T24 - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, kamuda görev alacak kişiler için belirtilen yaş sınırı kısıtlamasının kadırıldığı açıklandı.
Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, kamuda görev alacaklar konusunda, yaş sınırıyla ilgili kısıtlamaların kaldırıldığını bildirdi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısından sonra yaptığı açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Cemil Çiçek, ''Sayın Arınç Twitter'dan açıklamıştı. Memuriyetteki yaş sınırını 35'e çıkarttıklarını bildirdi. Siz ise 'kısıtlamaları kaldırıyoruz' dediniz. Bir yaş sınırı olmayacak mı?'' sorusuna, ''40 yaşında olan da var. 40 yaşında olup da girenler de var. Yani bu kısıtlama her bir kurum için farklı. Onun için biz bu kısıtlamaları kaldırıyoruz. Diğer şartlar tutuyorsa girilebilecek'' yanıtını verdi. Çiçek, ''Yaşta bir üst sınır olmayacak mı?'' sorusu üzerine, şöyle konuştu:
''Şu an düşünmüyoruz. Maliye Bakanlığı mesela kendi yönünden 30 yaş sınırını kaldırmış. Son yaptığı alımlarda bu yaşın üstündekileri almıştır. Dolayısıyla bunu kaldırıyoruz. Genelde kaldırıyoruz. İstisnası varsa zaten onu, yaptığımız düzenlemede ortaya koyarız.
Şikayetlerin önemli bir kısmı genel hizmetlere tabi olanlar bakımındandır. Uzmanlık, kariyer gerektiren noktada zaten bu sıkıntı bu boyutta olmuyor. Lise mezunu, bir evrak memurluğuna veya kamu hizmetine '30 yaşından gün almak' tabiri olunca giremiyor. Bunlar büyük ölçüde ortadan kalkmış oluyor''
SEÇİM GÜVENLİĞ
Çiçek, ''Seçim güvenliği ile ilgili özel bölgelere ilişkin olarak özel tedbirler söz konusu mu?'' sorusuna şu yanıtı verdi:
''Özel bölgeden ne kastediliyor onu bilemem. Sayın Genel Başkanlar başta olmak üzere adaylar propaganda sürecine girdiler. Bunların güvenliğinin sağlanması, bu toplantıların güvenlik içinde yapılmasından tutun, pazar günü sandık sonuçları ilan edilinceye kadar ve hatta ondan sonra alınması gereken bir dizi tedbirler var.
24'üncü defa sandık başına, genel seçim için gidiyoruz. Ara seçimler, referandum, mahalli idare seçimlerine baktığımızda zaten güvenlik güçlerimizin elinde geçmiş uygulamalardan ortaya çıkan bir seri tedbir var. onu güncelleştirmiş oluyorlar. Belli yerlerin belli özellikleri varsa kendiliğinden zaten bazı ilave tedbirlerin alınması gerekir.''
WIKILEAKS'TEKİ İDDİALAR
Cemil Çiçek, ''Bugün bir gazetede hakkınızda bir haber vardı. ABD'li diplomatlara göre, siz 'AK Parti içinde 30 milletvekili ile beraber bir fraksiyon kurmuşsunuz ve Başbakan Erdoğan'ı orduya karşı daha sert adımlar atmaya zorluyorsunuz' şeklinde bir itham var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?'' sorusu üzerine şunları söyledi:
''Siz inanıyor musunuz buna? Ben bu belgelerle ilgili daha önce bir açıklama yapmıştım gündeme geldiği ilk günlerde. Bunlar büyük ölçüde bilgiden daha çok, kulis haberlere, yorumlara, resepsiyonlardaki dedikodulara veya bir yerden bir yerlere bilgi taşıyanların veya bu yerlerle ilişki kurarak kendince bir şey yapmaya çalışanların.....
Bundan sonra da kim nasıl değerlendirecekse ona göre değerlendirsin. Bazılarına bakarsanız ben çok uzlaşmacı adamım. Hep uzlaşırım. Hiç kavgadan yana olmam. Hiç bu türlü tartışmaların bir tarafında olmam. Herkesin 'böyle yapılmalıdır, şöyle yapılmalıdır' dediği dönemde bir uzlaşmayı temsil ederiz. Bazılarına bakarsanız mesela bununla ilgili geçtiğimiz günlerde bir yazı çıktı, 'Sayın Başbakan şöyle yapacaktı da biz bilmem şöyle yapıyoruz, böyle yapıyoruz...' Orada uzlaşmacı. Şimdi bu belgelere bakarsanız biz kavgadan yana, kavgayı körükleyen, vesaire... Şimdi bu soruyu ne zaman soruyorsunuz? Bugün 26 Nisan. Yarın 27 Nisan. Eğer Cemil Çiçek'i birileri değerlendirecekse 27 Nisan tarihine iyi bir baksın. Bir atasözü var da... Ne kadar söylesem doğrudur, 'tezekten terazi olursa dirhem neden olur?'. Herkes de ona iyi bir baksın.''
YGS
Cemil Çiçek, ''YGS ile ilgili bir çok iddia var. Savcılık tarafından soruşturuluyor ama bu sırada bir de ALES'te bir skandal diyoruz biz ona, bir olay yaşandı. İzmir'de bazı sorunlar yaşandı. Bu sorunları değerlendirdiniz mi? YGS'den sonra sorulduğunda siz 'Cumhurbaşkanı tatmin olduysa Hükümet de tatmin olmuştur' demiştiniz. Ancak Cumhurbaşkanı Gül, dün çok üzüldüğünü söyledi bu olayda. Siz de üzüldünüz mü?'' sorusuna şu yanıtı verdi:
''Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda ilk önce açıklama yaptı. Bunu da kendiliğinden yapmadı. Bilgi aldıktan sonra yaptı. Konu Bakanlar Kurulunun gündemine geldi. Biz burada değerlendirdik. Bize verilen bilgiler, o açıklamanın yapılmasını zaruri kılıyordu. Şimdi ondan sonra konu yargıya intikal etti. Soruşturmayı yürüten Sayın Savcı, geçtiğimiz günlerde konunun önemi, hassasiyeti, aciliyeti dikkate alınarak ikinci sınavdan önce bu işin sonuçlandırılacağını ifade etti. Dolayısıyla ümit ediyorum ki kısa bir süre içerisinde bu soruşturma neticelenir. O takdirde işin boyutları nedir, hakikaten bir kopya var mı, bundan haksız yere menfaat temin eden var mı, bu iş organize midir, münferit bir hata mıdır? Bu ve benzeri tüm soruların cevabını yargı ümit ederim ki çok kısa süre içerisinde verir ve biz de ne karar çıkacaksa ona göre bu değerlendirmelerimizi yaparız.
Biz ve ben şahsen o değerlendirmeleri yaparken bize verilen bilgi çerçevesinde yapıyoruz. Yoksa durup dururken şahsi bir kanaat dile getirmiş değiliz. O gün yapılan açıklamalar, bize verilen bilgiler o türlü bir açıklama yapmamızı zorunlu kılıyor idi. O gün itibarıyla ben tatmin oldum. Bugün itibarıyla diyorsanız onu birkaç gün sonra ümit ederiz ki savcılık soruşturması sonucunda tekrar sorarsınız cevaplarız.''
YGS İLE İLGİLİ SORUŞTURMA
Çiçek, ''Şöyle bir algı da var kamuoyunda, 'ÖSYM Başkanı'nın sehven şifreleme yapıldı' açıklamasının ardından hükümet de yanlış bilgilendirildi şeklinde yorumlar yapılıyor. Söylediklerinizden bu yoruma katıldığınızı anlıyorum. Doğru mudur, katılıyor musunuz?'' sorusu üzerine şunları kaydetti:
''Hayır. Benim sözümün üzerinden tekrar yorum, yorumun üzerinden yorum falan olunca o zaman işin içinden çıkılmaz. Benim söylediğim gayet açık. Bu söylenen hususların hepsi yargıya intikal etti. O gün olayın aslı nedir, ne değildir diye bize bilgi verildi. O bölüm çerçevesinde, biz yapılan açıklamalara katılmadık. Sınavın usulüne uygun yapıldığı sonucuna vardık. Kanaati de açıkladık burada. Bununla ilgili doğal olarak değişik başvurular oldu. Basında bir kısım yazılar oldu. Bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Savcılığı bir soruşturma başlattı. Bu soruşturmayı savcı yönetiyor. Ancak bu işin içeriğinde ne var ne yok, bu sistem nasıl bir sistem, haksız bir menfaat elde edildi mi, birilerine haksızlık yapıldı mı veya hak etmediği halde belli imkanları elde edildi mi? Bunlarla ilgili de bu işleri bilen bilirkişiler de herhalde çok kapsamlı bir inceleme yaptırıyordur. Bunu da kısa süre içerisinde açıkladığını ilan etti kendisi. İşi fazla da uzatmadan kısa süre içerisinde bir sonuca bağlarlar diye düşünüyorum. Ondan sonra değerlendirmeleri yaparsak doğru olur diye düşünüyorum''
'ALİ DEMİR İSTİFA ETMELİ Mİ?'
''Bazı basın yayın organlarında ÖSYM'nin içinde hükümete karşı bir komplo kurulduğu yönünde iddialar var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Ali Demir sizce istifa etmeli mi?'' sorusuna Çiçek, ''Bu soruların muhatabı olmam. İstifayı ben yapacak değilim ki. Ben olsam bana sorarsınız ben kararımı söylerim. Başkasının hesabına ben bir şey söylemem. İlgili makamların kendisinin değerlendirmesi gerekir'' yanıtını verdi.