23 Ekim 2011'de gerçekleşen ve 600'den fazla kişinin hayatını kaybettiği 7,2 şiddetindeki Van depreminin ardından Müge Anlı, ATV'de yayınlanan Tatlı Sert programında, "Herkes haddini bilecek. Yeri geldi mi taş atacaksın, Mehmetçik'i kuş avlar gibi avlayacaksın sonra zor günlerde canım cicim deyip, yardım isteyeceksin. O polisler hemen yardımına koştu oradakilerin. O taş atanların eli kırılsın. Askerlerimize polislere zeval vermesin" demişti.
Program sunucusu Müge Anlı'nın Van depremi sonrasında sarf ettiği sözler nedeniyle yapılan suç duyurularına İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı takipsizlik kararı verdi.
Bu sözleri "nefret söylemi" kapsamında değerlendirerek Anlı hakkında "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek"ten suç duyurusunda bulunan Diyarbakır Barosu'ndan Avukat Erhan Ürküt'ün yaptığı başvuruya, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Nurten Altınok takipsizlik kararı verdi. Aralarında Diyarbakır, Batman ve Şırnak Baro Başkanları'nın da bulunduğu 64 kişinin yaptığı suç duyurusuna ise henüz bir karar gelmedi.
Takipsizlik kararında şöyle denildi: " Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 216. maddesinde düzenlenen halkı ırk ve bölge farklılığına dayanarak kin ve düşmanlığa tahrik suçunun oluşabilmesi için, kışkırtmanın farklı halk topluluklarını birbirine karşı düşmanlığa sevk etmesi ve 'kamu güvenliği' için tehlikeli olabilecek yeterlilikte olması tehlikenin somut ve yakın tehlike olması, kışkırtmanın şiddet içermesi gerekmektedir."
"Programın bütünlüğü ele alındığında şüphelinin depremin acılarını yaşayan Van halkını hedef almadığı ve onları terörist olarak niteleyip aşağılamadığı, güvenlik güçlerimize taş atan ve onları öldürenlere yönelik doğal afetlerde olay mahalline ilk gelen ve her türlü çalışmaya katılan güvenlik güçlerinin kıymetinin bilinmesini isteği kanaatine varılmıştır. Bu nedenle şüpheli hakkında kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir."
Karara itiraz
Avukat Erhan Ürküt, takipsizlik kararına itiraz etti. Ürküt "Konunun bilirkişiye gitmesi gerekirdi. Programın sunucusu ve konuklarının konuşmalarının bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekirdi. Milyonlarca kişinin izlediği ulusal bir kanalda düşmanlığa sevk edici bu tip konuşmaları yapmak suçtur. Takipsizlik kararı talihsizdir. Konuyu burada bırakmayacağız, karara itiraz ettim" dedi.