Küresel ısınma konusunda dünyanın önde gelen uzmanlarından biri, küresel ısınmaya karşı gereken önlemleri almamanın yarattığı riskin, yaşanan küresel mali krizin yarattığı riskten çok daha büyük olduğunu söyledi.
Nicholas Stern, Hong Kong'da düzenlenen bir konferansta yaptığı konuşmada, "küresel ısınmayı göz ardı etmenin yarattığı riskler, mali sistemin yarattığı riskleri göz ardı etmenin yarattığı sonuçlardan çok daha büyük olacaktır" dedi.
Stern, 2006'da yayımladığı çığır açıcı bir raporda, küresel ısınmaya karşı önlemler alınmamasının 1929'da başlayan Büyük Bunalım'a denk acılara yol açacağını söylemişti.
Stern, bu noktaya dikkat çekerek, "Bu çok önemli bir derstir, risklere karşı erken harekete geçilmeli" diye konuştu.
Hükümetlerin parasal ve mali istikrar programları uygulamaktan, gerçek sektörleri rahatlatmak için mali harcamaları artırmaya yönelik programlar uygulamaya geçtiklerine dikkat çeken Stern, bu yönelimin "daha yeşil, karbon salımlarını düşürücü bir yeni dünya düzeni" kurmak için bir fırsat sunduğunu belirtti.
Nicholas Stern, "bu durgunluktan çıkarılacak ilk dersin, ekonomide talebi artırmanın en iyi yolunun, gelecekte düşük karbonlu bir büyümeye odaklanmak olduğunu, bunun kitlesel kamu taşımacılığı, enerji ve yeşil teknolojileri içerdiğini" belirtti.
Kopenhag'da anlaşma ihtimali yüksek
Küresel ısınmanın arkasındaki en büyük etken olarak görülen karbon salımının dünya çapında azaltılması için yapılacak bir anlaşmanın ele alınacağı toplantı ise gelecek yılın sonunda Kopenhag'da yapılacak. Çin'de geçen hafta yapılan Asya-Avrupa zirvesine katılan liderler, bu anlaşmanın yapılması gerektiği görüşlerinin değişmediğini belirtti ve son küresel mali krizin, bu anlaşmayı geciktirmek için bahane olarak kullanılmaması uyarısında bulundular.
Ancak İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi bir süre önce AB'deki 10 ülkenin daha kendisinin bir AB iklim planını önleme çabalarını desteklediğini açıkladı. Bu açıklama, AB'nin küresel ısınmayı engelleme çabaları konusunda kuşku yarattı. Ama Stern, bu gelişmelere rağmen Kopenhag zirvesinde karbon salımının 2050'ye kadar yüzde 50 azaltılmasını içeren bir anlaşmanın imzalanması şansının "çok yüksek" olduğunu söyledi.
Ancak böyle bir anlaşmanın yapılabilmesi için en büyük karbon salıcısı ABD ile bazı değerlendirmelere göre bu alanda ABD'yi geçen Çin'in uzlaşması gerekiyor.
Stern, Çin ve ABD'nin karbon salımı konusundaki bir anlaşmanın baş aktörleri olduğunu belirterek, "İkisinden biri anlaşmayı engelleyebilir, ama önleyeceklerini düşünmüyorum" dedi.
Çin'e yaptığı bir geziden yeni dönen Stern, Çin'in bundan sonraki 5 yıllık ekonomik planının "düşük karbon salımı odaklı olacağını göreceğiz" dedi.
Stern Raporu
2006 yılında yayımlanan Stern'in hazırladığı raporda şu saptlamalarda bulunulmuştu:
* Dünyanın toplam (küresel) gelirinin her yıl sadece yüzde bir kadarı bu tehlikenin önlenmesi için harcansa, felaket (daha doğrusu kıyamet) önlenebilir.
* 15 yıla varmadan dünyanın zararı 7 trilyon doları bulacak.
* Afrika kıtası bütünüyle çöle dönüşecek; Asya'da 200 milyon kişi evsiz kalacak.
* Deniz seviyesi 6 metre yükselecek. Kimi ülke yeryüzünden silinecek, birçoğu küçülecek.
* Ortalama sıcaklık 3 derece daha artınca mevcut hayvan türlerinin yarısı yok olacak.
İlgili haberler:
200 milyon insan göç edecek!
Memelilerin dörtte biri yok olabilir!