Kültür-Sanat

Lady Gaga konserine gideceklere öneri: Tırnakları kesin, yüzükleri çıkarın!..

Türkiye’deki hayranlarıyla ilk kez 'Lady Gaga’s artRAVE: the ARTPOP Ball' turnesi kapsamında bu akşam İTÜ Stadyumu’nda buluşacak Lady Gaga hayranlarını neler bekliyor

16 Eylül 2014 18:23

Dünyaca ünlü sanatçı Lady Gaga bu akşam İTÜ Stadyumu’nda konser verecek. Klipleriyle ve şarkılarıyla farklı bir profil çizin Lady Gaga kimileri tarafında çok sevilse de, kimileri de uzak kalmayı tercih ediyor.

Peki Lady Gaga kimdir?

GQ dergisinden Elif Türkölmez hem Lady Gaga’nın Katolik okulundan başlayıp “anormal” bir hayata geçişini özetlerken, hem de ilk kez konserine gideceklere önerilerde bulundu.

GQ’da “Büyüyünce Lady Gaga olmak” başlığıyla yayımlanan yazı şöyle:

 

Büyüyünce Lady Gaga olmak

 

Asıl adı Stefani Joanne Angelina Germanotta. Bunu söylemeseydik de onun İtalyan kökenli bir Amerikalı olduğunu tahmin edebilirdiniz. Hayır, sadece fiziksel görünümüne bakıp değil, daha çok Madonna’vari asiliklerinden, yatılı kız Katolik okulunda büyümenin getirdiği çok belli çatlaklıklarından anlardınız bunu.

Lady Gaga, röportajlarında da söylediği gibi bu “Katolik olma” durumunun ekmeğini çok yemiş, hâlâ da yiyor. “Öyle sıkı bir disiplin içinde büyüdüm ki okul bittiğinde yapmak istediğim tek şey anormal olmaktı” diyor.

“Büyüyünce ne olacaksın?” sorusunun karşılığı onun için hiçbir zaman öğretmen ya da hemşire olmamış anlayacağınız. Baştan beri biliyormuş ne yapacağını. “Annem o kadar çok çalışırdı ki ona bakıp, büyüyünce böyle bir şey yapmak istemediğimi düşündüğümü hatırlıyorum” diyor. Ama büyürken yaşadığı en büyük korkularından biri de işsiz kalmakmış. İlk yönetmenlik deneyimi olan “Marry the Night” adlı şarkısının 13 dakika süren video klibiyle ilgili konuşurken dediği gibi “Bu klip benim hayat hikayemi anlatıyor. İşsiz, parasız, yalnız kalmaktan ölesiye korkuyordum. Ama artık benim bir işim var ve çok mutluyum.”

İnsanın işi Lady Gaga olmak olunca hem çok yoruluyor hem de çok eğleniyor tabii. Vücuduna pirzola sarıp sahneye çıkıyor, aldığı naylon elbise üzerine olmayınca aylarca aç kalıyor, sonra yeşil pullu-siyah dantelli-kırmızı tüylü başka bir şort/tayt/mayo olmayınca da kilo almak için yol üstünde gördüğü her hamburgercide durup bir çizburger, iki büyük kızarmış patates yiyor.

Hayranlarına âşık, yapımcısından memnun, son zamanlarda iyice yakınlaştığı kankası Beyoncé’yle kahve içip kurabiye yerken “ne olacak bu Rihanna’nın küçülen poposu” gibi konuları konuşmaya da bayılıyor ama erkeklerden yana bahtsız. Allah çirkin şansı vermemiş, kimi sevse terk edilmiş. “Erkekler aklımdan korkuyor. Mesela piyanonun başına oturup üç dakika içinde bir şarkı bestelediğim için benden ayrılan sevgilim oldu. Bu tür şeyler erkeklere fazla geliyor sanırım” diyor.

Lady Gaga, her yönüyle fazla bir kadın. Ama işi de bunu gerektiriyor. Bir Lady Gaga kolay yetişmiyor.

 

Konserden önce bilin

 

*Stage diving yapmayı yani sahneden seyircinin üzerine atlamayı pek seviyor ve hemen hemen her konserinde de yapıyor. Öndekiler hazır olsun, tırnaklar kesilsin, yüzükler çıkarılsın.

*Lady Gaga turneye çıkınca dünyanın bir ucuna kadar gitmeden dönmüyor. Araştırmalar Monster Ball turu kapsamında kat ettiği mesafeyle Dünya'nın çevresinde dört tur atılabileceğini gösteriyor.

*Gaga, İstanbul'dan sonra Atina'ya geçecek. Burada yakalayamazsanız komşunun kapısını çalabilir hatta geçmişken bir de Eylül tatili sıkıştırabilirsiniz.

*Türkiye'ye 21 TIR ve 144 kişilik bir ekiple geliyor. Kuliste mutlaka organik zencefil, limon, bal, seramik kupa ve su ısıtıcısı olmasını istiyor. Sesinin kısılmasından çok korkuyor. Karton ya da plastik bardak görmeye tahammül edemiyor ve bazen de yaşanabilecek her türlü aksiliğe karşı kuliste yerli tasarımcı olmasını istiyor. Bizim de aklımıza kuliste elinde iğnelikle bekleyen Nur Yerlitaş geliyor.