Geçtiğimiz günlerde evlenen pop şarkıcısı Tarkan'ın kendisini düğüne davet etmediği için kırgın olduğunu söyleyen Kibariye, "Üzüldüm. Çünkü biz onunla çok samimiyiz. Tarkan’ı inanılmaz seviyorum. Ama olsun bir bildiği vardır. Kendi aile arasında yapması da hava peşinde olmadığının kanıtı. Tarkan o" diye konuştu.
Habertürk'ten Ekin Türkantos'a konuşan Kibariye, "Romanlar garip. Onlar günlük yaşıyor ve çok güzel yaşıyor. Ceplerinde 5 bin liraları olsun, hepinizle paylaşır, yaşar ve yaşatırlar. Ertesi gün beş kuruş kalmaz, ağlaşmazlar da. Hayat dolular. Para, ev sıkıntıları var. Evlerine gidin saygıyı görün. Etsiz de yemek yemezler, Romanlar böyledirler. Evleri olsun, erzakları olsun başka şeyde gözleri yok" dedi.
Ekin Türkantos'un Kibariye'yle yaptığı söyleşinin bir bölümü şöyle:
-Uzun yıllardır mutlu bir evliliğiniz var. Tarkan da yeni evlendi. Ona tavsiye edeceğiniz bir şeyler olur mu?
Çok mutlu olsun. Tarkan’a darıldım.
-Düğüne çağırmadı diye değil mi?
Üzüldüm. Çünkü biz onunla çok samimiyiz. Tarkan’ı inanılmaz seviyorum. Ama olsun bir bildiği vardır. Kendi aile arasında yapması da hava peşinde olmadığının kanıtı. Tarkan o. Megastar ne demek biliyor musun sen? Kendi arasında mütevazı bir tören yapmış. Şakadan yapıyorum tabii, darılmadım. Evine giderim, hallederiz biz. Tarkan’ın kalbini ezbere biliyorum ben. Durdu durdu, turnayı gözünden vurdu. İnşallah bu evlilik 3 günlük olmasın. Tarkan kolay bir karar vermedi. Akıllı olduğu için çok iyi bir eş bulmuş. Ona yakışan, tatlı, onu toparlayacak bir hanım, derli toplu bir kız. Mutlu olsun. Tarkan bana göre 20 numara.
-Mutlu evliliğin sırrı nedir?
Saygı ve sevgi. Bir lafım var; tuzsuz, karabibersiz ev olmaz. Ufak tefek kavgalar her evde olur, büyütmemek gerek. İki kişi aynı anda konuşmamalı. Kimse dört dörtlük değil. Kimse mükemmeli aramasın.
-Keşke Tarkan’la bir düet daha yapsanız...
Hayatımda kimseyle 7 saat boyunca çalışmadım. Tarkan, en iyisi olsun diye beni çalıştırdı, iki şarkı okuduk. İnanılmaz bir proje yaptı çocuk. Şimdi dese gene hazırım. Ama yeni damat olduğu için bırakalım yaşasın. Canım cicim ayları hiç bitmesin. Seni seviyorum ablacım. Karın çok güzel. Tuttum onu, elektrik aldım. Sana yâr olacağından eminim.
-2014’te Milli Eğitim Bakanı ile görüşmüştünüz Roman Güzel Sanatlar Okulu için. Yeri belli mi, proje ne durumda?
Okumam yazmam yoktu ve içimde ukdeydi ya, kendisiyle görüştüm, çok yardımcı oldu. Yer arıyoruz. İşlerimden tam olarak ilgilenemedim ama projeler arasında duruyor, yapacağım.
-19 Nisan’da Başbakan ile Roman buluşması gerçekleştirdiğinizde toplantının iyi geçtiğini söylemiştiniz. Bir gelişme oldu mu?
Çok ağladım o toplantıda. Roman camiası, yol alındığını söyledi bana
-Romanların ne gibi sorunları var, nelerin öncelikli iyileşmesi gerekiyor sizce?
Romanlar garip. Onlar günlük yaşıyor ve çok güzel yaşıyor. Ceplerinde 5 bin liraları olsun, hepinizle paylaşır, yaşar ve yaşatırlar. Ertesi gün beş kuruş kalmaz, ağlaşmazlar da. Hayat dolular. Para, ev sıkıntıları var. Evlerine gidin saygıyı görün. Etsiz de yemek yemezler, Romanlar böyledirler. Evleri olsun, erzakları olsun başka şeyde gözleri yok.
-Roman dansı zor mudur?
Kız ben Roman kızıyım da oynamayı bilmiyorum. Bazen sazcı çocuklar “Abla sen oynama, yapamıyorsun” diye dalga geçiyorlar. Oryantal Didem, Sibel Can çok güzel oynuyor. Bazı insanda Allah vergisi ama bende yok. Oynamayı da merak etmedim, şarkı söylemeyi sevdim. Benim işim şarkıcı- lık. Herkes kendi işini yapsın.
-Zor mu geliyor?
Zor gelmiyor kız, utanıyorum ben.
Habertürk'te yayımlanan söyleşinin tamamını okumak için tıklayın