Yaşam

Mağrip ülkeleri ne kadar güvenli?

Almanya'da Mağrip ülkelerinin "güvenli ülke" ilan edilmesi tartışmaları sürüyor. Buna karşı çıkanların önemli argümanlarından biri de Fas, Tunus ve Cezayir'de eşcinsellere yönelik baskı ve takibat.

23 Şubat 2019 11:44
Almanya'da Mağrip ülkelerinin "güvenli ülke" ilan edilmesi tartışmaları sürüyor. Buna karşı çıkanların önemli argümanlarından biri de Fas, Tunus ve Cezayir'de eşcinsellere yönelik baskı ve takibat.İltica başvurularından kaynaklanan yükü azaltmaya çalışan Almanya, bazı ülkeleri "güvenli ülke" ilan ederek bu ülke vatandaşlarının başvurularını istisnai durumlar dışında engellemeyi hedefliyor. Amaç, güvenli olarak sınıflandırılan ülke vatandaşlarının başvurularını hızla sonuçlandırıp bu kişileri ülkelerine geri gönderebilmek. Mağrip ülkeleri olarak bilinen Fas, Tunus ve Cezayir de bu bağlamda güvenli olup olmadığı yıllardır tartışılan ülkelerden. Mağrip ülkelerinin güvenli ilan edilmesine karşı çıkanların dikkat çektiği önemli noktalardan biri eşcinsellere yönelik hak ihlalleri. Ocak ayı başında Tunus'ta tecavüze uğrayıp soyulduğu şikayetiyle polise başvuran genç Tunuslu erkeğin başına gelenler, bu ülkelerde eşcinsellere yönelik yasal ve toplumsal koşulları özetler nitelikte. Karakolda eşcinsellikle suçlanan genç, anal muayenenin ardından gözaltına alındı. Şubat ayında çıkarıldığı mahkemede ise eşcinsellik suçundan altı ay hapis cezasına çarptırıldı. Yargıçlar tecavüze uğramadığı, iki sanıkla anlaşmalı olarak cinsel temasta bulunduğu gerekçesiyle altı ay daha ceza verdi. İki sanık da eşcinsellik suçlamasıyla altışar, hırsızlık suçundan da ek olarak ikişer ay hapis cezasına çarptırıldı. Tunus'ta eşcinsellik suç ve üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılabiliyor. Tunuslu LGBT (Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Trans) hakları derneği Shams'ın başkanı Munir Batur DW'ye verdiği demeçte, Tunuslu gencinkine benzer pek çok vaka bulunduğunu belirtiyor. Eşcinsellerin şantaj, soygun, cinsel taciz ve saldırılara maruz kaldıklarına, ancak polise gidemediklerine dikkat çeken Batur, "Gidemiyorlar, çünkü kendileri tutuklanacağım diye korkuyorlar" diyor. Eşcnsellere yönelik resmi makamların keyfi uygulamaları ve toplumsal şiddet sadece Tunus'a özgü bir durum değil. Cezayir'de tıp öğrenimi gören Assil Belalta Şubat ayı başında öğrenci yurdundaki odasında ölü bulundu. LGBT derneği Alouen'in verdiği bilgilere göre kimliği belirlenemeyen iki kişi Belalta'nın boğazını keserek ölüme terketti. Katiller odanın duvarına "Gay" yazıp kaçtı. "Almanya inanılırlığını kaybetmemeli" Almanya'da Mağrip ülkelerinin güvenli ülke olarak sınıflandırılmasını Eyalet Temsilciler Meclisinde bloke eden Yeşiller partisi, eşcinsellerin durumuna dikkat çekiyor. Partinin mülteci politikaları sözcüsü Luise Amtsberg, üç Mağrip ülkesinde de eşcinselliğin cezaya tabi olduğuna dikkat çekerek "Bu tabii ki insan haklarıyla ilgili tüm ölçütlere aykırı ve bu ölçütler Almanya açısından bir ülkenin güvenli kabul edilmesinde temel olmalı" diyor. Amtsberg DW'ye verdiği demeçte, Almanya'nın insan hakları politikalarının inanılırlığını kaybetmemesinin önemine de dikkat çekerek "İnsan hakları bilançosu tartışmalı ülkeleri güvenli diye sınıflandırırsanız bu ülkelerin hükümetlerini aklamış olursunuz. Aynı zamanda bu alanda iyileştirmeler için mücadele veren sivil toplumu yalnızlığa terk edersiniz. Sonuçta ilticanın nedenlerini ortadan kaldırmak yerine daha da güçlendirmeye katkıda bulunmuş olursunuz" diyor. Tunuslu LGBT derneği Shams'tan Münir Batur, Mağrip ülkelerinde eşcinsellerin hukuki ve toplumsal durumunun iyileştirilmesi sürecinin çok yavaş ilerlediğini belirterek Tunus Devlet Başkanı Beci Kaid es-Sibsi'nin daha kısa süre önce eşcinselliğin suç olmaktan çıkarılmasına karşı görüş bildirdiğini hatırlatıyor. İslamcı çevrelerin baskısına da dikkat çeken Batur, bu çevrelerin eşcinsellerin hapse atılmasından yana olduğunu belirtiyor. Kerstin Knipp/İsmail Azzam © Deutsche Welle Türkçe