-Kılıçdaroğlu: Yanlış istihbarat yol açtı VAN (A.A) - 31.12.2011 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Irak sınırındaki olayla ilgili olarak, ''Yanlış istihbarat 35 yurttaşımızın yaşamını yitirmesine yol açtı. Bu, kolay bir olay değil. Hiç kimse bu olayı tasvip etmez, onaylamaz. Efendim 'hiçbir ülke bunu yapmaz, kendi vatandaşını bombalamaz'... İyi de bombalandı. İyi de 35 yurttaşımız öldü. Birisinin bunun hesabını vermesi lazım'' dedi. Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin, Ayten Kayalıoğlu, Erdoğan Toprak, Mehmet Zeki Gündüz ve Birgül Ayman Güler, Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil, bazı milletvekilleri ve Parti Meclisi üyeleriyle Van'a geldi. Kemal Kılıçdaroğlu, Ferit Melen Havaalanı'ndan ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, Uludere'ye taziye ziyaretinde bulunup bulunmayacağının sorulması üzerine, yarın taziye ziyaretine gideceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Oradaki yurttaşları dinleyeceğim. Orada kamuoyuna yansımayan sorunları olabilir, onların sorunları da dinleyeceğiz. Tabii ölenler bizim yurttaşlarımız. Onların yakınlarına sabır dileyeceğiz. Allah rahmet eylesin ölenler için...'' dedi. Yaşanan durumun zor bir olay olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, ''Zor bir olay, kolay bir olay değil. Türkiye duyarlılığını koruyor. Doğuda, batıda, kuzeyde, güneyde. 35 yurttaşımızın bu şekilde hayatını kaybetmesi gerçekten çok acı bir olay. Onların acılarını elimizden geldiği kadar paylaşmaya çalışacağız'' diye konuştu. Kılıçdaroğlu, bugün de CHP'den bir heyetin gittiğinin anımsatılması üzerine de ''Bugün de ayrıca bir heyet gidecek, Pazartesi günü de bir başka heyet gidecek oraya.Arkadaşlarımız bölgenin nabzını tutmaya çalışacaklar'' dedi. -''Medyaya kızmak değil''- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Hiçbir devlet halkını kalkıp da kastı mahsusa ile bombalamaz. Geçmişte bu tür şeyler belki yapılmış olabilir, ama bizim iktidarımız döneminde böyle bir şeyin olması mümkün değildir'' şeklindeki sözlerinin hatırlatılarak, ''Bu açıklama sizi tatmin etti mi'' sorusuna da ''Hayır, bu açıklama beni tatmin etmedi, 35 yurttaşımızın ölümüne yol açan olay, öyle anlaşılıyor ki yanlış bir istihbarattan kaynaklanıyor. Bu istihbaratın hangi organ tarafından verildiğinin açıklığa kavuşturulması lazım'' karşılığını verdi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ''35 yurttaşımızı öldüren uçaklar bir başka ülkenin uçakları değil, bizim ülkenin uçakları, başka pilotlar değil bizim pilotlarımız. Başka bir istihbarat biriminden mi aldılar bizim dışımızda, Türkiye dışında başka bir istihbarat biriminden mi aldı bu istihbaratı? Ona göre harekete geçildi. Bunu da bilmiyoruz. Bu işin püf noktası istihbaratta. Çünkü Genelkurmay, 'aldığımız istihbarat üzerine, harekete geçtik' diyor. İyi de bu istihbaratı Genelkurmay'a kim verdi? Bunun soruşturulması gerekir.'' Kılıçdaroğlu, MİT'in konuyla ilgili açıklamasına ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine de şunları kaydetti: ''Efendim, ben 'MİT verdi, vermedi' demiyorum. Kim verdi? MİT yalanladığına göre bir başka organ vermiştir. O zaman da kim verdi bu istihbaratı, medyanın da üzerinde durması gereken temel konu bu. Ve bu yanlış istihbarat 35 yurttaşımızın yaşamını yitirmesine yol açtı. Bu, kolay bir olay değil. Hiç kimse bu olayı tasvip etmez, onaylamaz. Efendim 'hiçbir ülke bunu yapmaz, kendi vatandaşını bombalamaz'... İyi de bombalandı. İyi de 35 yurttaşımız öldü. Birisinin bunun hesabını vermesi lazım. Kim verecek bu hesabı? Herhalde siyasi otorite verecektir. Siyasi otorite bu işi takip etmek zorundadır. Kamuoyuna doyurucu bilgi de vermek zorundadır. Temel görevi de budur siyasi otoritenin... Bizim bürokratlarla uğraşacak halimiz yok. Bizim muhatabımız siyasilerdir. Siyasilere sorarız, yanıtını alırız. Bu soruyu kimin aracılığıyla soruyoruz? Medya aracılığıyla soruyoruz. Medya da görevini yapıyor. Medyayı suçlamak gibi bir yanlışlığın içine de düşmemek lazım. Düşünün İzmir'de bir kadına uygulanan şiddet medya olmasaydı kimsenin haberi olmayacaktı. Yani medyayı bir anlamda böyle her olumsuzluğun sorumlusu haline getirmek doğru değil. Medya görevini yapıyor. Zaman zaman biz de medyayı eleştiriyoruz. Ama sonuçta medya halkın gözü, kulağı ve sesi olmak zorundadır. Bizim arzu ettiğimiz budur. Medyaya kızmak değil, medyanın beklentileri, kamuoyu adına sorduğu sorulara hükümetin sağlıklı, tutarlı yanıtlar vermesi lazım ki bu olay aydınlığa kavuşmuş olsun.'' CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, yılbaşında Van'daki programının sorulması üzerine de ''Vanlılar üzülmesinler, yüreğimiz onlarla beraber. Bugün Van'a gelişimin nedeni de bu zaten. Kendilerini yalnız hissetmesinler. Ben varım, milletvekili arkadaşlarım burada, bazı il ve ilçe başkanları burada, biz Van'ı da Vanlıyı da çok seviyoruz. Onlarla yeni yılda beraber olmaktan çok mutluyuz. Onların sıkıntıların biliyoruz. Şöyle bir algı içine girenler, 'biz burada sıkıntı çekiyoruz, herkes eğleniyor' değil. Bütün sıkıntılara, olumsuz koşullara rağmen Vanlılarla beraber gülümsemeyi öğreneceğiz, hayata gülümseyeceğiz'' dedi. Öte yandan, Bugün Uludere'ye CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak başkanlığında 3 kişilik heyetin gittiği belirtildi.