Çöp olarak nitelendirdiğimiz şeyleri attıktan sonra onların nereye gittiği ve sonunda ne olduğu günlük yaşam içerisinde gözler önünde olmayan bir mesele.
Özellikle plastik atıklar maalesef düzgün işleme girmediği zaman su kaynaklarına karışıp, deniz ve okyanuslara kadar ulaşıyor.Tasarım kolektifi Luzinterruptus, hazırladığı son tasarım eserinde tam da bu karmaşık yapıya dikkat çekmeye çalıştı.
İspanya’nın başkenti Madrid’de turistlerin de oldukça yoğun bulunduğu Plaza Mayor’un kalbinde bulunan Kral 3. Philip’in heykeli etrafına kurulan bu eser, binlerce plastik şişe ile birbirine bağlanması ile tasarlanmış. Yalnız asıl dikkate değer kısım bu şişelerin kaynağı; plastik şişeler Plaza ve etrafında sadece 4 günde tüketilen 15 bin şişeden oluşuyor.
Labirentin tasarımı anlaşılması ve içinden çıkması güç bir şekilde olması için özellikle klostrofobiye sebebiyet verecek şekilde hazırlanmış. 3 metrelik duvarlardan oluşan labirent yaklaşık 300 metrekare büyüklüğünde ve içerisinde 3 dakika boyunca dolaşılabiliyor.
Luzinterruptus bu eseri günlük yaşamda çıkarılan çöpü görsel olarak insanlara tanıtmak için tasarlamış. Doğaya karışan plastiklerin en sonunda okyanus ve denizlere karıştığını bunun da deniz canlıları için sıkıntı verici bir durum olduğunu söyleyen Luzinterruptus eser üzerinden insanlarından bu rahatsızlığı yaşamasını hedefledi.