Adana’da, 14 derneğin bir araya gelerek kurduğu Adana Kardeş Kültür Dernekleri Platformu üyeleri, hükümetin İsviçre’nin arabuluculuğuyla Ermenistan ile imzaladığı protokole tepki gösterdi.
Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde (ÇGC) düzenlenen toplantıda Adana Azerbaycan Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Yakup Bulut, Türkiye Bosna Hersek Kültür Dernekleri Federasyonu, Adana Balkan Türkleri Yardımlaşma ve Kültür Derneği, Akdeniz Yörük Dernekleri Federasyonu, Varsaklar Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nin de aralarında bulunduğu platform adına bir açıklama yaptı.
Bulut, Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokolün, özünde Ermenistan’ın Türkiye’ye dayattığı koşulların kabulü anlamına gelen hükümler içerdiğini savundu. Azerbaycan’ın tepkilerine rağmen, protokol gereği 2 ay sonra Ermenistan’la sınır kapılarının açılacağını anımsatan
Bulut, “Ermenistan’ın Karabağ işgali bir yana, Türkiye’den toprak talebinde bulunan, milli sembol olarak Ağrı Dağı’nı kullanan ve sözde Ermeni soykırımını tanınmasını talep eden bir ülkeyle sınır kapılarının açılması mütekabiliyet ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Ermenistan’ın yüzyıllık hayallerinin onaylanması anlamına gelen bu protokolün mimarı olarak da tarafsız ve hakem ülke olarak İsviçre’nin tayin edilmiş olması manidardır. İsviçre, sözde Ermeni soykırımını tanımayanları cezalandıran bir ülkedir. Ermeni sorunu konusunda bu kadar açık bir biçimde taraf olan İsviçre, iki ülke arasındaki sorunun çözümünde adil olmayacaktır” dedi.
'Sınırlar açılırsa Ermeniler Türkiye'ye akın eder'
Hiçbir ticari kazancın, Azerbaycan’la olan kardeşlik ve işbirliği ilişkilerine kurban etmeye değmeyeceğini kaydeden Bulut, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sınırların açılması demek, fakir Ermeni halkının büyük oranda Türkiye’ye akın etmesi demektir. Bu da zaten işsizlik ve sosyal dengesizliğin kol gezdiği ülkemizde işsizlik oranının daha da artmasına neden olacaktır. Bunun yanı sıra, ‘Bir millet, iki devlet’ iradesiyle bağlı olduğumuz Azerbaycan ile ilişkilerimiz yara alacaktır. Dağlık Karabağ’ın da dahil olduğu Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin Ermenistan tarafından işgal edilmiş olduğu ortadadır. Sınırın açılması, yaratılmış olan fiili duruma, yani işgale meşruiyet tanınması sonucunu doğuracaktır. Bu bizlerin hiçbir şekilde ve kesinlikle kabullenemeyeceği bir durumdur. Hangi gerekçeler ileri sürülürse sürülsün, Ermenistan sınırlarının açılmasının tarihi sorumluluklarımıza ve Azerbaycan ile olan kardeşlik bağlarımızla bağdaşmayacağı, devletimizin Türk dünyasında güvenilirliğin yitireceğini hatırlatmayı, temsilcisi olduğumuz sivil toplum örgütleri adına bir görev addediyoruz.”