Genel Cerrahi Uzm. Opr. Dr. Özlem Karaca Ocak, "Ekim ayı tüm dünyada Meme Kanseri Farkındalık Ayı olarak kutlanıyor. Meme kanseri biliyoruz ki kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Kadınlarda en sık ölüme neden olan kanser türü meme kanseridir. Bu kadar sık görülen, ölümün olduğu kanser türünü bazı tedbirlerle riskini azaltabiliyoruz. Meme kanseri farkındalık ayının amacı kadınlarda farkındalık oluşturarak erken teşhisi sağlamaktır. Pek çok kanser türünde olduğu gibi meme kanserinde de erken teşhis hayat kurtarıyor.'' dedi.
''Başlangıç evresinde yakaladığımız vakanın 5 yıllık sağ kalım oranları yüzde 95 ile 98''
Dr. Ocak sözlerine şöyle devam etti:
''Başlangıç evresinde yakaladığımız bir meme kanseri vak'asının 5 yıllık sağ kalım oranları yüzde 95 ile 98 oranlarında iken evre 3 yani ilerlemiş meme kanseri vak'alarında bu oranlar maalesef yüzde 60'lara kadar düşmektedir. Sonuç olarak farkında olmalıyız. Kadın olmak zaten başlı başına bir risk faktörüdür. Kendi kendimize ayda 1 muayenemizi mutlaka yapalım. Yılda 1 mutlaka hekim kontrolüne gidelim. 40 yaşında üzerindeysek mutlaka riskli gruplardaysak mutlaka mamografimizi çektirelim. Lütfen kendinizi önemseyin. İhmal etmeyin" dedi.
''Son yıllarda meme kanseri ölümcül hastalıktan daha çok kronik bir hastalığa doğru evrildi''
Ellerinde tıbbi onkoloji olarak önemli imkanlar bulunduğuna dikkat çeken Medikal Onkoloji Uzm. Dr. Yusuf Günaydın, "Kanser günümüzün en önemli hastalıklarından bir tanesidir. Hem sayı olarak fazla hem de en sık rastlanan hastalarından biri olduğu için günümüzde büyük bir önem arz ediyor. Kadınlarda en sık görünen meme kanseridir. Birincisi erken tanı ve tedavi ile başarı oranımız son yıllarda artmış olmasıdır. Güncel tedavi yaklaşımları bizim bu hastalığa karşı farkındalığın artmasına sebep oluyor. Eğer erken tanı koyarsak hastalardaki başarı oranımız artıyor. Bilinçli bir toplum yok. Farkındalığın artırılması için biz sağlık çalışanlarına çok iş düşüyor. Evre 4 dediğimiz tüm vücuda yayılmış olan hastalıklarda da tıbbi onkoloji olarak elimizdeki silahlarımız her geçen gün artmaktadır. Artık son yıllarda bu ölümcül hastalıktan daha çok kronik bir hastalığa doğru evrilmektedir. Bu konuda da toplumumuzun sağlık çalışanlarına güvenmesi ve pozitif bilimin getirdiği imkanları kullanması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
''Meme kanserinden değil geç kalmaktan korkmak gerek''
Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Özge Özdemir ise "Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre akciğer kanserinden sonra kadınlarda 2'nci ölüm sebepleri arasında görülmektedir. Aslında bakarsanız meme kanserinden değil geç kalmaktan korkmak gerekmektedir. Bakıldığı zaman tedavi protokollerine multidisipliner yaklaşımla radyo terapi, cerrahi ve kemoterapi ile sağ kalımlar ciddi derecede yüksek seyretmektedir. Radyoterapi kısmına bakmak gerekirse özellikle kadın meme kanseri hastalarının 4'te 1'inin mutlaka radyoterapi ihtiyacı doğmaktadır. Mutlaka erken tanı hayat kurtarır diyoruz" ifadesini kullandı.