DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, Kürt sorununun çözümü için Kosova'daki uygulamayı örnek gösterdi. Türk, "Kosova'da Türk azınlığa karşı olan yaklaşım burada uygulansa Kürt sorunu çözülür" dedi.
Kürtçe köy isimlerine özgürlük!
Kürt sorununda yeni açılımlar olabilir
Kürt aydınlar da 'akil adam' diyor
Köylerin Türkçe ismi zaten kullanılmıyor
Kürtçe köy isimlerinin geri verilmesine ilişkin haberleri değerlendiren DTP lideri Türk, şunları söyledi:
"İsimlerini değiştireceksiniz ama dilini yasaklarsanız ne anlama gelir? Zaten verilen yeni Türkçe isimleri hiç bir Kürt kullanmıyor. Kürtlerin bir kültürünün, dilinin, kimliğinin olduğunu unutmadan gereğini yerine getirmek önemli. Kısmi düzeltmeler kimseyi tatmin etmez.
Örneğin, dün Kosova Demokratik Türk Partisi'nin daveti üzerine kültür bakanları Kosova'ya gitti. Oradaki isimler, söylemlerini Türkçe söylüyor, partisinin ismini Türk ismi olarak koyabiliyor. Her türlü demokratik haklardan yararlanabiliyor. Meclis'te bile Türkçe konuşma hakkına sahip. Kendi
bölgelerinde bütün söylemlerini Türkçe yapıyor. Bir azınlığın hak ettiği ve olması gereken haklar konusunda elbette ki biz tam destek veriyoruz. Yüzde 5'lik nüfusa sahip olan Türkler için Türkiye bunu önemsiyor, bu değeri biçiyorsa burada 20 milyon yurttaşının bu haklarını görmesi gerekiyor.
Yani Kosova'daki yaklaşım neyse, Türkiye Hükümeti'nin oradaki Türk azınlığı için istenilen, yerine getirilen talepleri neyse, bugün burada uygulansa sorun kalmaz diye düşünüyoruz."
Temel sorun demokratikleşme
DTP lideri Türk, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada da, demokrasinin gelişmemesinin temel nedeninin, Kürt sorununun demokratik ve sivil bir yaklaşımla ele alınamamasından kaynaklandığını iddia etti.
Türkiye'nin temel sorununun, demokratikleşme sürecinin sekteye uğratılması olduğunu öne süren Türk, ancak son günlerde, sorunların demokrasi ve uzlaşı içerisinde çözülmesine dönük karar verme sürecine girilmeye başlandığını söyledi.
Gül umut verdi, sıra hükümette
Geçen hafta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüştüğünü anımsatan Türk, Kürt sorununun çözümü konusunda, karşılıklı fikir teatisinde bulunduklarını söyledi. Gül'den, bu noktada inisiyatif almasını istediklerini belirten Türk, "Sayın Cumhurbaşkanı da Türkiye'nin en temel sorununun Kürt sorunu olduğunu ve bunun mutlaka halledilmesi gerektiğini söyledi. Bu olumlu ve umut verici bir gelişmedir. Beklentimiz ve temennimiz bu mesajların somut adımlara dönüşmesi ve icra organı olan Hükümetin biran önce harekete geçmesidir" dedi.
Kapalı kapılar ardında 'anayasa'
Bir süredir tartışılan ve son halini aldığı söylenen Anayasa değişikliği paketiyle ilgili henüz somut bir şey görmediklerine işaret eden Türk, paketten bahsedildiğini, ancak bunun nasıl hazırlandığı ve neleri içerdiğinin bilinmediğini kaydetti. Türk, konuşmasında, "Çünkü Hükümet, tamamen kapalı kapılar ardında bu tartışmaları sürdürmektedir" ifadesine yer verdi.
Dar kapsamlı bir Anayasa değişikliğinin çözüm olmayacağını belirten Türk, "Türkiye, artık bu yamalı bohçaya dönüşen otoriter Anayasa'dan kurtulmalıdır. 71 milyon yurttaşı, kimliğiyle, diliyle, kültürüyle kucaklayan yeni bir Anayasa, öncelikli adım olmalıdır. Siyasi Partiler Kanunu, Seçim Yasası, Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Yasası'nda da köklü bir reforma gidilmesi zorunludur. Siyasi partilerin farklı dil ve lehçelerde propaganda yapabilmesine kadar, geniş
kapsamlı bir reforma gidilmesi gerekmektedir" diye konuştu.
Korucular çete gibi
Koruculuk sistemini de eleştiren Türk, devletin silahlandırdığı bu kitlenin, "Toplumun üzerinde bir çete" misali hüküm sürdüğünü iddia etti. Türk, Bilge köyündeki katliamın, koruculuk sisteminin tehlikeli noktaya doğru varmakta olduğuna işaret ettiğini savundu. Koruculuk sisteminin ürettiği suç oranının ürkütücü boyutta olduğunu öne süren Türk, sistemin bölgedeki toplumsal barışı da
tehdit ettiğini söyledi. (aa)