Posta gazetesi yazarı Oral Çalışlar, DEVA Partisi Ali Babacan'ın ODTÜ'de öğrenciler tarafından yuhalanmasına ilişkin olarak,“Babacan’ın AK Parti iktidarında uzun yıllar sorumlu makamlarda bulunması yatıyor. Buna dayanarak ona 'Seni istemiyoruz' diyorlar. Ayrıca, bir anlayışa göre, muhafazakardan demokrat olmaz, muhafazakarlarla bir arada yaşamak, onlarla bir uzlaşma kültürü yaratmak doğru değildir, mümkün değildir. İslamcının sesini kısmak gerekir. Peki sosyalistten demokrat oldu mu? Ya da olmadıysa neden olmadı?" diye sordu.
Çalışlar yazısında, "Türkiye’de yeterince özümsenmiş bir demokrasi geleneği olmadığı ve devletin gücü solcuların tepesinde durduğu için, sol da kendisini demokrasi konusunda yeterince geliştirip olgunlaştıramıyor. 1968 ve sonrasında devlet sağcı öğrencileri solcu öğrencilerin üzerine saldı. Şiddet belirleyici unsura dönüştü." düşüncesini dile getirdi.
Çalışlar, "Yüzde 50+1 gereken bir seçim sistemi söz konusu. Daha önce yüzde 50 oy alan iktidar partisinden kopuşlar var. İktidar partisinin çoğunluğu kaybetmesi, ancak bu kopuşlarla mümkün olabilir. Üstelik kopanlar partide etkisi olan isimler. Geniş bir muhalefet, demokrasi için şart. Yüzde bir veya iki oy bile kritik. Neden onlara 'yuh'? Türkiye’de gerçek bir demokrasi kurulabilecekse, gerçek bir özgürlük ortamı ortaya konabilecekse, bu projeye toplumun tüm kimlikleri katılmalı. Ötekini dışlayan, 'herkes benim gibi düşünecek' diyen bir tutum ne bizi demokrasiye ulaştırabilir ne de ülkede iç huzur ve barış ortamı sağlayabilir. Bugün yeni bir Türkiye projesinin nasıl gelişebileceğini konuşuyoruz. Dindarın, milliyetçinin, sosyal demokratın, sosyalistin, Alevi’nin, Kürt’ün, yoksulun, hor görülenin, farklı olanın, anlaşılmayanın; eşitlik ve adalet için ne yapması gerektiğine kafa yoruyoruz. 'Yuh' çekmeden önce bir durup düşünebiliriz" ifadesini kullandı.
TIKLAYIN | Babacan'dan kendisini protesto eden ODTÜ öğrencilerine: Biz konuşmaya her zaman hazırız
TIKLAYIN | Ali Babacan'a ODTÜ’de protesto; "AKP'nin türevleri bu ülkeye umut olamaz"