“Anayasımıza göre, madenlerin tasarrufu devletindir. Bu yüzden, madenlerimizin, çıkarılmasına, ekonomiye kazandırılmasına parti olarak kesinlikle karşı değiliz. Aksine, çevre hassasiyetlerini dikkate alan, iş sağlığı ve güvenliğine özen gösteren her türlü madenin üretilerek ekonomiye kazandırılmasından yanayız. Son dönemde gelişen çevre hareketlerinde de parti olarak bu çerçevede hareket ettik. Ancak parti olarak, çevre hassasiyetlerini ön plana çıkaran sivil toplum kuruluşlarıyla, madencilik sektörü arasında diyalog kurulmasından yanayız. Madencilik sektörüyle, çevre örgütleri arasında faydalı olacağına inandığımız bu iletişimin kurulması noktasında biz hakem rolü üstlenmeye, her türlü katkıyı sunmaya da hazırız. Diyalog olursa, kamuoyunda madenlerimiz konusunda oluşan bilgi kirliliğinin de önüne geçilir.”
Sektör temsilcilerinin komisyon talebine olumlu yaklaşan Kılıçdaroğlu’nun “Böyle bir komisyonun kurulması bu aşamada faydalı olabilir” dediği öğrenildi.