Sağlık

Kepekli ürünler gelişimi olumsuz etkiliyor

Çocuğunuzun sağlıklı büyüyüp gelişmesi için, dikkat etmeniz gereken en temel nokta; beslenmesinin sizin beslenmeniz ile aynı olmadığını bilmenizdir.

11 Kasım 2008 02:00
Çocuğunuzun yaşına uygun bir şekilde büyümesini ve gelişmesini istemeniz çok doğaldır ancak, kimi zaman bu isteğiniz, bir tutku halini alır ve sizi yanlışlara doğru sürükler.
Çocuğunuzun sağlıklı büyüyüp gelişmesi için, dikkat etmeniz gereken en temel nokta; beslenmesinin sizin beslenmeniz ile aynı olmadığını bilmeniz ve beslenmenizde sağlıklı kabul edilen bazı yiyeceklerin, çocuğunuz için uygun olmadığı gerçeğini kabullenmenizdir.

Yetersiz beslenme, çocuğu başarısız yapıyor

Diyetisyen Gizem Şeber Anneyiz Biz dergisine yaptığı açıklamada: “Çocuğunuzun, büyüme ve gelişmesini olumsuz etkileyebilecek en temel durum, yetersiz beslenmedir. Eğer çocuğunuz, yaşına göre ihtiyaç duyduğu enerjiyi ve besin öğelerini tam anlamı ile karşılayamıyorsa, beslenme yetersizliği oluşur. Buna paralel olarak da çocuğunuzun, zihinsel ve bedensel gelişimi olumsuz etkilenir.” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Dengesiz beslenme, diğer önemli bir sorundur. Çocuğunuzun bazı besinlere aşırı düşkün olması, bazı besinleri ise hiç tüketmemesi dengesiz beslenmesine sebep olur. Bu durumda, büyüme ve gelişmesi için gerekli olan besin öğelerinin bir kısmını aşırı alırken, bir kısmı hiç alınamaz ve bedensel-zihinsel gelişimi sekteye uğrar.”

Çocuğunuzun zihinsel ve bedensel gelişiminin yaşına uygun olmasını istiyorsanız, bazı besinlere ve kurallara özel dikkat göstermeniz gerekmektedir.

Kepekli ekmek, pirinç, makarna: Kepekli ekmeğin çocuğunuz için uygun olduğunu düşünebilirsiniz, fakat beslenmenizden farklı olarak, bu ürünler çocuğunuzun gelişimini olumsuz etkiler. Fazla alınan kepek; demir ve kalsiyum gibi çocuk gelişiminde önemli olan minerallerin atımını arttırabilir. Bu nedenle de 5 yaşına kadar kepekli ürünleri kullanmayı tercih etmeyin.

Light süt ürünleri: Yetişkin beslenmesi için oldukça sağlıklı olan light süt ürünleri, çocuğunuzun gelişimi için uygun değildir, çünkü çocuğunuz beyin gelişimi için doymuş yağ asitlerine ihtiyaç duyar ve bu yağ asitleri, light süt ürünlerinde bulunmamaktadır.

Kızartma ve kavurma yöntemi ile pişirilen besinler: Kızartma ve kavurma yöntemi ile pişirilen besinler yanmış yağ ve yüksek enerji içerirler. Bu nedenle çocuk beslenmesinde önerilmeyen besinler arasında yer alırlar. Kızartma türü besinlerde, vitamin ve mineral kayıpları yoğun olduğundan ötürü çocuğunuzun beslenme gereksinimi karşılamakta yetersiz kalır.

Bol suda pişirilmiş sebzeler: Sebzeler, tüm insanlar için son derece değerli olan besin kaynaklarıdır, fakat bol suda pişirilmesi ve bu suyun dökülmesi, sebzeleri değersiz kılar, yüksek vitamin kayıplarına neden olur. Sebzelerin bol suda pişirilmesi, çocuğunuzun büyüme ve gelişmesini olumsuz yönde etkilemektedir.

Soyulduktan sonra açıkta bekleyen meyveler, açıkta beklemiş salatalar: Çocuğunuzun bol bol sebze ve meyve tüketmesini isteyebilirsiniz. Sebze ve meyveleri doğradıktan sonra açık ortamda bekletmeyin, çünkü ürünün bir besin değeri kalmaz.

Gereğinden fazla süt ürünü: 1 yaş üstü çocukların beslenmesinde yapılan bir hata da, gereğinden fazla süt ürünü tüketimidir. Bu yaş gurubu çocuğunuzun, günde 500 ml süt ve yoğurt tüketmesi yeterlidir. Çocuğunuzun gereğinden fazla süt tüketmesi, diğer besinleri yetersiz almasına neden olabileceği gibi, demir anemisi riskini de arttırmaktadır.

Kızarmış balık: Omega–3 yağ asitlerinin en zengin kaynağı olan balık, çocuğunuzun beyin gelişimi için önemli bir besin kaynağıdır, fakat kızarmış balıkta omega–3 içeriği azalmaktadır. Bu nedenle çocuğunuz için yararlı olmaktan çıkar.

Şekerli besinler: Yüksek şeker içeren besinler ve beyaz şeker, boş enerji kaynaklarıdır ve büyüme-gelişme açısından bir fayda sağlamaz. Özellikle bu tür besinlerin öğün öncesinde vermeniz çocuğunuzun iştahını kapatarak tabloyu daha da olumsuz hale getirebilir.

Unutmamanız gereken konu, her çocuğun beslenmesinin kendine özgü olması gerektiği, fakat çocuk beslenmesi konusundaki bazı temel doğrulardan da vazgeçmemeniz gerektiğidir.