Cumhuriyet gazetesi yazarı Mine Söğüt, 19 Mayıs Atatürk'ün Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nda, Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ne atıfta bulunarak yazdığı yazısında, "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmek değil, mevkiini suistimal edenlerden, mafya ile yola düşenlerden, dini siyasete alet edenlerden ve ülkenin kasasını boşaltıp üstüne üstlük bir de sağı solu tehdit edenlerden kaçıp kendi canını kurtarmaktır. Bundan sonra yaşayacağın hayatta, burada ya da başka yerde, demokrasiden ödün verenlere artık göz yummamaktır. Laikliğe burun kıvırmanın ne anlama geldiğini anlamaktır. Çağdaşlığın ve evrenselliğin değerini bilmektir. Hukukun ne anlama geldiğini asla unutmamaktır" dedi.
"Hukukçuların çoğu hukuktan vazgeçtiler, gazetecilerin çoğu gazetecilikten vazgeçtiler, doktorların çoğu doktorluktan vazgeçtiler, öğretmenlerin çoğu öğretmenlikten vazgeçtiler, işçilerin çoğu sendikalardan vazgeçtiler, siyasilerin çoğu siyasetten vazgeçtiler, bilim insanlarının çoğu bilimden vazgeçtiler, askerlerin çoğu ülkeden vazgeçtiler..." diyen Söğüt, şöyle devam etti:
"Ve halkın çoğu sizden vazgeçti. Bu ülke gençlerinden vazgeçti.
Ey Türk istikbalinin evladı!
İşte, bu ahval ve şerait içinde tek vazifen nasıl bir dünyaya doğduğunun bilincinde olmak ve sana dayatılan değerleri, ahlakı, hedefleri akıllıca sorgulamaktır.
Dünle bugün arasında doğru bağları kurmaktır. Geçmişin hatalarını tekrarlamamaktır.
Fırsat eşitliğini, ücretsiz eğitimi ve sağlık haklarını, insan haklarını, toplumsal cinsiyet eşitliğini savunmayan iktidarlara dönüp bakmamaktır.
Özgürlüğün ve bağımsızlığın kıymetini bilmektir.
Devletten, otoritelerden, diktatörlerden, reislerden değil...
Diğer insanlara, canlılara ve doğaya zarar vermekten korkmaktır.
Muhtaç olduğun kudret, bir tuşla ulaşabildiğin o sonsuz evrende ve senden öncekilere benzememe becerindedir. "