T24 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Düğün havasında bir kurultay olacak. Bu bir seçim startı. Artık neler yapacağımızı, amaçlarımızı anlatma zamanı. Ama akademik bir dil değil, halk diliyle yeni şeyler söyleyeceğiz” dedi.
Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş'ın "Kemal Kılıçdaroğlu: ‘Anahtar kelime umut’" başlığıyla yayımlanan (18 Aralık 2010) yazısı şöyle:
Kemal Kılıçdaroğlu: ‘Anahtar kelime umut’
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’de türbülanslı günlerin ardından liderliğini taçlandırmak için gittiği kurultay öncesinde, “Yeni CHP” ruhunu Milliyet’e “Anahtar kelime umut” sözleriyle özetledi.
CHP liderinin günlerdir üzerinde çalıştığı konuşma metninde, 7 ay önceki kurultayda “Recep Bey” sloganıyla ortaya koyduğu eleştirel üslup yerine, Türkiye’nin temel meselelerinde CHP’nin hedeflerini anlatan çözüm odaklı bir dil kullanması bekleniyor.
Dün Konya’da Mevlana şenliklerine katılmadan önce telefonla ulaştığım Kılıçdaroğlu, “Yeni CHP” sloganıyla şekillenen kurultayı anlatırken “Düğün havasında bir kurultay olacak. Bu bir seçim startı. Artık neler yapacağımızı, amaçlarımızı anlatma zamanı. Ama akademik bir dil değil, halk diliyle yeni şeyler söyleyeceğiz” dedi.
Kılıçdaroğlu, “yeni şeyler”in ne olduğu konusundaki soruma doğrudan cevap vermese de, geçmişten farklı olarak “daha çok demokrasi” ve “umut vaat eden bir CHP” göreceğimizin altını çizdi.
Burada “umut” ve “çözüm” kavramları önemli çünkü her ne kadar CHP Kılıçdaroğlu’yla birlikte siyaset sahnesinde yeni bir ivme kazanmış olsa da, hâlâ medya ve iktidar cephesinden gelen “Sadece yakınıyorlar” ya da “Projeleri yok” eleştirileriyle karşı karşıya. “Sadece eleştirmeyi bilirler” imajı, bu zamana kadar CHP’nin yumuşak karnıydı. Ancak Kılıçdaroğlu, referandum sonrasında parti içinde yaptığı değerlendirmelerde seçim sürecinde “negatif” kampanyadan bir adım ileri giderek seçmene umut ve “pozitif mesajlar” vermesi gerektiğini söylemişti.
İşte bu kurultay, hem verdiği mesaj hem de yeni Parti Meclisi’yle CHP’nin, Türkiye’nin temel meselelerinde “elini taşın altına koyma” sürecinin ilk adımı olacak.
Kılıçdaroğlu ve yakın kurmayları da günlerdir hummalı bir süreç sonrasında hazırladıkları kurultay konuşmasında, üniversitelerden rüşvet ve yolsuzluk sorununa kadar “2010 Türkiyesi”nin temel meselelerinde önerilerini açıklayacak.
Kılıçdaroğlu da dünkü konuşmamızda “toplumu kucaklayan ve partiyi kucaklayan mesajlar” vereceğinden söz etti. CHP’de son dönem sıkça dile getirilen “halka inme” kavramını sorduğumda “Halka inmekten kastettiğim, bundan sonra seçmenle ilişkimizi olabildiğince genişletmeye; sokakta, fabrikada, tarlada CHP’yi anlatmaya kararlıyız” dedi.
Tabii bugünden seçime kadar kalan 6 ayda ne kadar mümkünse...
Geçen kurultayda “Kürt” kelimesini kullanmadığı için eleştirilen Kılıçdaroğlu’nun bu kez bir yandan Sezgin Tanrıkulu gibi sembol isimleri de Parti Meclisi’ne teklif etmesi, diğer yandan Kürt sorununa değinmesi bekleniyor. Ancak yine ağırlıklı olarak ekonomik yönüyle...
Kurultay konuşmasındaki en çarpıcı önerilerden biri, CHP liderinin yeni seçim sistemi talebi olacak. Kılıçdaroğlu’nun yarınki konuşmasında, Başbakan Erdoğan’ın sıkça dile getirdiği “milli irade” sloganına misilleme yaparcasına, Meclis’teki “lider iradesi”ni eleştirmesi, gerçek bir milli irade için seçim sistemi ve seçim kanununun yeniden ele alınmasını teklif etmesi bekleniyor.