Sağlık

Kan bağışı yüzde 129 arttı

Sağlık Bakanlığı ile Türk Kızılayı'nın 2005 yılında başlattığı ve "1 milyon iyi insan aranıyor" sloganıyla desteklenen Ulusal Kan Programı sayesinde

14 Kasım 2008 02:00
Sağlık Bakanlığı ile Türk Kızılayı'nın 2005 yılında başlattığı ve "1 milyon iyi insan aranıyor" sloganıyla desteklenen Ulusal Kan Programı sayesinde kan bağışında yüzde 129 artış sağlanarak, bu yıl 700 bin ünite sınırına yaklaşıldı.

Sağlık Bakanlığı ile Türk Kızılayı'nın yürüttüğü "Ulusal Kan Programı" projesinin Hedef 2009 sonuçları ve 2015 yılı hedefleri, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali'nin de katıldığı bir toplantıyla açıklandı.

Bakan Akdağ, Kocatepe Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıya Cuma namazını kıldığı Kocatepe Camisi'nden yürüyerek geldi.

Türk Kızılayı Genel Başkanı Küçükali'nin Akdağ'ı karşıladığı sırada kültür merkezi önünde toplanan Dev Sağlık-İş üyesi bir grup, İstanbul'daki bazı Kızılay çalışanlarının sendikalaşma nedeniyle işten çıkarıldıkları gerekçesiyle protesto eylemi yaptı.

Sağlık Bakanı Akdağ, toplantıda yaptığı konuşmada, son 5-6 yılda ciddi bir sağlık dönüşüm programı uyguladıklarını söyledi. Son üç hükümetin insanı ön plana alan sağlık sistemi oluşturmak için çok ciddi çaba harcadığını anlatan Akdağ, bu konuda önemli mesafe aldıklarını belirtti.

Akdağ, vatandaşların daha etkili, daha kolay erişilebilir ve daha verimli çalışan bir sağlık sisteminden hizmet aldığını ifade etti.

Sağlık hizmetleri konusunda kanın çok önemli bir mesele olduğunu dile getiren Akdağ, kan hizmetlerinde tüm dünyada büyük ilerlemeler sağlanmasına karşın, yapay kan üretmenin bugün için mümkün olmadığını söyledi. Akdağ, "Hâlâ tek kaynağı insan olan bir üründen bahsediyoruz. Bu noktada birbirimize çok ihtiyacımız var" dedi.

Türkiye genelinde yıl sonuna kadar hastalara toplam 1.5 milyon ünite kan verilmiş olacağını anlatan Akdağ, başlangıçta Kızılay'ın bu miktarın 700 bin ünitesini karşılaması planlanırken bu rakamın artık 750 bin üniteye çıkmasını istediklerini ifade etti.

Tük Kızılayı'nın geçmişte topladığı kan miktarının toplam ihtiyaca oranının çok düşük olduğunu belirten Akdağ, şöyle konuştu:

"Kısa süre sonra Türkiye'deki kan ihtiyacının tamamını Kızılay'ın sağlamasını istiyoruz. Vatandaşımızın kan için bir arayışa girmesini istemiyoruz. Sağlık çalışanlarının, yöneticilerin, hastanelerin kan için arayış içinde olmasını istemiyoruz. Acil durumlarda çok sıkıntı çekiliyor. Üzülerek ifade etmek lazım ki Türkiye'de yıllarca bazı yoğun çalışan hastanelerin civarında bu işin ticaretini yapanlar bile olmuştur. Vatandaşa kanı büyük miktarlarla pazarlayanlar olmuştur. 1 milyon iyi insan arıyoruz. Türk halkı aslında insan sevgisiyle dolu.

Aslında 1 milyonu bulmaya gerek yok. 500 bin iyi insan yılda 3 defa kan verse 1.5 milyon ünite kan yapar. Burada müthiş bir slogan var: Kanımızın yetmemesinin kanımıza dokunması lazım. Bu bilince ulaşacağımıza inanıyorum."

Akdağ, Kızılay'ın kan torbalarının üzerine Sağlık Bakanlığı'nın logosunu da koymak istediklerini ve bu anlamda güvenlerini göstereceklerini söyledi. Akdağ, bakanlığın logosunun kan torbalarında yer alması nedeniyle denetimlerini de sıklaştıracaklarını kaydetti.

Akdağ, Sağlık Bakanlığı ve Kızılay'ın alt yapı ve teknik çalışmaları sonucunda hasta için gerekli olmayan kanın sıvı kısmının da ayrıştırılmasının önemli bir ilerleme olduğunu, kan güvenliği açısından da teknik anlamda büyük mesafe alındığını dile getirdi.

‘Gönüllülüğü paylaşınca’

Küçükali de konuşmasında, ulusal kan programına sivil toplum kuruluşlarınca büyük destek verilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. "Türk insanı hakikaten gönüllü" diyen Küçükali, bu gönüllüğün paylaşılması sonucunda insanların kan vermek için birbiriyle yarıştığını söyledi.

Kampanyalarla halkı kan vermeye teşvik ederken, bazı kuruluşlarla da protokol yaptıklarını anlatan Küçükali, bilimsel çalışmalarla da modern teknik donanım kazanmaya yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirtti.

Türk Kızılayı Genel Müdür Yardımcısı Erkan Ergen ise Ulusal Kan Programı'nın sonuçlarına ilişkin sunum yaptı. Ergen'in sunumuna göre kampanyanın başladığı 2005 yılından bu yana kan bağışlarında yüzde 129 artış sağlandı. Bölgesel kan bankacılığı sistemine geçildi ve 15 bölgesel kan merkezi, 12 kan bağışı merkezi açıldı.

Gönüllü kan bağışçısı kazanmak için yürütülen kampanyaların da sonuçları alınmaya başladı ve 2004 yılında 305 bin ünite kan toplayan Kızılay, 2007 yılında 592 bin 965 ünite kan topladı. Bu miktarın 2008 yılı sonuna kadar 700 bin üniteyi bulması öngörülüyor.

Program kapsamında 2015 yılı hedeflerini de açıklayan Ergen, 2015 yılında toplam kan ihtiyacı olan 1 milyon 800 bin ünite kanın tamamının Kızılay tarafından sağlanmasının hedeflendiğini açıkladı. Ergen, "Tüm kan bağışlarının gönüllülerden toplanması ve replasman kan alımının sona ermesini hedefliyoruz. Artık hasta yakınlarından kan bulmaları istenmesin" dedi.

Tüm bölgesel kan merkezleri ve kan bağışı merkezlerini uluslararası kalite standartlarına kavuşturmayı amaçladıklarını anlatan Ergen, Kızılay ile hastaneleri bilgisayar ağıyla birbirine bağlayacak sistemi de ülke geneline yaymak istediklerini ifade etti.

Konuşmaların ve sunumun ardından Akdağ ve Küçükali, 2009 yılından itibaren kullanılacak ve üzerinde hem Sağlık Bakanlığı hem Kızılay logosu bulunan yeni kan torbası dizaynının önünde fotoğraf çektirdi.

Durmuş'un iddiaları

Daha sonra gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Akdağ, MHP Kırıkkale Milletvekili Osman Durmuş'un Verem Savaş Dairesinin 2007 yılında ihtiyacın 10 katı ilaç alması sonucu kurumun zarara uğratıldığı iddialarının hatırlatılarak, bakanlığın bu konuda bir işlem yapıp yapmadığının sorulması üzerine, konuyla ilgili olarak teftiş kurulunu harekete geçirdiğini ve incelemenin Ağustos ayında tamamlandığını söyledi.

Teftiş Kurulu raporu sonucunda kusurlu bulunan personelin açığa alındığını belirten Akdağ, konunun da gerekli yasal işlem için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na intikal ettirildiğini söyledi.

(AA)