Demans teşhisi konan eski HDP Eş Genel Başkanı Aysel Tuğluk'un avukatlarından Ezgi Güngördü, Kobane davası duruşmasında Tuğluk'un savunmaya yapmaya zorlanmasına ilişkin olarak, "Adli Tıp, 'kısmi savunma yapabilir' diyor. Ama Türkiye hukukunda kısmi savunma diye bir müessese yok. Adli Tıp, aslında 'Aysel Tuğluk savunma yapamaz' dedi" ifadelerini kullandı.
Independent Türkçe'den Can Bursalı'ya konuşan Güngördü, gelen raporu sanık lehine yorumlamak yerine Tuğluk'un savunmasını yapabileceği şeklinde yorumladığını söylerken, "Mahkeme heyeti, bir önceki duruşma döneminde sayın Tuğluk'un kimlik tespitini dahi veremediğini görmesine rağmen bu duruşmada zorla savunmasını almaya çalıştı. Bu durumun işkenceyle sorgu alma yasağı kapsamında olduğunu belirttik ve bu tutuma itiraz ettik. Ancak mahkeme tüm itirazlarımızı reddetti" diyerek duruşmada yaşananları anlattı.
Prof. Sözüer: Kısmi savunma raporu, 'Özgür iradesiyle beyanda bulunamaz' demektir
Halen yürürlükte olan Türk Ceza Kanunu'nun mimarlarından Prof. Dr. Adem Sözüer ise CMK'nın 148. maddesinde yer alan "Şüphelinin ve sanığın beyanı özgür iradesine dayanmalıdır" kuralına atıf yaptı.
Prof. Sözüer, şunları söyledi:
"Özgür iradeyi etkileyecek bir hal varsa bu durumda ifade alınmaz, alınırsa bu geçerli olmaz. İfade yoluyla savunma yapılırken, sanığın algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneği olmalıdır. Kişi demans hastasıysa, bu halde 'kısmi savunma yapabilir' raporu kişinin kanunda öngörülen şekilde özgür iradesine dayalı bir beyanda bulunamayacağı anlamına gelir."
Prof. Dr. Adem Sözüer, savunmanın tam olarak yapılamayacağının tıbben tespitinin ardından 'kısmı savunma' şeklinde bir ayrımın hem CMK'ya aykırı olduğunu hem de adil yargılanma hakkının ihlali olduğunu belirtti.