Lübnan içeride Hizbullahsız bir mühendisliğe tabi tutuldu. Dürziler üzerinden Suriye’de planın ikinci aşaması hayata geçirildi. Güney Suriye’de Dürziler Tel Aviv destekli özerklik ilan etti, İsrail Golan üzerinden işgalini derinleştirdi. SDG, HTŞ ile petrol anlaşması yaptı, kurumsal varlığını kabul ettirdi. Bu evrenin en çarpıcı gelişmesi ise 27 Şubat’ta Öcalan’dan gelen “silahları bırakma” çağrısı oldu.
Amerikan emperyalizminin İsrail ile birlikte yeni bir dizayna tabi tuttuğu Ortadoğu’da harekete geçirilen fay hatları bütün bir jeopolitiği sarsarken İmralı’nın “silah bırakma ve kendini feshetme” çağrısına PKK “ateşkes” kararı ile yanıt verdi.
Örgüt, Öcalan’ın çağrısının içeriğine katıldığını ve çağrının gereklerine uyacağını deklare etti. Kendilerine yönelik saldırı olmadıkça hiçbir güçlerinin silahlı eylem yapmayacağı duyuruldu. Örgüt, bunun dışında silah bırakma konusunun ise Öcalan'ın "pratik öncülüğü ile gerçekleştirilebileceğini" ifade etti. "Çağın manifestosu" olarak yorumlanan Öcalan'ın çağrısının, "Bir son değil, tersine yepyeni bir başlangıç" olduğu kaydedildi."